Yeni bölüm sizlerle. Bakalım bu bölüm neler olcak. Finale adım adım yaklaşıyoruz. Hepinize iyi okumalar;)
.
.
.Ama o geriye çekildi. "Sakın, sakın bana dokunma."
"N-ne? Güzelim, yapma." Deniz araya girdiğinde "Yengem nasılsın?" İkisine baktı. Ama sanki iğreniyormuş gibiydi. Doktorun söyledikleri zihnimde belirdi. Tacize uğramış. O yüzden mi böyle yapıyordu?
"Minem, tamam dokunmam ama nolur öyle bakma bana lütfen. Ben çok özledim seni." Sare "Şimdilik üstüne gitmeyin. Zamana ihtiyacı var." Ona baktım. "Her şeyi zamana bıraktığımız için o bu halde. Hepsi benim yüzümden." Mine'ye baktım.
Bana bakmıyordu ya da bakamıyordu. O orospu çocuğunu diriltip tekrar öldürmek istedim. "Odadan çıkar mısınız? Kızlar siz kalın." Onlara baktı. Ben ise hala ona bakıyordum. "Çıkarız, sen iste ben kendimi öldürürüm. Ama bana öyle bakma. Buna dayanamam." Gözlerimiz kesişti. "Lütfen çıkın." Ağır ağır kafamı salladım.
Denizlere dönüp "Çıkalım." Odadan çıktık. Dışarıya çıkınca derin bir nefes aldım. İçimde kendime karşı bir öfke vardı. Daha erken bulmalıydın, erken bulsaydın o bu halde olmazdı, hepsi senin suçun, senin yüzünden, diyor. Bulamadım, Allah beni kahretsin daha önce bulamadım. Sinirle duvarı yumruklamaya başladım.
Deniz arkamdan çekip "Abicim dur, sakin ol." Ellerinden kurtulup ona döndüm. "Nasıl sakin olacağım, dokunma dedi bana, o, o kadar şey yaşarken ben ne yapıyordum. Ben nasıl bulamam onu. Hayır. Ben nasıl uyurum, onun gittiğini fark etmem. Aptal kafam aptal." Kafama vuruyordum.
"Tugay, Sare haklı biraz süre tanı onun yaşadıkları kolay değil. Gerekirse psikolojik destek alır." Kafamı salladım. "Beni istemedi yanında. Haklı. Ben olsam bende istemezdim. Kaç gün ben geleceğim diye bekledi. İnandı."
"İstemiyor diye vaz mı geçeceksin?" Asla böyle birşey yapmam. "Tabiki de hayır. Ben ondan hiçbir zaman vazgeçmem."
"O halde biraz daha sabret." Başka çarem mi vardı. Çaresizlik. Şuan hiçbir şey yapamazdım. Hiçbir seçenek yok gibiydi. Ama tek birşey var ben ondan vaz geçmem. İsterse sonsuza dek istemesin yone yaninda dururum ben onun.
Bir süre sonra kızlar çıkmıştı. Sare "Uyudu." Ayağa kalkıp "Baksam mi bir? yanında kalırım ben. Nefes bile almam uyanmasın diye." Derin bana baktı. Halime acıyor gibiydi. Hepsi öyle bakıyordu. "Tugay gir ama… uyanırsa korka bilir." Kendimi gösterdim. "Be-benden mi? O benden korkmaz, ben onu hep koru… Koruyamadım. Ben koruyamadım." Derin "Ben onun için söyle…" onu susturdum.
"Yok aksini söyleme onun için söyledin. " Kafasını salladı. "Hayır Tugay, sen bekli farkında değilsin ama sen olmasaydın ve biz böyle birşey yaşasaydık onu hayatta bulamazdık."
"O çok kötü bir halde." Gülümsemeye çalıştı. "Ama düzelecek." Kapıya yaklaşıp yavaşça açtım. Her adımıma dikkat ederek attım. Nefes bile almıyordum. Yavaşça yanına oturdum. Düzenli nefes alış verişinden uyuduğu anlaşılıyordu.
O çok güzel. Her bir ayrıntısı. Uzun kirpikleri, kaşlarının şekli, elmacık kemikleri, dolgun dudakları, o minik burnu, teni, kokusu, saçları, herşeyi.
Ona dokundular. Kim bilir kaç defa? Benim dokunurken içim gidiyordu. Ona nasıl dokunurlar? Bir insan kızına niye böyle birşey yaptırır? Bu nasıl bir şerefsizlik, nasıl bir adilik? Ama o kurtuldu ve yaşıyor. Onu iyileştireceğim. Onu bırakmam.
Başımı elinin yanına koydum. Ve belki de ilk defa aylar sonra huzuru hissettim. O varsa huzur vardı. Gözlerim kapandı.
Gözlerim açıldığında o da uyanmıştı. Beni uyandırmamıştı. Kalkıp ona baktım. "Güzelim beni niye kaldırmadın?" Yüzüme bakmadan "Sare ne zamandır düzgün uyumadığını söyledi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntikam Anlaşması
Genç KurguAilesi tarafından hiç sevilmeyen bir kadın ve ona başından beri aşık olan adamin, kadının ailesinden intikam almak için anlaşması. Kitapta +18 ve sizi kötü etkileyebilecek şeyler mevcuttur.