Onlar en iyi arkadaşlar. Ama bu şekilde mi bitecek?
Jennie normal hayatından, ünlü bir üniversitede okumasından, sevdiği her şeye sahip olmasından ve en yakın arkadaşı Taehyung'un yanında olmasından memnundur. Mükemmel hayatından gerçekten çok mutlu...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Miyeon.
Bölüm şarkıları
Billie Eilish- Watch
Olivia Rodrigo- good 4 u
"Kai ve Taehyung."
Jennie'nin bakış açısından
Göz yaşlarım akmadan duramıyordu.
Öncelikle babam ailesinin geleceğini düşünmeden birçok insanı öldürmüştü. Taehyung'un ağlarken babasının tabutuna sarıldığını hayal edemiyordum. Ve sırf konuşmalarını duyduğu için asistanını öldürmek tam bir rezalet.
İkincisi, bunu okulumuzun başkanı Bae Joo Hyung ile yaptı. Başkan Bae'nin de bu 'kötü planı' düşünecek kadar kötü olduğunu bilmiyordum. Okulumuz için en iyisini istediğini ve Irene'i aptal kurallarından alıkoyamayacağını düşündüm.
Ama yanılıyorum! "Ağaç ne olursa olsun, meyve de öyledir." Dolayısıyla Irene'in bu tavrını babasından aldığına şüphe yok. Ve babamın Başkan'ın planına gerçekten katıldığına inanamıyorum. Neden gerçekten çok iyi arkadaşlar olduklarına ve Irene ile benim de 'arkadaş' olarak anılmamızı istediklerine şaşmamalı.
Üçüncüsü, Kim Im-Eon kimdir? Başka bir 'Kim' ve bu çok yaygın bir soyadı, dolayısıyla onu tanıyor olmam çok küçük bir ihtimal. Ya da belki sadece yanılsamalar yaşıyorum. Onu gerçekten tanımıyorum.
"Jennie..." babamın cılız sesi sanki bir üzüntü ve suçluk duygusu taşıyordu. O bana sarıldı, ben de karşılık verdim. Eğer bunu yapmasaydım çok cahilce olurdu, o hala benim babam.
"Bana olmasını istediğin her şeyi söyle, hemen yaparım ama bunun tüm günahlarımı örteceğim anlamına gelmediğini biliyorum" dedi.
"Baba lütfen bana bir iyilik yap."
...
Kim Seokjin'in Bakış Açısından
Şu anda kızgın olsam da sakince Taehyung'a "Hey Taehyung, Jennie ile konuşmak istiyor musun? Bu ciddi bir durum." dedim. Konuşmak için yine benim evimdeydik.
Hiçbir yere bakmadan, "bunu da Jennie isteyecek, bu konuda hiçbir şey yapmayacağım" dedi. Ona ne oluyordu?
"Senin sorunun ne biliyor musun Taehyung?! Çok naziksin! Neden böylesin? İnsanlar zaten senin nezaketinden yararlanıyor ve işte buradasın! Hiçbir şey olmuyormuş gibi orada oturuyorsun! Taehyung, seni tanıyorum bir sürü problemin var, belki birazını bana anlatabilirsin" neredeyse ona yalvarıyordum.
"Jennie'nin Kai'den hoşlanıyor. Bu yüzden kraliçe olmayı kabul edecek."
Ah evet. En yakın arkadaşı Jennie'den hoşlandığını öğrenmeyeli uzun zaman olmuştu. ve şimdi bu hislerin karşılıklı olmadığını hissediyorum.
Aniden kapının açıldığını duydum.
Jennie mi?
"Merhaba?" Utangaç bir ses tonuyla gözlerini odada gezdirdi.
"B-burada ne yapıyorsun? Birkaç dakika önce burada mıydın" dedim tedirginlikle. Taehyung ve benim konuşmamızı duymuş olma ihtimali vardı.
"Hayır, sadece uğradım." dedi utangaç bir gülümsemeyle.
"N-neden buradasın?" Taehyung memnun bir ses tonuyla konuştu. Görünüşe göre şu anda sorunlarının nedeni olan Jennie'yi gördüğü için mutluydu.
Jennie'nin onun üzerindeki dezavantajlarını göremeyecek kadar kör.
"B-ben sadece seni görmek istedi-"
"Biliyor musun Jennie? Doğrudan asıl konuya geçelim. Buraya sadece Taehyung'u görmeye gelmediğini biliyorum" dedim alaycı bir şekilde. Jennie'nin gülümsemesi soldu. "Jin! Ne söylediğine dikkat et-"
"Hayır! Jennie'nin burada olmasının bir nedeni olduğunu biliyorum." Taehyung'un söyleyeceklerini kestim.
"Şimdi burada ne yapıyorsun?" Devam ettim.
"Başkanın kararı olsa bile Kai'nin seçilmiş kral olduğu için üzgün olduğumu söylemek istiyorum."
"Gerçekten üzgün müsün Jennie? Mutlu görünüyorsun. Sanırım sen de Kai'den hoşlanıyorsun o halde neden kraliçe olmayı kabul etmiyorsun?" Jennie'nin tepkisi yarı kızgın, yarı şaşkındı.
"Jin! Neden umursuyorsun?! Taehyung'la konuşuyorum ben!"
"Biliyorum Taehyung kendi tuzağına düşecek Jennie. Ve bunu yapmana izin vermeyeceğim" dedim. Jennie'nin gözleri dolarken son kez Taehyung'a bakıp odadan ayrıldı.
"Jin! Ne yaptın?" Taehyung endişeliydi. Ona aldırış etmedim ve Jennie'nin peşinden gitmek için evden koşarak dışarı çıktım.
"Jennie! Taehyung'u gerçekten bırakacak mısın?" Üzülerek söyledim. Arkasını döndü ve ağladığını gördüm.
"Gerçekten bunun benim için kolay olduğunu mu sanıyorsun?!" Bağırdı. Onun acısını içimde hissedebiliyorum ve çok acıdım.
"Jennie, sadece kraliçe olmayı kabul etmemen gerektiğini söylüyorum çünkü bizimle, özellikle de Taehyung'la zamanın olmayacak. O senin en iyi arkadaşın değil mi? Şimdi seç. Biz: Taehyung, Jisoo ve ben ya da aptal kraliçe sözleşmen Kai'nin kız arkadaşı olmak mı?" Ona sordum.
Cevap vermedi ve ağlamaya devam etti. Sanırım cevabını zaten biliyorum.
"Senin seçtiğin şey Kai, gerçek arkadaşlarını kaybedersin Jennie. Ve bunu söylediğim için üzgünüm."
...
Jennie'nin bakış açısından
Jin çoktan gitmişti ve ben hala ağlıyordum. Bu dünyada sorulacak pek çok soru var ama bana sorduğu soru bu muydu? Bu hayatımın en zor sorusuydu bu yüzden cevap vermedim. Ama sanırım kararımı anladı.
Kai'yi Taehyung'a tercih ettiğimden değil ama kraliçe olmak Irene'in saçma kurallarını değiştirmek için büyük bir fırsattı. Sadece bunun bir sonucu var ve o da Kai olan kralla bir ilişki kurmak.
"NE OLUYOR?!" Birinin bağırdığını duydum. Dur, benimle mi konuşuyor? Ve tanıdık geliyor.
"N-ne?" Ona sordum.
"Ayakkabıma bastın!" Diye bağırdı.
Kaşlarımı çattım. O küçük şey için mi şikayet ediyordu? Ve onu zaten tanıyordum. O, okulumuzun en zengin kızlarından biri olan Cho Miyeon.
Miyeon gerçekten çok hoş görünüyordu. Ama Irene gibi o da şımarık bir velet.
"Bir dakika sen Kim Jennie misin?!"
"Evet. Neden?"
"Seni kaltak!" diye bağırdı ve yüzüme tokat attı.
Ne oluyor? Onun sorunu ne?!
✩
Miyeon'u da kurguya ekledim hadi bismillahh
Y: Bu arada gerçekten minnettarım çünkü bazılarınızın çalışmalarımı beğendiğini fark ettim. Ve bu o kadar iç açıcı ki! Lütfen bu çalışmayı desteklemeye devam edin.💜
