Onlar en iyi arkadaşlar. Ama bu şekilde mi bitecek?
Jennie normal hayatından, ünlü bir üniversitede okumasından, sevdiği her şeye sahip olmasından ve en yakın arkadaşı Taehyung'un yanında olmasından memnundur. Mükemmel hayatından gerçekten çok mutlu...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Yeni kraliçe?"
İyi okumalar dilerim.
"En iyi arkadaşın Taehyung bir akademisyen."
Şu an kendimi anlatacak olursam buz gibiyim çünkü şoktan dolayı hareket edemiyorum.
Taehyung'un bir akademisyen olduğuna inanamıyorum, onu 10 yılı aşkın süredir tanıyorum ve onun bir akademisyen olduğunu bilmiyordum, öyle mi? Yüzümdeki sırıtma gitmiş, haraket edemiyordum.
"N-ne?" Şu anda kelimenin tam anlamıyla ağlıyordum. Ya herkes bunu öğrenirse? Zorbalığa maruz kalacak. Zorbalığa uğrayacak olmasından korkmuyorum çünkü ben onu savunabilirim ve o da kendini savunabilir. Korktuğum şey; Üniversite'den atılacak olması ve onun bir daha -okul zamanları dışında- göremeyecek olmamdı.
"İlk tanıştığımız zamanı hatırlıyor musun? Hastanedeydim değil mi?" dedi, o da ağlamak üzere ve artık sarhoş değildi, ben de öyle.
"E-evet, neden?"
"O sırada babam ölmüştü." dedi ve gözünden bir damla yaş aktı.
"Bunu bana söylemeliydin." dedim gözyaşlarımı silerken.
"Babam öldükten sonra şirketimiz kapandı. Birinin şirketinin onu sabote ettiğini ve sonra bizden çaldığını biliyorum, bu yüzden üniversiteye burslu olarak kaydoldum, kimin yaptığını bilmem gerekiyor. Babamın intikamını almam gerekiyor." dedi gözyaşlarını silerken. Ona sımsıkı sarıldım, teselliye ihtiyacı vardı, hiç olmadığı kadar.
Taehyung'da kollarını belime sıkıca sardı ve beni kendine çekti.
"Bunu benden başka bilen var mı?" Diye sordum.
"Bunu yalnızca okulun başkanı biliyor, başkanın tüm akademisyenleri tanıdığını biliyor muydun? Bunu Irene'e söylemiyor çünkü Irene'in zorbalık yapacağını biliyor. Üniversiteden atılırdım, bilseydi İrene."
"Endişelenme Taehyung, bunu benim dışımda hiçbir öğrencinin bilmeyeceğinden emin olabilirsin."
Ertesi sabah yine birlikte okula gittik. Taehyung'un evimde ve odamda uyumasına izin verdim çünkü saat çoktan geç olmuştu. Yerde uyudu ama yine de rahat etsin diye altına yorgan koydum, ayrıca garip hissetmesin diye bende yerde yattım.
Sınıfa doğru yürüyorduk ki başkan'ın ofisinin önünde bir grup öğrenciyi gördük. Bazı pankartları tutarken bağırıyorlardı. "YENİ BİR KRALIÇEYE İHTİYACIMIZ VAR! YENİ BİR KRALIÇEYE İHTİYACIMIZ VAR!" Durmaksızın bağırıyorlardı. Ağzım beş karış olmuş bir halde olanları seyrediyordum ve Taehyung'un da benden aşağı kalır yanı yoktu.
"KRALİÇE IRENE'YE HAYIR!!! #WENEEDANEWQUEEN" pankartta yazan tam anlamıyla buydu.
"Jisoo neler oluyor?" Jisoo'ya sordum. Bir kaç saniye önce Jin'le birlikte yanımıza gelmişlerdi.
"İnsanlar yeni bir kraliçe sahibi olmayı talep ediyorlar, bunun nedeni Irene'in kraliçe arı tavrına uymaması. Ve bence senin sayende bu cesarete sahip oldular, Jennie" dedi heyecanla. Cidden, heyecanlılar mı? Okulumuzda bir miting var ve sonra heyecanlanıyorlar mı?
"N-ne?" Anlamıyorum, benim yüzümden nasıl cesaret ettiler?
"İlk gün Irene'le kavga ettiğinizi hatırlıyor musun? Tüm öğrenciler şok oldu çünkü Irene'e bunu yapan ilk kişi sendin Jennie. Ve işte buradalar, başkana ofisten çıkması için bağırıyorlar çünkü onlar bunu istiyor."
"Yeni bir kraliçeye sahip olmak istiyorlar ve bu senin sayende Jennie, onları sen motive ettin." dedi Jisoo gülümseyerek. Bakışlarımı gülümseyen Taehyung'a kaldırdım.
Aniden başkanın ofisinin kapısı açıldı. Bağırışlar bir anlığına kesildi. "Neler oluyor?!" Başkan bağırdı ve yanında da İrene vardı.
"YENİ BİR KRALIÇEYE İHTİYACIMIZ VAR! YENİ BİR KRALIÇEYE İHTİYACIMIZ VAR!" kalabalık yeniden bağırdı.
"Ne?" Başkan mırıldandı. Öğrenciler hâlâ pankartlarını tutmaya devam ediyorlardı.
"Yeni bir kraliçeye ihtiyacımız var Bay Bae. Irene bir kraliçenin tavrına uymuyor. Irene'in yıllardır kraliçe olduğunu biliyoruz ama kalabalık artık onu istemiyor. Bayan Kim Jennie bize konuşma cesareti verdi." dedi öğrenci bana bakarak.
Zaten herkes gülümseyerek bana bakıyordu, Irene'in sinirli bir yüzü vardı ve bana gerçekten kızgın olduğunu hissedebiliyordum. Babası ise sadece ciddi bir yüz ifadesine bürünmüştü.
"Tamam, bir kraliçenin tüm öğrencilerin onun emirlerine uyması gereken tüm sorumluluklara sahip olduğunu biliyorum, bu iyi olmasa bile. Ben zaten karar verdim, yeni bir kraliçemiz olacak," dedi başkan, herkes şok oldu ve ardından heyecanla bağırdı. Irene'e baktım ve çok şaşırmış ve sinirlenmiş bir yüzü vardı.
"Cidden baba, benim yerime başka bir kraliçe mi geçecek?" dedi Irene. "Irene, bugünlerde çoğunluk her zaman kazanıyor. Ve sonuçta sen hâlâ benim kızımsın, yani hâlâ bir gücün var, ama yine de benim seçeceğim yeni kraliçeyle arkadaş olmalısın" dedi başkan sakince.
Bakışlarını hepimize dikti , "Bir kraliçe seçmek kolay bir karar değil, bu yüzden Cuma günü bir balo planlıyorum, buna 'Parvenus'un Balosu' adını vereceğiz. O gün dersler kapatılacak ve ben seçeceğim. yeni kraliçeyi" Kalabalık heyecanla bağırdı.
"Jennie, bu senin parlama zamanın!"
"O gün Irene'den daha güzel bir elbisen olmalı Jennie."
"Jennie, eminim ki bir sonraki kraliçe sen olacaksın."
Söylediklerine güldüm. Aniden Başkan son kez konuşmaya başladı.
"Henüz işim bitmedi. Bir de bir kral seçeceğim. Bu cuma kırmızı elbiseler ve kırmızı takım elbiseler giyin." dedi ve herkesin ağzı açık kaldı.
Yeni kraliçe olacaksam en yakın arkadaşım, Taehyung'un kralım olmasını istiyordum.
