33

535 23 5
                                    

"İtiraz yok. Biliyorsun bende bel fıtığı var canım arkadaşım biriyle yatamam." Dedi. Yalandı bel fıtığı falan yoktu.

"Benim için hava hoş." Dedi Alparslan.

"İyi öyleyse size iyi eğlenceler." Dedi ve odasına girip kapıyı hemen kapattı.

"Alparslan bence bmsen bana aşıksın. Baksana benimle kalmayı hemen kabul ettin."

"Hemde sular seller gibi." Dediğinde güldüm.

"Biliyordum. Saklamana gerek yok." Dediğimde üzerime doğru adımladı. Ben ise geriye doğru adımladım.

"Seni..." Bir adım daha "öperken..." bir adım daha "yeterince..." bir adım daha attığında sırtım duvara değdiği için durduk. "Belli ettiğimi düşünüyorum." Dedi biraz eğilerek.

"Alparslan?"

"Hmm." Dedi dudaklarıma bakarak.

"Çok yakın değil miyiz?"

"Ne olmuş yakınsak? 1 hafta boyunca yakın olmicak mıyız zaten?" Dedi dudaklarını yalıyarak.

"Odanıza gidin!" Diye bir bağırma sesi geldiğinde hızla Alparslanı ittim.

&&

"Alparslan yok artık! Ya bikinimin rengi ile aymı şortta giymezsin!"

"Tesadüflere inan biraz güzelim." Dedi göz kırparak.

"Hep baksana çok tatlı olduk bence." Dediğinde gülümsedim. Gerçekten çok tatlı duruyorduk.

"Ya he aynen çok tatlısınız, çok mükemmelsiniz, tapılasısınız falan hadi gidelim artık!" Dedi Duygu.

"Kıskanma." Dedi Alparslan daha da sinir etmek için.

"Sizin nefret dolu aşkınız umrumda değil!" Dediğinde güldüm.

"Ya hadi gidelim artık." Dediğimde Alparslan arabayı sürmeye başladı.

Nerdeyse 5 dakika sonra denize varmıştık.

Arabadan ındik ve şezlong kiralayıp şezlonglara oturduk.

"Asena denize giriyorum ben gelicek misin?"

"Birazdan gelirim."

"Tamam." Dedi ve yanımızdan uzaklaştı.

Alparslan şezlonga uzandı ama ayakları uzun gelmişti.

İstemsizce bu görüntüye güldüm.

"Hayırdır? Neye gülüyorsun? Komik birşey mi var?"

"Hiiç sadece ayakların şezlonga bile sığmıyor." Dedim gülerek.

"En azından ayaklarım sığmıyor. Ya yarısını boş bıraksaydım." Dedi gülerek.

"Ne! Seni öldürürün çocuk!" Dedim üstüne doğru ilerliyerek.

Hemen ayaklandı ve kendini korumak için eli ile beni uzaklaştırmaya çalıştı.

Aklıma gelen şey ile sinsice güldüm ve kolunu bir anda tutup ısırdım.

"Acımıyor Asena." Dediğinde ısırmayı bırakmadan Alparslana baktım.

Yavaşça kolundan dişlerimi çıkarttım ve elimle temizledim.

"Saygılarla abim." Dedim ve geri doğru adımladım.

Alparslan ise sinsice gülüyordu.

Bir anda ayağa kalktığında hızla geri adımlar atmaya devam ettim.

"Kaçma." Dediğinde önümü dönüp kosmaya çalıştığım gibi bir bedene çarpmam bir oldu.

Geri doğru düşücekken tuttu çarptığım kişi.

Alparslan hızla yanıma geldi ve belimi tuttu.

Çarptığım kişiye baktığımda cidden ürkmüştüm. Gözleri kızarmış, her yeri dövmeli, saçı başı dağınıktı. Gerçekten korkunç bir tipti.

"Biraz daha dikkat et güzellik." Güzellik ne amk? Kaç yılında kaldın? Dememek için zor duruyordum.

"Nd güzelliği oğlum? Önüne gelene güzellik mi diyorsun sen?" Dedi Alparslan giden adamın arkasından.

Adam hiç takmadan ilerledi.

"Biraz dikkat et Asena. Önüne bak mesela. Salak saçma tipler var."

"Ya kaza ile çarpmam benim suçum mu acaba?" Diye sordum sinirle.

"Tamam güzelim haklısın. Kusura bakma bir an şöyle tiple karşılaşınca sinir oldum."

"Sorun yok." Dediğimde gülümsedi.

"Şimdi sen az önce bana ne yapmıştın?"

"Hiç? Hiç birşey yapmadım ayol napmışım?" Dedim Alparslandan uzaklaşarak.

"Alparslan Sakı- Aaa!" Diye bağırdım.

Bir anda beni kucağına alıp denize koşmasını beklemiyordum.

"Alparslan hayır! Ya bıraksana beni adam!" Dediğimde hiç birşey demedi ve suya atladı.

&&

"Ya bir anda suya sokulur mu insan!"

"Komikti ama." Dedi gülerek.

"Alparslan Allah aşkına su al bana. Lütfen." Dediğimde ayağa kalktı.
"Başka birşey istiyen var mı?"

"Var. Bende geliyorum." Dedim. Bakkaldan birkaç şey alıcaktım.

"Tamam." Dediğinde terliklerimi giydim ve birlikte şezlongların ordan uzaklaşıp marketin oraya gittik.

"Ne alıcaksın?"

"Dondurma falan alıcam. Eve giderken de uğrayalım. Yiyecek hiç birşey yok evde."

"Sen iste yeter ki." Dediğinde göz devirdim.

"Yalaka." Dedim gülerek.

Dondurmaları falan aldım ve kasaya doğru ilerledik.

Marketten çıktık. Alparslana tripli olduğum için önden gidiyordum ki arkadan biri bağırdı.

"Bakar mısın!?" Arkamı döndüğümde Alparslan arkaya bakmıştı. İki tane kız koşarak Alparslana doğru geldi.

"Seni şezlongların orda gördüm de. Numaranı ve-"

"Evliyim." Dedi Alparslan direkt.

"Nasıl yani?"

"Evli ablacım. Benimle evli." Dedim Alparslana yaklaşarak.

"Haa? Çok pardon." Dedi ve hızla yanımızdan ayrıldılar.

"Salağa bak. 5 yaşında kız kendinden kaç yas büyük çocuğa şey yapiyor."

"Sen kıskandın mı ya?"

"Ne kıskanması be? Çok beğendiysen git numarasını al kızın."

"Beğenseydim lafını tamamlamasına izin vermeden evliyim der miydim müstakbel karıcım?"

"Bilmem. Şov olsun diye demişsindir Allah bilir."

"Senden başkası haram bana."

Doktor ve KomiserHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin