7

1.5K 57 8
                                    

Saat gece yarısı 4 tü ve benim gözüme gram uyku girmiyordu. Aklımda sadece sırık vardı.

Telefonuma gelen mesaj ile telefonumu elime aldım.

Alparslan

Niye uyumadın hala?
Yarın işe gitmicek misin?

Hayır.
Kendimi iyi hissetmiyorum izin aldım.

Neden?
Kötü birşey yok umarım.
Hasta mısın?

Hayır.
Hasta değilim.
Nedenini bilmiyorum.

Geliyim mi?
Yada sen bize gel istersen.
Uyku tutmadı.
Azcık konuşuruz.
Yada kafanı kaldırırsan
beni görebilirsin doktor.

Cam kenarında oturuyordum. Masada bilgisayardan birşeylere bakıyordum
Kafamı kaldırdığımda cam kenarına oturmuş Alparslan ile göz göze geldim.

"Bu kadar ciddi neye bakıyorsun doktor?"

"Film izliyordum. Biraz kaptırmışım kendimi. Sen niye uyumadın?" Dedim gülerek.

"Bilmiyorum. Uyku tutmadı."

"Anladım. Bize gelmek ister misin?" Yıllardır görmüyordum ve artık bol bol görmek istiyordum sırığı.

"Olur. Geliyorum."

"Tamam."

Birkaç dakika sonra kapı zili çaldığında saçımı düzelttim ve kapıyı açmaya gittim.

"Kapıyı delikten bakmadan açma demedim mi doktor?"

"Delikten bakmadığımı nerden biliyorsun komiser?"

"Eğer baksaydın hafif bir karartı olurdu doktor."

"Neyse içeri gelmez misin?"

"Geliyim." Dediğinde kenara çekildim.

"Nereye geçiyim?" Dediğinde kapıyı kapatmıştım.

"Takip et beni." Dedim ve oturma odasına doğru ilerledim.

Koltuğa oturduğunda

"Birşey içer misin komiser?" Diye sordum.

"Yok ya almiyim birşey."

"Sen bilirsin." Dedim ve bende koltuğa oturdum.

"Ee napıyorsun?" Dediğinde komisere döndüm.

"İyiyim sen napıyorsun?"

"Bende iyiyim. Ne yapalım?"

"Film izliyelim mii?" Diye sordum.

"Olur. Ne izlemek istersin?" Televizyonu açıp kumandayı komisere uzattım.

"Sen film seç. Bende mısır patlatiyim olur mu?" Kumandayı elimden aldı.

"Olur." Dedi gülümsiyerek.

Mutfağa doğru ilerledim ve mısır patlatmaya koyuldum.

Mısırları koydum ve telefonumu elime aldım.

İnstagramda dolaşıyordum. Nerdeyse bir 10 dakika sonra yanık kokusu gelmeye başlamıştı. Ne olduğunu ilk başta hatırlamasamda sonradan mısır patlattığımı hatırlamıştım.

Tavaya baktığımda mısırlarımın alev aldığını gördüm.

"Komiser!"

"Nasıl becerdin yakmayı?" Diye sordu komiser bir anda arkamda belirerek.

"Işınlandın mı sen?"

"Bilmem."

"Komiser cidden nasıl bu kadar çabuk geldin?"

"Gel oturalım bu konuyu konuşalım. Evinde alev alsın. Olur mu?"

"Ha? Doğru doğru! Ne yapıcaz?"

"Bilmem. Bekliyelim kendi kendine sönsün." Dedi tişortünü çıkartarak.

"Komiser ne yapıyorsun?" Dediğimde tişortünü alev alan mısırların üzerine attı.

"Ateşi söndürüyorum doktor." Dediğinde komiseri süzdüm. Maşşallahı var dı be çocuğun. Nerdeyse 1.90 boylarındaydı. Ama küçüklükten belliydi uzun olucağı.

"Sen üstsüz kaldın sır- Alparslan."

"Birşey olmaz."

"Benim kıyafetlerimden veriyim dicem de çok küçük gelir."

"Evet."

"Üşümez misin?"

"Hayır. Sıcak içerisi."

"Sana bir kıyafet borcum var komiser."

"Gerek yok doktor. Eğer yapmasaydım benim sana ev borcum olucaktı."

"Ama ben yaktım. Senin niye borcun olsun komiser?"

"Neyse sen film seç ben mısır patlatırım."

"Mısırdan vaz geçmedik yani." Dedim gülerek.

"Asla." Dediğinde sırıkta güldü.

"Kolay gelsin sana."

"Sağol sağol." Dediğinde içeri geçtim. Bir korku filmi beğendiğimde sırıkta mısırları patlatmıştı.

"Mısırlar hazır." Diye geldi içeri gülerek.

"Senin yaptığının aksine yanık değil." Dediğinde göz devirdim.

"Unutmuş olabilirim. Allah Allaah."

"Beğendin mi film?"

"Evet. Korku filmi beğendim bir tane. Sever misin?"

"Evet."

"Güzel öyleyse." Dediğimde filmi başlattım.

Bir süre sonra sırığın filmi değilde beni izlediğini fark ettim.

"Film güzel miydi bari?" Diye döndüm sırığa. O ise bana dönük şekilde uyuya kalmıştı. Bu hali güldürmüştü. Cidden yıllar sonra sırıkla yeniden karşılaşmıştık.

Koltuktan kalkıp çarşaf ve yastık almaya gittim. Eşyaları aldıktan sonra oturma odasına geri geldim.

Sırığın kolundan tutup yatağa tamamen yatırdım ama sığmamıştı. Yastığı kafasının altına koydum üstünü örttüm ve odadan çıkıcakken fark ettiğim şey ile hızla elimi sırığın alnına koydum.

Ateşi vardı. Tahmin ettiğim gibi.

Emin olmak için dudağımı alnına batırdığımda bir ses duydum.

"Bu kadar çabuk öpüceğini düşünmemiştim doktor." Dediğnde geri çekildim.

Doktor ve KomiserHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin