Arkadaşlar her zaman üç dakikada okuduğunuz bölümü beş dakikaya uzattım. Sadece bu bölümlük, diğerlerinde ne olur bilemem. Hayır, kesinlikle yılbaşı bölümleri artık bölünmesin diye yaptığım bir şey değil kesinlikle.
Keyifli okumalar kelebeklerim 🦋
🪶
"Seninle geleceğim."
Herkes dağıldığında, Emir ve Tuğçe birlikte gittiğinde, Caner, Feyza'yı almaya geldiğinde, Ayaz'ın bu sözünü duydum. Ela ve Dilek mi? Feyza'nın zorbalıklarına tahammül edemeyip erken ayrıldılar.
"Kendim giderim," dedim anlamsız bir utançla ojelerimi incelerken.
"Gidersin tabii, ama ben tek başıma korkuyorum."
Güldüm. "Gerek yok ki." Öf Büşra senin de, utangaçlığının da...
Çantamı eline alıp ayağı kalktı. "İyi gelme, biz gidiyoruz."
Ayaklanıp peşinden koştum. Sırtına atladığımda bacaklarımdan tuttu. Kahkahamız gökyüzünde yankılandı. Sebebini kestiremiyordum ama kalbim tuhaf bir ritim içine girdi. Heyecanlı değildim, fazlasıyla sıcak hissediyordum.
"Ağır mıyım?" diye sordum.
Çantamı bana uzatıp kalçama doğru beni daha sıkı tuttu. "Yemek ye biraz."
"Altmış beş kiloyum."
"Olabilir."
"Şaka yaptım, elli beş."
Güldüğünde boğazına değen parmaklarım hafifçe titredi. "Yetmiş beş olsan da kaldırırım."
"Sen zaten yetmiş beş kilosun."
"Yetmiş dokuz," diye düzeltti. "Şov yapmama izin ver."
"Niye bana şov yapıyorsun ki?"
"Hayranım sana."
Şaka. Bunu söylemiş olamazdı değil mi? Ses tonu alaylı olsa da bunu söylemesi yüzümü kızarttı. Alo? Eski Büşra'ya ulaşmak istiyorum. Hani şu genişliğin daniskalığını çıkartan Büşra'ya, evet.
"Ah, farkındayım tatlım." Onun gibi gülmeye çalıştım.
Kafasını bana bakmak için kaldırdığında yüzümüz çok yakındı. Kendimi geri çekip ona kulak verdim. "Ciddi misin?" Yüzü daha gergindi.
Evet şimdi benim gibi bir paranoyak ne düşünür tartışalım: Söylediğim şey doğru olduğu için mi gerildi yoksa bunu nasıl düşünürsün der gibi mi gerildi?
"Neden ciddileştin?"
"Hiç."
Otobüs durağına geldiğimizde sırtından indim. Bekleyen birkaç kişi bize tuhaf tuhaf baktılar. Hiç mi böyle bi pozisyon görmediniz? Tamam belki de görmediniz.
Ayaz, elimi eline alıp ojelerime bakarak gülümsedi. "Ne oldu?" dedim. "Hiç, deme döverim."
Kısık bir kahkaha attığında tek kolunu boynuma dolayıp çenesini saçıma yasladı. Ardından geri çekildi. Bakınız, bunların hepsi toplasanız üç saniye sürdü. Fakat hani bazı şeyler saniye bile sürmese de büyük bir etki bırakır ya, öyle işte.
Büşra kendine gel, alo!!!
"Yakışıyor."
"Bu mu?"
"Destan mı yazsaydım?" deyince yüzünde sahte, küstahça bir ifade belirdi.
"İstersen yazabilirsin." Eski Büşra çevrim içi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EROS SUS, OKU AT (Yarı Texting)
HumorSiz: Ben sormadan bana hesap verdin. Siz: Bana aşıksın diyebilir miyiz? Otobüs: Seni sevdim aslında. Otobüs: Ama bacım olarak diyebilir miyiz? Siz: Bacı mı? Siz: Hayatımda duyduğum en ağır küfürdü biliyor musun? Mesajı yazıp kitabımı kucağıma yerleş...