AY IŞIĞI MÜHRÜ

3- YENİDEN YÜZ YÜZE

Kızımız gizemli olmayı seviyor demek ! dedi Edna alaycı bir gülümseme takınarak. Ginger ona  doğru ters bir bakışla baktı.

"Siz burada kalın onunla konuşup hemen geliyorum." dedi Leon ve diğerlerinin konuşmasına fırsat vermeden doğruca Kyle' nin yanına gitti. 

Ginger " Yani bu kız şimdi Leon' un üvey kardeşi mi?  Aramın onunla iyi olması gerekir mi ?  Diye sormuştu ki parazit olarak nitelendirdiği Fever konuşmaya daldı. " Leon'un yanında ki fıstık yoksa tahmin ettiğim kişi mi ?" dedi. Gözleri ile kızı yerken içkisini derin iç çekişlerle içiyordu. 

Ginger " Eğer Leon kendisini ona ifşa edip unutturmasaydı belki de Victor hiç peşine düşmeyecekti.."

Edna " Bence o aileden biri olduğu için her türlü senin yerine onun peşine düşecekti Gin."

Archie " Ne o yoksa kıskandın mı " diye sordu Ginger'ı kışkırtmak istercesine. Yüzüne yayılan alaycı tebessüm bunu belli ediyordu. "Leon  kıza kendini ifşa etmiş ama sonra bunun kötü bir fikir olduğuna karar vermiş.  Ve bir gün kız uyandığında abisi denen herif  ortada yok. Hem ailesinin durumu göz önüne alındığında bence  kızgın olmakta haklı." 

Ginger, Archie' nin sözlerine omuz silkerken göz hapsinde tutmaya devam ettiği Leon ile Kyle' ye bakmaya devam etti.

Leon ve Kyle uzun bir bakışmanın ardından artık birinin konuya girmesi gerektiğini fark etmişlerdi. Ev sahibi olarak Leon bunu yapmalıydı.

"Merhaba.. Artık geleceğinden ümidimi kesmiştim." diyebildi sonunda fısıltı ile. Sanki kelimeler dudaklarından zorla çıkıyordu.

Ama kesmedin.. Beklemeye devam ettin.

Leon gülümserken ellerini cebine soktu. Biraz paniklemiş görünüyordu.

Neden beni davet ettin? Diye sordu Kyle ciddi bir tavırla konuşmaya devam ederek. Heyecanını avuç içlerine tırnaklarını batırarak bastırmaya çalışıyordu.

Waow ikisi oldukça gergin görünüyor ! dedi onları uzaktan izlemeye devam eden Archie.

Edna " Evet gerçekten öyle" dedi ve hemen Ginger' ın tepkisini görmek için ona şöyle bir göz ucuyla baktı. Bu durumdan aşırı keyif alıyordu.

 İçerde konuşalım mı? dedi Leon manidar bir sesle emir verircesine. Kyle cevaplamadan arkasına doğru dönerek salondan içeri girdi. Son ses müziğin açık olduğu bir yerde nasıl konuşacaklardı bilmiyordu. Leon yürümeye devam ederken merdivenlerden yukarı doğru çıkmaya başladı. Kyle neler olup bittiğini anlamamıştı ama arkasından onu takip etmeye devam etti. O anda Leon' un ensesinde gömleğinin yarısını kapattığı dövmeyi gördü. Neye benzediğini tam olarak çözememişti. Leon odasının kapısını açıp içeri girdi ve Kyle de girince kapıyı kapattı.

Kyle odanın içine kısa bir göz attığında hemen solunda ki komodinin üzerinde Leon ile kızıl saçlı yeşil gözleri olan bir kızın birbirlerine sarılı halde gülümsedikleri resmi gördü. Leon neye baktığını far ettiği anda başından aşağı kaynar sular dökülmüş gibi hissetmişti ama Kyle' nin karnına bir balyozla  yumruk yemesinden daha acı değildi. Kyle silkinerek hızlıca boğazını temizledi ve "Seni dinliyorum" derken gözlerini korkusuzca Leon' dikti.

Biliyorum eminim çok sorun vardır. Buradan gidişim, ortadan aniden kaybolmam..

Kyle onu eliyle durdurdu. Bak bunların hiç biri umurumda değil. Sadece merakıma yenik düştüğüm için buradayım. Birde Archie' nin geleceğime emin olduğunu söylediği için. Belli ki bir sorun var.

Leon dudaklarını ısırdı. Diyeceklerinden çekiniyor gibiydi. Sana verdiğim yüzüğü hatırlıyorsun değil mi ?

Evet..

Onu takmanı istiyorum.

Ne? Neden ? dedi Kyle şaşkınlıkla.

Bak nedenini sorma sadece o yüzüğü tak. Seninle geçmişte sevgili olduğumuzu arkadaşlarım  bilmiyor. Herkes   seni üvey kardeşimsin sanıyor. Başının belaya girmemesi için şuanda seninle konuştuğumu biliyorlar.

Kyle' nin kaşları iyice çatılırken kısa bir şok geçirdi. Anlamadım kardeşin mi?  Hem neden başım belaya girsin ki?

Leon derin bir nefes aldı. Hep bu kadar sorgulayıcı olduğunu unutmuşum.

Şaşırmadım ama konumuz bu değil ayrıca insanlara yalan söylemen senin problemin. Hem yüzüğü attım. Sana onu saklayacağımı düşündüren nedir anlamadım. 

Sadakatin.. Dedi Leon kendisi de sonradan ne dediğine inanamayarak.

Sen ciddi misin? Buraya beni yüzüğü takmam için mi çağırdın ve de sadakatime olan güvenini test etmek için mi ?

Kyle bak kulağa saçma geldiğinin farkındayım. Sana anlatamadığım pek çok şey var ama lütfen beni dinle. Sana her hangi bir  yabancının yaklaşmasına izin verme. Seni ara ara kontrol etmesi için Archie ya da Fever gelecek.

Peşinde birileri mi var? Deli gibi hareket ediyorsun! dedi Kyle öfkeyle. Tüm bu saçmalıklara anlam veremiyordu.

Bu uzun bir konu ve sen bunun için hazır değilsin lütfen dediğimi yap!  Hem sana o yüzüğü neden verdiğimi hatırlamalısın.

Kule duraksayarak ona baktı. Yüz ifadesinden ciddi olduğunu anlıyordu. Onu gayet iyi tanıyordu.    "Yüzüğü bana verdiğin günün ertesi sabahı benden ayrıldın.  Şimdi de arkadaşların beni kardeşin olarak biliyor. Neyin içindesin nasıl bir oyun oynuyorsun bilmiyorum. Ama ben bu oyunda yokum. Senin için bir şeyler yapacak değilim. Bir daha asla karşıma çıkma" dedi Kyle aynı öfkeyle. 

Bir kaç adım atmıştı ki  Leon onu elinden tutup kendisine çekti. Yıllar sonra ilk kez dudak dudağa gelmişlerdi şimdi. Kyle garip şekilde içinin gıdıklandığını hissederken Leon dudaklarına yapışmamak için kendisini zor tutuyordu. Yıllardır hasretini büyük bir acı ile çektiği o dudaklar aklını başından alırken burnuna buram buram gelen vanilya kokusu ciğerlerini doldurdu.

Hala aynı kokuyu kullanıyorsun dedi çatlak, fısıltılı bir sesle. Kyle bunun bir soru olmadığını biliyordu. Gözlerini yavaşça kapatıp açtı. Kolunu usulca çekti ve doğrudan gözlerinin içine bakmaya cesaret ederek " Bir daha karşıma çıkma. Her ne için olursa olsun". Sesi son derece düz ve kısık çıkmıştı.

Kapıya doğru yöneldiğinde çıkmak üzereyken  Leon  " Lütfen o yüzüğü atmadığını ve bulup takacağını söyle. İşte o zaman sana söz veriyorum beni asla görmeyeceksin. Nedenini sorma şuan. O yüzüğü sana neden verdiğimi hatırla! " 

Kyle ona bakmıyordu bile. " Tamam" dedi omzunun üzerinden  sadece ve hızlıca yanından ayrıldı. Elbette yüzüğü takacağı için değildi. Sadece karşısına bir daha çıkmayacağından emin olmak için tamam demişti.