𝐅𝐀𝐑𝐄𝐋𝐄𝐑 (+18)

11

Daha fazla buna katlanamazdım, kolları gözlerime bakarken hafifçe açılınca bir anda iterek eve doğru koşmaya başladım.
Demir kapıyı titreyen ellerimle itip içeri girerken, kafamı zoraki çevirip ona baktım.
Öylece kaldırımda durmuş hala bu tarafa bakıyordu, elinin birini göbek hizasına kadar kaldırarak el salladı.

İçeriye tamamen girip, dönen başımla merdivenlerden zar zor ve dikkatlice indim.
Anahtarı kapıya takarken kapı bir anda kendiliğinden açıldı.

"Abla sabahtan beri arıyorum nerdesin sen!"

Sakinleşmek için gözlerimi bir anlığına yumup, adilin açtığı boşluktan içeriye girdim.
Çantamı ve ceketimi ayakkabılığa bırakarak mutfak sandalyesine kendimi bıraktım.

"Gülüm.. iyimisin sen?"

Hiç iyi değildim çünkü hiçbir zaman böyle hissetmemiştim, kalbim öylesine atıyordu ki büyük bi baskıda gibi hissediyordum.

"İyiyim, şarjım bitmiş olmalı işteydim"

Kafasını anlayışla sallarken sakin bakışlarla dizlerimin önüne çöküp ellerimi tuttu.

"Başka bir sorun yok değil mi?"

Uzun siyah saçlarını nazikçe sevmeye başladım, gözleri sadece fotoğraflardan gördüğüm babama benziyordu onun bıraktığı boşluğu ise karşımdaki masum çocuk tamamlıyordu.

"Senin gibi bi kardeşim varken, imkansız sanki.."

Dudaklarınla büyüyen gülümsemeyle başını dizlerime yasladı.

"Bir kız var sorunsuz ilişkimiz ama sürekli problem çıkarıyor"

Kaşlarım çatılmıştı, onun hala bir ilişkisinin olması bana garip geliyordu ama on yedi yaşında bir çocuğa göre ilişki dedikleri şey arkadaşlık gibi olmalıydı.

"Neden, problem ne?"

Ofladı, geriye çekilip telefonunu açarak bir kaç mesaj gösterdi ama hiçbirşey anlamamıştım.

"Sürekli trip atıyor ilgi istiyor"

Gülümsedim, hangi kadın ilgiyi sevmezdi ki? yediden yetmişe böyleydi bu gördüğüm çoğu ilişkideki sorunlardan biriydi.

"Belki çevresinde onu sevmemiş, saçını okşamamış, küçük büyük fark etmez sorunlarını dinlememiş, içini açamadığı, güvenemediği, yani onu sevmeyen insanlar olabilir."

Çenesini tutarak burnunun ucuna küçük bi öpücük bıraktım.

"Sende gördüğü ilgiyi sevdiği için, ona iyi geldiği için hafifçe eksiltsen kendini üzer bunu anlamaya çalış olurmu? sakın onu suçlama üstüne gitme, kendini savunma bir ilişkide iki tarafta kendini savunmayı bıraktığı zaman gerçek anlamda konuşur"

Gözlerine bakınca doğrudan beni dinlediğini anlıyordum.

"Onunla onun anlayacağı dilden, güzel bir dille konuş ve sakın ne olursa olsun kimseyi üzme ablacım ah alma tamam mı?"

Kafasını aşağı yukarı hafifçe sallarken, sımsıkı sarıldım sanki sarılmak insana güç veriyordu.

"Senden güzel ilişki koçu olur aslanım benim"