38

486 16 1
                                    

"Çok yorgunum." Dedim topuklu ayakkabılarımı kenara atarak.

"Bende... artık resmi olarak karımsın."

"Dur daha düğünümüz olucak beyefendi." Dediğimde güldü.

"İmam nikahı yarın kıyılıcak. Düğünde haftaya salı. Davetiyeyi bastırdım ve senin iş yerindeki arkadaşlarına dağıttırdım. Annene verdim, akrabalara dağıtsın diye. Duyguya verdim, tanımadığım arkadaşların vardır diye."

"Teşekkürler. İnsanlar biraz tuhaf karşılamazlar mı bu kadar çabuk evlenmemizi?"

"Uzun zamandır sevgili olduğumuzu, elimize para geçince hemen düğün yapmaya karar verdiğimizi söyleriz."

"Tamam."

&&

Hakanın sonuçları gelmişti ve kanserdi.

"Asena birşey söyler misin artık. Buraya geldim. Nerdeyse 1 saattir öylece yüzüme bakıyorsun. Sorun ne?"

"Hakan... kansersin." Hakanın yüzüne bir anda hüzün çöktü.

"Ne kanseri? Nasıl.olabilir bu? Ben... sigarayı bir kere bile ağzıma sürmedim."

"Akciğer kanserinin bir çok nedeni var, sadece sigara değil. Ama merak etme daha 2. Evreye geçmemişsin. Tedaviye hemen başlarsak eminim ki kurtulabilirsin."

"Kurtulur muyum?"

"Kalbımı bile basabilirim..." dediğimde güldü.

"Ne zaman başlıyoruz tedaviye?"

"Annen ile konuş, yarın başlıyalım. Olur mu?"

"Olur."

"Tamam o halde... görüşürüz."

"Görüşürüz." Dedi ve odadan çıktı.

Kafam aşırı dağınıktı ve çok yorgundum. Kapımın bir anda açılması ile kapıya baktım.

"Sen... sen Alparslan ile mi evleniceksin?!" Diye sordu Alya.

"Odama ne hakla böyle giriyorsun Alya?"

"Asena... lütfen cevap ver."

"Evet. Evleniyorum."

"Sevgili miydiniz?"

"Evet."

"Ne zamandır?"

"Seni ne kadar ilgilendirir? Soruların bittiyse çıkabilirsin."

"Asena ben çok özür dilerim. Böyle olduğunu bilmiyordum. Sevgili olduğunuzu bilseydim böyle olmazdı zaten."

"Çık artık."

"Asena aramız bozuk mu olucak hep? Nikahına bile çağırmadın."

"Eee? Ne bekliyorsun ki benden? Babamdan vuran bir insanı nikahıma mı çağırmalıydım? Ya da nikah benim nikahım değil mi? Kimi çağırıp çağırmiyacağımı ben daha iyi bilirim."

"Asena onları ciddi söyemediğimi sende biliyorsun."

"Yine de söylememeliydin ve bilmiyorum. Şimdi git."

"Asena yapma böyle. Seni ne kadar çok sevdiğimi biliyorsun. Uzatmayalım konuyu. İki olgun insan gibi barışalım işte."

"Ben olgun olmak istemiyorum Alya. Seninle tekrardan bir arkadaşlık kurmakta istemiyorum. Seni de görmek istemiyorum. Oldu mu?" Dediğimde hiç birşey demeden odadan çıktı.

Telefonuma gelen mesaj ile telefonumu açtım.

Müstakbel kocam(komiser)

Doktor ve KomiserHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin