5 Yıl Sonra
"Dean kameraya gülümse."
Tahta oyuncaklarını devirmeden kule yapmayı başarmış oğlum duyduğu sesimle bana doğru döndü ve kadraja tıpkı babasının gülüşü gibi kocaman bir gülümsemeyle baktı.
"Harika görünüyorsun."
Bana son kez gülümseyip oyununa devam ettiğinde ben de onu yalnız bırakıp kamerayı elime aldığımdan bu yana bizi izleyen arkadaşımın yanına oturdum. "Gittikçe babasına benziyor."
Steve'in söylediği şeyle Dean'e yönelttiğim bakışlarım onu buldu. Dudaklarıma hüzünlü bir gülümseme yayılırken Steve de bana gülümsedi.
"Bana onu hatırlatıyor." dedim sessizce. "Özellikle bakışları ve kocaman gülümsemesi."
Bundan 5 yıl önce babamın uzaydan geldiği gün öğrenmiştim hamile olduğumu. Herkesin içinde düşüp bayılmamdan sonra yaptıkları testler sonucu açığa çıkmıştı birkaç gündür daha da artan baş ağrılarımın, halsizliklerimin ve diğer şeylerin sebebi.
Benim uyanmamı beklemeden ayrılmışlardı çünkü uyansam geleceğimi biliyorlardı. Geri döndüklerinde her şeyi açıklamışlardı. Gerçi Thanos'u bulmaları hiçbir işe yaramamıştı. En azından Thor bu sefer kafasını hedef aldığı için onun ölümüne sebep olmuş anlattıklarına göre.
5 yıl önceki anıları beynimin ücra köşelerinde bırakıp arkadaşıma odaklandım. Steve bir şey söylemek için ağzını araladı. Tam bir şey diyecekken onu susturdum. "Biliyorum Steve. Hayat devam ediyor ve şu anlık elimizden hiçbir şey gelmiyor. Merak etme gayet iyiyim ve oğlumla mutluyum."
"Diyeceğim şey o değildi Ash."
Meraklı gözlerle ona bakmayı sürdürdüm. Karşımdaki beden derin bir nefes aldığında istemsizce ben de tekrarladım onu. "Tony ile konuşmayı denedin mi?"
Kafamı salladım. "Birkaç kez düşündüm ve denedim ama ulaşılması zor bir adam biliyorsun. Ya da beni istemiyor."
"Bir de bana ihtiyar diyor. Kendisinde yaşlı inadı var resmen."
Söylediği şeyle güldüğümde o da gülmüştü. Açıkçası babama ulaşmayı gerçekten birkaç kez denemiştim. Ama benimle konuşmak istemediği açıkça belliydi. Hamile olduğumu öğrendiğinde kocaman bir şoka uğraşmıştı. Dean'in babasının Bucky olduğunu öğrenmek kesinlikle onun için travmaydı. Zaten aramız iyi değildi bir de bu olay ortaya çıkınca ayrı bir soğukluk girmişti aramıza. Dediğim gibi zaten hayatımın çoğu zamanında yanımda olmamıştı. O yüzden pek de takmıyordum açıkçası.
"Kardeşinden haber alıyor musun?"
Kafamı salladım usulca. Pepper ile aşağı yukarı aynı zamanlarda geçirmiştik hamileliğimizi. Kendi hayatıma devam ettiğim esnada bir gün Pepper haber vermişti bana. Hatta babam ile düğünlerine bile davet etmişti ama gelemeyeceğimi güzel bir dille söylemiştim ona. Ayrıca iyi dileklerimi de iletmiştim.Derin bir nefes alıp devam ettim konuşmaya. "İlk o zaman adam akıllı konuşmak için aradım. Dean o zaman küçücüktü ve Morgan doğduğunda aklımda o kadar güzel anlar vardı ki. Ama pek de mümkün olmadı. Neyseki Pepper beni terslemedi onun aksine."
Sonra tekrardan yüzümde bir gülümseme belirdi. "Hala Pepper ile iletişim halindeyim. Bana Morgan'ın fotoğraf ve videolarını gönderiyor. Çok tatlı."
"Hala seni suçluyor."
Babamdan bahsediyordu. Aradan yıllar geçmesine rağmen hala bir şeyleri tam kavrayamamış bana kin tutuyordu. Bu süreçte yanımda her zaman Steve vardı. Natasha ile de görüşüyordum. Ama babam olsaydı eminim farklı hissederdim.