Kelebek Etkisi

25

Alev Evrensoy

     Uyandığımda doktor bana şoktan bayıldığımı, bedenimin korunma iç güdüsüyle kendini kapattığını demişti. Iyiyim, hemde çok iyiyim ama Deha.... Sevdiceğim düşerken bana zarar gelmesin diye bir elini başımın altına koymuş. Ancak kendisi başını vurmuş, ailesi ve benim ailem, hepimiz uyanmasını bekliyoruz. Korkuyoruz , canı için korkuyoruz. Kayra ise burada bekliyor, Yadigar yok, nerde bilmiyorum. Yaraları pansuman edildi, şuan uyanması kaldı. Ah bi uyansa, ah bi kendine gelsen ela gözlü.

Ağlayan bireyler heba oldu ve haberi alan geri kalan üyelerse gelmişti. Galiba memleketteydiler çünkü onlar gelince hastane kalabalık oldu. Olay nasıl oldu bilmiyorum, ben bana zarar gelir diye kendimi hazırlarken Deha zarar gördü. Saat kaç bilmiyorum, umrumda da değil. Tek dileğim onun kendine gelmesi ve hepimizi hatırlamasıdır.

"Deha Façalı'nın yakınları!"

Diyen doktorla hepimiz ayağa kalktık, ilk konuşan Zait Bey oldu. Her birimiz ağlamaktan helak olduk, şahsen beni 'ya hafıza kaybı yaşarsa' adlı düşünce maf etti. Korkuyorum, Deha'm kolayca elimden kayarsa ne derim bilmiyorum. Biz kavuşamadık bile, yapamadık.

"Ben babasıyım, iyi mi?"

"Korkulacak bir durumu yok, kendine geldi."

"Şükürler olsun, peki görme şansımız var mı?" dedi Meriç abi, maşallah her biri iyi insanmış. Hepsi Deha'ya düşkün, Allah nazarlardan saklasın.

"Normal odaya aldığımızda görürsünüz, durumu dediğim gibi kontrol altında! Ancak yinede 24 saat uyanık kalmasını öneriyorum çünkü başını vurmuş."

1 saat sonra
Yazardan devam:

   Zait Bey gülümsemeyle oğlunun saçlarına ufak bir öpücük kondurup yanında ki boşluğa oturdu. Gözünü dinlendirme niyetiyle kapatan Deha ise hemem gözünü aralamıştı. Bunu görmekse ailesini sevindirmişti.

"Nasılsın ela gözlüm?"

"Iyiyim."

"Alev'de iyi, neyse ki ikinizde iyisiniz."

"Küçük oğlum..." diyen Meriç usulca saçlarını sevdi, ona zarar geldiğini duyunca işini bırakıp hastaneye koşmuştu. Yadigar'ın eve polis yollamıştı, olayı öğrenmişlerdi. Deha'yı kasıtlı olarak itmiş, Alev'de kurtarmak için çabalarken onunla ayağı düşmüştü. Merdivenden düşmüşlerdi. Öğrencilerden birisi ambulans çağırmıştı.

"Bizi korkuttun yavrum."

"Özür dilerim abi."

"Cidden iyisin demi?"

"Evet sadece başım acıyor."

"Geçicek, yüzünde ki yaralarda iyileşecek merak etme!"

Dedi mırıldanarak, ailenin geri kalanı sessizdi. Diyar ise kardeşinin nasıl olduğunu anlamak ister gibi göz taraması yapıyordu. Hatta emin olamaz gibi, nerden bulduğu belli olmayan feneri alıp gözlerini kontrol etti.

"Boş bakıyorsun çocuk, iyi olduğuna emim misin?"

"Çocuk? Kibarlığın nerde?"

"Korktu kaçtı, bugün böyleyim idare et." diye mırıldandı ve serumu kontrol etti. Deha ise iç çekerek "Başım acıyor, uykum var." dedi, hemen ardından Diyar lafa atladı.

"Olmaz 24 saat uyanıksın."

"Niye beni deli mi dövdü?"

"Döven deli mi bilmem ama gavat olduğu belli, merdivenden itip kaçmak nedir arkadaş? Düşman mısınız, neyin kafası bu?"