2

2.3K 116 22
                                    

Deha Alakan (Façalı)

  Boş gözlerle yüzüme baktı, cevap vermedi. O an sadece korumalara seslenip beni kapıya attırdı. Beni yine sokağa attı, alay etti.

" Kardeşin çok adi baba, beni yine sokağa attı."

Dedim acıyla, anne - babamın mezarına geldim. Kar yağıyor ve hava karardı, kimsem yok. Yetimhaneye de gidemem, resmen sokakta kaldım. Bi elimle annemin mezarını okşarken dert yanıyordum. Köpek sesleri var, çocukken çok korkardım. Fobim vardı ama büyüdükçe geçip gitti, galiba sokakta kala kala alıştım.

"Anne ben üveymişim, senin ela gözlü oğluşun değilmişim. Babam beni başka bi bebekle değiştirmiş, senin bebeğin ölü doğmuş."

Göz yaşlarımın yanağımdan aşağı aktığını hissederken titrek bi nefes alarak konuşmaya devam ettim. Annem nerde olursa olsun beni duyar, bana söz verdi. O beni dinler, korur.

" Ben seni çok özledim anne, sensizlik çok zor. Dizlerinde yatıp şarkılarını dinlemeyi çok özledim, geri dön ne olur. Ben sensiz yapamıyorum, bu iğrenç hayata daha fazla katlanamıyorum. Gelde birlikte yaşayalım, oyun oynarak güldüğümüz geceye geri dönelim."

Burmumu çekerek titrekçe nefes aldım, nefesim bile canımı yakıyordu. Keşke annem yaşasaydı, o günü hiç yaşamasaydık. Babam annemi aldatmasaydı. Keşke... Bu lanet keşkeler beni yaralıyor, keşke demekten çok sıkıldım.

" Anneme niye kıydın, niye aldattın? Ne istedin, o seni delice severken niye aşkını ziyan ettin?"

Babama karşı tek hissettiğim şey; nefretle kindi, anneme kıymıştı. Melek gibi kadındı benim annem, kimseye zararı olmazdı. Babam gibi kötü bisi değildi, hep iyilik yapardı. Beni çok severdi, en azından o severdi.

Geçmiş.

"Ali dokunma çocuğa, ne yaptı da kızdın yine?"

Dedi minik bedeni nazikçe kucağına alırken, minikse kollarını boynuna sarıp yüzünü boynuna gömmüştü. Ağlıyordu çünkü babası vurmuştu, dudağı kanıyordu. Oyun oynarken babası dellenip ona vurmuştu, neymiş çok ses çıkartmış.

" Başka yerde oynasın, başım ağrıyor."

"Yine hayvan gibi içtin demi? Allah belanı versin emi, pis herif. Kaç defa diyeceğim evde içme diye, kaç defa sarhoşken eve gelme diyeceğim ha?"

" Sus artık, car car ana - oğul yediniz beni!Içiyorsam sizin yüzümüzden, zaten içim yanıyor."

" Kim bilir yine kimin ahını aldın da aklına düştü, bu gidişle olan bize olur."

" Size bi bok olmaz, keyfiniz yerinde, olan yine bana oldu."

Dedi bardağa içki koyarak, evet çocuk yanında içiyordu. Eşi ne kadar uyarsa da umrunda olmazdı, arada bi böyle içerdi. Meryem hanım onun bu hâline göz deviririp oğlunun saçlarına ufak bir öpücük kondurmuştu.

" Gel biz uyumaya gidelim anneciğim."

" Aynen siz anca yatın, tek bildiğiniz eğlence!"

" Adam olda çocuğuna sahip çık, başını okşa yada en azından iyi birşey de!"

" Ne seveceğim onu, banane!"

Dedi içkiyi tek dikişte içerek, tek bildiği içip artistlik etmekti. Önceden böyle değildi, son 3 aydır böyleydi. Oğlunu her fırsatta itip kakar küfrederdi. Yavrucak ne suçu olduğu bilmezdi, herzaman ki gibiydi. Değişmedi ki, aynıydı. Ama adam onu artık sevmiyordu, istemezdi. Oyun oynaması bile batardı, sinir olurdu.

Kelebek EtkisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin