32.Bölüm:
Devin duş aldıktan sonra üstünü değiştirip yatağına geçmişti. Farklı odalarda kalıyorlardı Hamza'yla. Tam uyumak üzereyken odaya Hamza'da geldi. Kapıyı tıklatmış ama cevap beklemeden girmişti. Madem girecekti neden vuruyordu?
"Uyuyor musun?"
"Hayır."
Devin yatağında doğrulduğunda, Hamza da yatağa oturmuş elindeki kutuyu Devin'e uzatmıştı.
"Telefon ihtiyaç oluyor. Artık kullanman lazım."
"Böyle iyiydim ben."
"Ben ulaşamıyorum sana. Sen yine telefona bakma, ben aradığımda ulaşayım sana yeter. "
"Peki tamam." Telefonu alıp komidinin üstüne koymuş, ilgisini çekmemişti.
"Böyle olma Devin. Biz seninle ne anlaştık? Güçlü olacaksın ve onlardan bunun intikamını alıcaz demedik mi?"
Devin başını sallayarak onayladı. Ama dolan gözlerine engel olamıyordu. "Ben hangi birine üzüleyim Hamza? Hangi birisini unutayım. Bir şeyi takmasam diğeri geliyor aklıma."
"Say bana çözelim hepsini."
"Öz annemin kim olduğunu bilmiyorum mesela, nerde ne yapıyor beni neden bırakıp gitti bilmiyorum."
"Onu bana bırak. Ben onu bulucam sana söz veriyorum. Diğerine geç."
İkiside karşılıklı gülümsediler. Devin kısa sürede Hamza'ya güvenmiş ona baya ısınmıştı. Ama bir erkeğe bir kez daha güvenmek zor geliyordu. Hamza gerçek anlamda bir kocalık iması yapmamıştı hiç. Devin'le daha çok arkadaş gibilerdi. Bu yüzden geçmişte olan şeyi bildiği için Hamza'nın kendisine dokunmak istemediğini düşünüyordu.
"Geçmişte yaşananlar var. Unutamıyorum."
"Dediğin gibi geçmiş. Olan biten şeyler. Ben araba sürerken gözüm geçtiğim yollarda olsa, sürekli aynalara baksam, doğru şekilde ilerleyebilir miyim? Yolumu bulabilir miyim? Seninkide öyle. Sadece önüne bak. ALLAH büyüktür. Yolu da gösterir, nasibini de verir."
Doğruydu. Hamza hukuk okuması için elinden geleni yapacaktı. Ama sadece okumak yetmezdi ki. Bir ailesi yuvası olsun istiyordu. Hamza'yla olacağına ihtimal vermediği için hiç hayal bile kurmak istemedi. Sonuçta babası katildi, hemde evli olduğu adamın babasının katiliydi...
Bugün gittikleri düğünde de kendi düğünü olmadığı için üzülmüş, bir ailesi olur muydu onu düşünüyordu.
"Haklısın."
"Sonuçların açıklanmasına da az kaldı. Nereyi istersen söz veriyorum gideceksin."
"Puanıma güvenmiyorum ben. Nerdeyse hiç çalışamadım biliyorsun."
"Özele gidersin. Sana ayrı evde tutarız. İstediğin okulda olur. Araba da alırım sana."
Devin bu cümleleri babasından duyması gerekirken, başka bir adamdan, heleki babasının öldürdüğü adamın ağzından duymasını kabul edemiyordu. Kocaman bir aile boşluğu vardı. Hayat bunu nasıl öderdi bilmiyordu ama Hamza'nın şu desteği bile onun için büyük bir şanstı.
"Biliyor musun, babam bana hiç böyle olmadı."
Hamza yeni bir duygusallığa izin vermeyerek yerinden kalkıp Devin'in alnından öptü.
"Ben sana babalık yaparım." Örtüyü tutup kaldırdı. "Yat bakalım güzelce." Devin gülümseyerek denileni yaptı. Hamza üstünü örttükten sonra, karşısında bir bebek görüyor gibi oldu. "Aferin benim kızıma."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MEHİN | ᏖÖᏒᏋ
Lãng mạnKaran Ağa bir kan davası yüzünden, sevebileceğine emin olduğu kızı alamazken, evlendiği kızı hiçe saymış sonunda pişman olmaya mahkum kalmıştı ... Ne diye başkasına aşık bir adama gelin olmaya razı kalırdım ki? "Size and olsun o zaman, ben bu kadına...
