Let's Play [TAMAMLANDI]

Nefes

Ahoy.

Beynimde bir şartel atarken Valerio beni yavaşça ağzına aldı. Bilerek yavaş hareket ediyor her ucuna geldiğinde diliyle başını eziyordu. Gırtlağına kadar almaya çalışan bebeğimin saçlarına sol elimi attığımda bana baktı. Penisimi çevreleyen gerilmiş dudakları ve şehvet dolu yüzü fazla seksiydi.

"Derin bir nefes al bebeğim. Yavaş olamayacağım." Gerçekten denemiştim ama bu mümkün değildi. Onaylarcasına mırıldanan Valerio ile saçlarına asıldım. Birden başını kasıklarıma dayamam ile öğürse de sabit kaldı.

Sikimin başı gırtlağına, dudakları kasıklarıma kadar değiyordu. Ateş gibi yanan ağzının içinde gidip gelirken başımı geriye attım. Valerio tırnaklarını bacaklarıma geçirmiş beni daha da çıldırtmak istercesine sürekli sesler çıkartıyordu. Onun boğuk iniltileri ile fazla oyalanmayarak hızlandım.

Onunla birlikte olmayalı uzun zaman olmuştu ve ben şu ana kadar iyi bile dayanmıştım. Kasıklarıma bir ağrı binerken ona baktım. Sikimi ağzından çıkartmış ve iki eliyle kavrayarak hızla ovalamaya başlamıştı.

"Hızlı. Hızlıca boşal. Tam ağzıma. Bekleyemiyorum." Arzuyla kıvranan bedeni, beni saran elleri ve penisimin başında gezinen dili ile daha fazla dayanamayarak kendimi saldım. Boğazımdan bir inilti koparken yutkunma sesleri kulağıma doldu. Nefes nefese güzelime baktığımda... Siktir?

Fazla geldiği için yutamayıp eline bulaşmış her damlayı dikkatlice yalıyordu. Birbirine bastırdığı dizleri ve kıpkırmızı yüzü ile başımı döndürüyordu. İçimde ki hayvana inat onu nazikçe tutup kaldırdığımda itiraz etmedi. Perdeleri kapatılmış dükkanda onu kasaya doğru götürüp önünde durdum. Boynuna doğru eğildiğim de nefesini tuttu.

"Bebeğim çok mu acıkmış?" Dudaklarımı yumuşak tene sürterken altında ne var ne yoksa çıkardım. Kalçalarını kavrayıp onu masaya oturttuğumda bacaklarını hızla benim için iki yana açtı.

"Hem de çok. Doyur beni Dante."

*~*~*~*~

İçime arsız bir manyak kaçmış gibi onu delirtmek için her şeyi yapıyordum ama Dante nazik olmak için tüm sınırlarını zorluyordu. Önümde diz çöktüğünde nefesim resmen içime kaçmıştı. Parmakları girişimde gezinirken ıslak ağzının penisimi sarmasını hiç beklemiyordum.

Zevkle inlerken sadece bununla bile boşalabileceğimi fark ettim. O ise beni delirtiyordu. Akan zevk sularımı parmaklarına bulaştırıp beni emmeye devam ederken girişimi zorlamaya başladı. Orta parmağının içeriye kayması ile nefessiz kaldım. Cidden. Çok uzun zaman olmuştu.

İkinci parmağı da içimde yer alırken rahatlayıp gevşemem adına penisimi bırakıp boynuma yöneldi. Güç almak istercesine dağıttığım saçlarına asıldım. Her ne kadar şu an parmakları bile beni zorlasa da onu istiyordum. İçimden bir ses eğer ben demezsem Dante'nin bunu denemeyeceğini söylüyordu. Kısık ama şehvet dolu bir sesle fısıldadım.

"Hatırlıyor musun babacık? Beni o kadar çok altına alıyordun ki, genişlemem için parmaklarını kullanmana gerek bile kalmıyordu. Ah, beni öyle bir hale getirmiştin ki her daim seni içime almak için hazırdım." İçimde gezinen parmakları hızlanırken dişlerini boynuma geçirdi.

"Ah! Evet!" Avuç içleri ile toplarımı ezerken, parmakları içimi talan ediyordu. Zevkle altında kıvranmaktan fazlasını yaptım. Karnıma baskı yapan penisini kavramam ile boynuma doğru o seksi inlemesini saldı.

"Sana yalvarmam mı gerekiyor Dante hm? Sok. Şunu. İçime." Otoriter çıkan sesimle Dante doğrulmuş ve tek kaşını kaldırarak bana bakmıştı. Parmaklarını içimden çıkartıp dizlerimi tutarak bacaklarımı iyice iki yana açan adam... Tanrım.