20

1K 48 5
                                    

"Ne?"

"Bak." Dedi telefonu uzatarak.

Mesajları okumaya başladım.

Bu gün ilkimi Alparslana verdiğim güne lanet ediyordum sadece.

Aşırı derecede flörtözlerdi. Bir sürü iltifatlar yağdırmıştı. Daha sonra gözüm yukardaki yazıya takıldı.

Murathan Türk

"Murathan Türk?"

"Evet. Komiserin adı Murathanmış."

"Ne Murathanı? Alparslandı ismi. Çocuğun fotoğrafını göstersene." Dediğimde fotoğraflarını açtı.

Evet çok benziyorlardı hatta soy adları bile aynıydı ama ilk olarak ismi Murathan değildi ikinci olarak bu kadar küçük değildi.

"Bu o değil."

"Ne? Nasıl ya?!"

"Komiserin ismi Alparslan. Bunun ismi Murathan."

"Sen nerden hatırlıyorsun?"

"Çocukluk arkadaşım."

"Ne!" Diye bağırdığında yüzümü buruşturdum.

"Bu zamana kadar niye söylemedin!?"

"Gerek duymadım."

"Gerek duymadın öyle mi!? Ben sana kaç kere çocuğu araştırmanı söyledim sen ise tanımadığını söyledin! Ne o? Ondan mı hoşlanıyorsun?"

"Bağırmayı kes. Evinde değilsin kendine gel."

"Allah Allah! Arkadaşım sandığım kişi burda orospuluk yapıcak! Ben ise susucam. Kahpesin lan sen! Kahpe." Diye bağırdı.

Herkes bize bakıyordu. Kapıyı kapatmadığı için konuştuğu bütün şeyler dışarı gidiyordu.

"Konuştuklarına dikkat et! Git kendi evinde böyle anır anırabiliyorsan! Kendine gel bir burası dingonun ahırı veya sadece senin olduğun yer değil. Bağırmak istiyorsan mağarana dönebilirsin. Sesini kes. Bağırmayı da kes! Millet seni dinlemeye değil tedavi olmaya geliyor buraya." Dediğimde sinirle yüzüme baktı.

"Pisliğin tekisin! Baban yaşasaydı nefret ederdi senden. Iğrenirdi senden! İyi ki ölmüş!" Dediğinde yüzüne öylece baktım.

"Defol git! İğrenç bir insansın. Sen... sen yaşamayı bile haketmiyorsun !" Diye bağırdığımda hızla odadan çıkıp kapıyı çarptı.

Herşey üst üste geliyordu.

Herkes bizi duymuştu ve bu kesinlikle müdüre gidicekti. İşte o zaman sıkıntıydı.

Yüzümü ellerimin arasına aldım ve aktığını yeni fark ettiğim göz yaşlarımı sildim.

Babamdan vurmuştu. Hassas noktamdan...

$

"Bir bardak daha ver." Dedim barmene.

Birkaç hastaya baktıktan sonra işten çıkmış Duygulara gitmiştim. Hazırlanıp bara gelmiştik.

"Asena ne olduğunu anlat artık! Ne bu kızım 5. Shutın."

"Berbat bir gün geçirdim!" Dedim dolu gözlerim ile.

"Ne oldu! Anlat hadi."

"Alparslan evlemip boşanmış ve bir çocuğu var sanırım. Yani evlenip boşandığı şüpheli ama çocuğu olduğu kesin. Bu gün gördüm çocuk Alparslana baba diyordu!"

"NE! Şaka yapıyorsun sen!"

"Hayır ciddiyim!" Diye bağırdım. Sesten dolayı çok duyulmuyordu seslerimiz.

Doktor ve KomiserHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin