Onlar en iyi arkadaşlar. Ama bu şekilde mi bitecek?
Jennie normal hayatından, ünlü bir üniversitede okumasından, sevdiği her şeye sahip olmasından ve en yakın arkadaşı Taehyung'un yanında olmasından memnundur. Mükemmel hayatından gerçekten çok mutlu...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Jisoo ve Jin.
"O bunu hak etmedi."
Gözyaşlarımın akmasına engel olamıyordum. Bütün bunların onun başına gelmesinin sebebinin ben olduğumu hissediyordum.
Ben lezzetli ve pahalı yiyeceklerin, farklı ülkelerde tatillerin, üniversitemde sonradan görme olmanın, babamın parasını harcamanın tadını çıkarırken, Taehyung'un orada olduğunu, babamın ona sahip olmasına izin vermediği için tek başına acı çektiğini fark etmemiştim.
Şu anda yaşadıklarımın hepsi Taehyung sayesinde olmalı. Lüksü deneyimlemesi gereken kişi o. Babam, babasının şirketini sabote etmeseydi zengin olmayacaktık çünkü onlar bizim en büyük rakibimizdi.
Hissettiğim tek şey öfke ve suçluluk duygusu. Suçluyum çünkü Taehyung şu anda yaşadıklarının hiçbirini hak etmiyor.
Kapının açıldığını duydum. Bakışlarımı kaldırdığımda babamı gördüm. Kapının arkasında durmamın şokuyla ağzı yarı açıktı.
"Ne zamandan beridir burdasın, Jennie?"
"En yakın arkadaşımın, ölen babasının şirketini sabote ettiğinizi duyacak kadar" dedim bir gözyaşının daha akmasını engellemeye çalışırken.
"J-jennie, izin ver açıklayayım..."
"Bunu neden yaptın baba? Üstelik tam olarak en yakın arkadaşıma, neden?!"
Bağırdım ve koridorda yürüyen herkesin bakışları bana ok misali battı. Babam bileğimden tutup beni ve kendisini odanın içerisine yönlendirdi.
"Jennie, sana sadece daha iyi bir hayat vermek istediğim için" dedi. Babamın Taehyung için değil de benim için suçlu olduğunu hissedebiliyordum.
"Dünyanın en büyük evinde suçluluk duygusuyla yaşamaktansa küçük bir evde yaşamayı tercih ederim" dedim.
"Taehyung benim en iyi arkadaşım baba ve onun bunu hak etmediğini biliyorsun." Diye devam ettim.
"Bana şirketlerini sabote ettiğin gün ne olduğunu anlat baba, seni affedip affedemeyeceğimden emin değilim ama söz veriyorum dinleyeceğim."
...
Jin'in Bakış Açısından
"Yemin ederim Taehyung, eğer gerçekten okulun kraliçesi olmayı kabul ettiyse ona gerçekten kızacağım!" Odanın içinde dolaşırken bağırdım.
"Sorun değil Jin, sonuçta bu onun kararı" dedi sakince ama üzgün olduğunu biliyordum. Jennie'ye gizliden gizliye aşık olduğunu da biliyorum, geçen sefer onu teselli ettim ve herşeyi açıkladı.
"Sadece sakin ol." dedi Jisoo ve oturmam için bana yardımcı oldu. Benim odamdaydık üçümüz. Bir süre önce Taehyung'un evine gitmemiz gerektiğini söyledim ama o burada olmamız konusunda ısrar etti.
Taehyung'un evine hiç gitmedim ya da Jennie dışında hiçbirimiz gitmedik. Nasıl göründüğünü bilmiyordum ama Taehyung'un neden onun evine gitmemizi istemediğini merak ediyordum. Neden?
"Ama Taehyung, ya Jennie bunu kabul etmeye karar verirse?" Jisoo sordu. Yüzüne baktığımda endişesini gördüm. O güzel dudaklarını ısırıp üzgünce elleriyle oynuyordu.
"Ona ısrar etmeyeceğim, dediğim gibi bu onun kararı. Kai'nin erkek arkadaşı olmasını isteyip istemediğine ben değil, Jennie karar verir."
✩
Bölüm sonu.
Bu bölüm çok kısa oldu ama sorun edeceğinizi sanmıyorum çünkü bugün her saat içinde bir bölüm atacağım.
