🔞"Uyudu mu?"
Yatak odasının kapısını kapatmamla birlikte duyduğum ses bakışlarımı yatağa götürdü. Bucky uzanmış bana bakıyordu. Başımı salladım. "Evet, uyudu."
"Son zamanlarda biraz zor uyuyor sanki?" vibranyumdan olan kolunu bana doğru uzattığında gelmemi istediğini biliyordum. Yavaş adımlarla ona ilerleyip elini tuttum. Daha sonra hissedebilmesi için sağ tarafına geçip sağ eline uzandım.
"Evet." dedim bir kez daha. "Ama biliyorsun, uykuya daldığı zaman uyanması zor oluyor."
"Bunu denememiz gerek Ashley." dediği şeye kıkırdadığımda o da güldü sonrasında. Ardından belimi yavaşça okşamaya başladı sağ eliyle.
"Nasıl denemek istersiniz Çavuş Barnes?" dudaklarını büzerek bana baktı. Eş zamanlı olarak gözlerini kısarak başını çevirdi. "Bazı fikirlerim mevcut Bayan Stark."
Gülümsemem büyürken o dudaklarıma uzandı hızlı denebilecek şekilde.
Pekala.
Geri çekilmeden ona karşılık vermeye başladım. Dudakları anlık olarak kıvrıldığında dilimi içeri gönderdim.
"Kapıyı kilitlemedik." diyen Bucky oldu kısa süreliğine ayrıldığında. Dudaklarımı birbirine bastırıp bakışlarımı Bucky ve kapı arasında gezdirdim. Yavaşça Bucky'nin kucağına çıkmamla Bucky küçük bir kahkaha attı. Ona aldırmadan sol elimi oynatarak kapıdaki anahtarı güçlerimle çevirdim.
Artık kilitliydi.
Mavi ışık kaybolduğunda Bucky ile göz göze geldim. Bana oldukça hayran bir şekilde bakarken gülümsedim. Onun ise dudakları hareketlendi. "Güçlerini kullanırken gerçekten seksi görünüyorsun."
"Bunu duymuştum." dedim kendimden emin bir şekilde. Bucky bunu daha önce söylemişti birkaç kez. Başta anlamamış bakışlar atarken daha sonra hatırladığı için bakışları yumuşadı ve belimdeki ellerini yavaşça kalçamda birleştirdi.
Bir kez daha dudaklarına yöneldiğimde o aynı zamanda kalçalarımı sıkıyordu. Kucağında oturduğum için hem o hem ben kıvranıyorduk.
Kısa süreliğine ondan ayrıldığımda üzerimdeki tişörtü çıkardım. Sütyenimle kaldığımda Bucky hiç vakit kaybetmeden sol eliyle kopçasını açarak üzerimi tamamen çıplak bıraktı. Ardından da beni üzerinden atarak sırtımı yatakla buluşturdu ve üzerime eğilen bu kez o oldu.
Dudaklarımdan başlayarak boynuma doğru devam ettirdi öpücüklerini. Oradan da göğüslerime ve sonrasında karnıma doğru.
Belim yay gibi kıvrılırken tek yaptığım onun adını inlemek oldu. Bu kadar kolaydı işte beni etkilemesi.
"Bundan da kurtulalım güzelim."
Şortumun lastiğiyle oynadığı esnada sadece başımı salladım hızlı hızlı ve yardımcı olmak adına şortuma uzandım. Doğrulmamla beraber benden önce davranıp şortumdan kurtuldu. Ardından kendi tişörtüne uzandığında bir süre onu izledim.
Tişörtünü çıkardığında çıplak teninde kalan tek şey boynundaki yıllar önce ona verdiğim askerlik künyesiydi. Dudaklarımı ısırdığımda tek düşündüğüm bunun enfes bir görüntü olduğuydu.
"Hoşuna gitti bakıyorum da?" Dikkatimi tekrardan onun gözlerine verdiğimde keyifli olduğunu gördüm. Gözlerimi kısarak ona baktım. "Bence senin daha çok hoşuna gidiyor?"