24- ŞÜPHE

212 2 3
                                    

Fever duştan çıkarken önce beline bir havlu doladı.Eline aldığı diğer havluyu saçlarına sürterek kurutmaya başladı. Banyonun kapısını açıp çıktığında odasının kapısının aralık olduğunu gördü. Kuşkuyla kaşları çatılıp gözleri kısılırken kapıya doğru yaklaştı ve hafifçe kafasını dışarı çıkartarak sağa sola baktı.

Tekrardan kafasını içeri sokarken aralık olan pencereyi gördü. Muhtemelen kapıyı tam kapatamamıştı ve rüzgarın etkisi ile de kapı açılmıştı diye düşündü. Kapıyı kapatırken bu konunun üzerinde durmamaya karar vermişti ki masanın üzerinde olan telefon gözüne çarptı. Nasıl böyle bir aptallık yapabilmişti ? Victor'ın telefonu kabak gibi ortadaydı..

Hadi ama birisi odaya gelip telefon görse karıştıracak değil.. Boşa kuruyorum ! diye düşündü kendisini ikna etmek istercesine. Sonra telefonu eline aldı ve çekmecenin içine attı. Yetişmesi gereken bir randevu vardı ve şuan ondan başka bir şey düşünmek istemiyordu.


Kyle oturma odasında derin düşünceler içinde oturuyordu. Neden Victor'ın telefonu kendisinde değil de onun odasında bir masanın üzerinde duruyordu. Hem de uçak modunda kapalı halde ! Bunun mantıklı bir açıklaması olması gerektiğinin farkındaydı. Fever günlerdir herkesin onu aradığını biliyordu. Eğer telefon ondaysa neden bunu onlara söylememişti ?

Kyle ! dedi yüksek bir ses bir kere daha. Kyle irkilerek kendisine gelirken Ginger'a baktı.

Tuhaf görünüyorsun ? İyi misin ? 

Yoo yoo ben iyiyim.. Sadece düşünüyordum.

Ginger karşısında ki koltuğa oturdu. Bacak bacak üstüne atarken "Neyi ?" dedi.

Kyle o an ona bildiği şeyi söyleyip söylememek arasında kalırken bundan hızlıca vazgeçti ve konuyu değiştirdi. "İş hakkında.."

Hmm.. dedi Ginger bilmiş bir tavırla. Buna inanmadığı belli oluyordu.

O anda Fever " Ben çıkıyorum" diye seslendi onlara doğru bakarak. Ginger arkasına doğru dönüp ona baktı. Kyle ise çoktan gözlerini üzerine dikmişti.

Ginger-"Harika görünüyorsun.. Nereye böyle randevun mu var yoksa ?"

Öyle de denebilir. Gelince anlatırım ! dedi Fever bir solukta ve hızlıca evden ayrıldı.

Leon nerede ? diye sordu Kyle bunun üzerine.

Ginger sertleşen bakışlarını yumuşatmaya çalışırken "Abin" dedi önce sert ve imalı bir tonlama yaparak. "Az önce çıktı."

Kyle ses tonunda ki tınıya aldırmadı ve hızlıca koltuktan kalkarak yukarı çıktı. Adımları öylesine hızlıydı ki az kalsın dönerken duvara çarpıyordu. Durup biraz soluklandı. Usulca etrafını kontrol etti. Fever'ın odasının kapısının önüne gelmişti ve içinden bir ses oraya girmesi gerektiğini kulağına fısıldıyordu. Usulca kapı kolunu eğdi ve kapıyı açtı. İçeri girerek yavaşça arkasından kapıyı kapattı.

Nereye bakması ve ya neye bakması gerektiğini bilmiyordu. Sadece bir ipucu arıyordu. Göze çarpacak türden anlaşılabilir ve kolay bir şey.. Masanın üzerine baktı. Artık Victor'ın telefonunun orada olmadığını gördü. Derin bir nefes aldı. Masanın kenarlarında bulunan çekmeceleri karıştırmaya başladı. İlk açtığı çekmece bomboştu. İkinci açtığı çekmecede ise not kağıtları, kalemler vardı ve hiç biri kullanılmamış halde yepyeni duruyorlardı. Sol tarafta ki çekmeceye geçti. İlk çekmeceyi açar açmaz Victor'ın telefonunu gördü. Onu alması bir işe yaramazdı. Aksine Fever'ı alarma geçirirdi. İkinci çekmeceyi açtığında ise kayış gibi kalın kapaklı kahverengi anı defterini gördü.

Usulca parmaklarını çekmeceden içeri soktu ve defteri ellerinin arasına alarak sayfaları karıştırmaya başladı. Başlangıçta tutulmuş günlükler gibiydi. Kyle hızlıca sayfalara göz atarken seri bir şekilde de değiştiriyordu. Sonunda tanıdık bir isim gözüne çarptı. Agatha..

Onu ilk gördüğüm anda aklımı kaybediyorum sandım.. Kalbim bu dehşet güzellik karşısında adeta göğsümden fırlayacakmış gibi atıyordu. İşte hayatımın sonuna kadar beraber olabileceğim bir kadın çıkmıştı karşıma.. Gözleri şimşek gibi, dudakları alev alev yanıyordu. Ona bakan gözlerim gözleri ile buluştuğunda kalpten mühürlendim. Onu sevmek sürüme ihanet demekse eğer ben buna razıyım!

Kyle bir sonra ki sayfaya geçti.

Leon.. dostumdun.. gerçekten öyle hissediyordum. Eğer o gün Agatha, Victor ve Chery'i insan kanı ile beslenmemeleri konusunda uyarmaya gitmiş olmasaydık ne ben Agatha'yı görüp mühürlenecektim ne de sonrasında yaşananlarda Victor asıl sevdiğin kadının Kyle'i olduğunu öğrenecekti. Sanırım bunların yaşanması gerekiyordu. Chery'i takip ettiğinde Agatha'yı oradan çıkartmak için onunla bulaşmamız gerektiğini söyleyerek onu evden çıkarttım. Bunu bildiğimi bilmiyor.. Bilse beni asla affetmeyeceğine eminim ! Bildiğim tek şey eğer Agatha'da orada olsaydı onu da öldüreceğindi.. Nereden diye sorma ! Biliyorum çünkü gözlerinde ki nefreti, kin ve öfkeyi yakından gördüm.. Onu korumak için bir şansım vardı ve bende bunu yaptım ! Yine olsa aynısını yaparım. Agatha'nın bana düşman olması umurumda bile değil.. Ben sadece sevdiğim kadını korudum ! Ama ne yazık ki sevdiğim kadın senin yüzünden acılar içinde ve bu beni de aynı şekilde paramparça ediyor. 

Gerçekten onu öldürmek zorunda mıydın?  Neden bir anda peşine düştün ki ? Bize hiç bir zaman nedenini anlatmadın. Her zaman akıllıca  hareket eden sen bu defa sert kayaya çarptın!  Sanırım bunun bir bedeli olmalı.. Sende yaşadığımız acıları tatmalısın !

 Kyle defteri kapatırken vücudunun her zerreciğinde dehşet duygusunu hissetti.. Her satırda başından aşağı kaynar sular dökülmüştü.. İçimizde ki düşman dedi dişlerini sıkarak..




AY IŞIĞI MÜHRÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin