18

1.1K 47 18
                                    

Alparslan

Nerdesin?

Her yere baktın.
Bir kantinin oraya bakmadın doktor.

Mesajı gördüğümde kantinin oraya baktım ve göz göze geldik.

İstemsizce yüzümde bir tebessüm oluşmuştu.

Elinde 2 tane kahve ile yanıma doğru gelirken önümdeki sandalye çekildi. Kimin geldiğine baktığımda doktor olan arkadaşım Ceyhun gelmişti.

"Ceyhun?"

"Naber?"

"İyiyim sen?"

"İyiyim bende. Heryer doluydu. Bir senin yamın boştu. Oturdum bende. Sorun olmaz değil mi?" Diye sorduğunda Alparslana baktım.

Yerinde öylece durmuş çatık kaşlar ile bizi izliyordu. Daha doğrusu Ceyhunu.

"Asena?" Dedi Ceyhun cevap vermediğim için.

"Ha? Yok hayır otur." Dediğimde gülümsedi ve oturdu.

Telefonumu elime alıp Alparslana yazdım.

Alparslan

Ceyhunun geliceğini bilmiyordum.

Yazdım ve telefonu kapattım.

"Ee? Nasıl gidiyor doktorluk?" Diye soru yönelttiğinde Ceyhuna baktım.

"Güzel. Güzel gidiyor."

"Anladım. Atama isticem sanırım."

"Ne? Niye!?" Diye sordum. Ceyhunu gerçekten bir arkadaş olarak çok seviyordum.

"Memlekete gidicem"

"Niye ki?" Dediğimde dudaklarıma kaydı gözü.

"Annem hasta. Ve durumu da ağır. Ya izin alıcam yada atama isticem." Dedi dudaklarıma bakarak.

"Anladım... geçmiş olsunlarımı iletirsin Ela ablaya."

"İletirim iletirim." Dediğinde hamburgerimden bir ısırık daha aldım.

Ağzımdaki yemeği çiğnediğimde Ceyhun güldü.

"Ne oldu?"

"Dudağının kenarında birşey var."

"Ne var?"

"Ketçap... sadece dudağının kenarında değil. Burnunda bile var." Dedi kıkırdıyarak.

Burnumu peçeteyle sildim ve dudağımı da sildim.

"Gitti mi?"

"Hayır."

"Neresinde var ya!?"

"Bekle temizlicem." Dedi ve bir peçete alıp bana doğru uzandı. Dudağımı yavaşça sildi. Bir yandanda gülümsüyordu.

Doktor ve KomiserHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin