12. Bölüm

51.1K 1.8K 221
                                    

Sürprizzzzz 👻


Ceylan hocanın sınavı tamda tahmin ettiğim gibi kazık bir sınavdı, resmen dersten kalalım diye yapılmış bir sınav. Üniversitede kendini öğrencilerle yatıştıran, gıcık kaptığı kimseyi geçirmeyen bir kadındı zaten.

Bir saat sonra kağıtlar toplanmıştı ve ben yüksek bir puanla olmasa bile geçeceğimi düşünüyordum. Sınav bittikten sonra Uyuz Herifi aramıştım, bekle geliyorum diyip yüzüme kapatmıştı, boşuna Uyuz demiyorm.

Üniversite'nin çıkışında beklerken yanıma Melisa ve Berk geldi,

"Ne kazıktı sınav ya kesin kaldım." dedi Melisa ağlamaklı bir sesle.

"Abartma kızım o kadarda zor değildi." bunu diyen Berk'e ikimizde aynı anda göz devrik. Berk'te benim gibi burslu okuyordu ve ciddi anlamda çalışkan bir çocuktu ama şu an bariz sallıyordu çünkü sınav cidden fena kazıktı ve ben onun geçtiğine emindim ama dediği kadar kolay geçmemiştir.

"Sallama Berk ya, bir ara sana baktığımda kara kara sorulara bakıyordun." dedim.

"Kızım ben orada soruyu beynimden çözüyordum." kafamı kesin öyledir der gibi salladım.

Melisa bana bakıp, "Sana bir şey sormam lazım." dedi.

Yüz ifadesine bakınca az çok neyi soracağını anlamıştım. "Sor."

"Arslan Kıraç'la gerçekten sevgilimsiniz?"

Derin bir nefes alıp "Evet." dedim.

Onlara evlendiğimizi söylememiştim ne olur ne olmaz diye,

Berk birden Melisa'ya dönüp, "500 kağıtımı isterim, ben kazandım." dedi.

"Neyi kazandın?" diye sordum.

"Bu haberlerin ilk çıktığı zamanlar ben olabilir niye olmasın derken Melisa kesin bir yanlış anlaşılma diye tutturunca bizde iddiaya girdik, o kazanırsa ben onun sene sonu ödevini yapacaktım ben kazanırsada o bana 500 tl verecekti ve ben kazandım."

"Duru, doğruyu mu söylüyorsun?" Melisa'nın şok olmuş bir şekilde sorduğu soruya sinirlenmiştim.

"Neden yalan söyleyeyim?"

"Yani ne bilim ilgi çekmek için falan, yanlış anlama ama Arslan Kıraç'tan bahsediyoruz seninle ne işi olur?"

"Melisa ileri gidiyorsun, gitme." diye benden önce uyardı Berk.

"Yalan mı? Cidden koskoca Arslan Kıraç'ın ne işi olur bizim Duru'yla Allah aşkına biraz gerçekçi olalım."

Melisa'yla hiç bir zaman yakın olmamıştık, sadece arada sohbetimiz olurdu o kadar, şimdi ise benimle böyle konuşma cesaretini nereden bulmuştu, tam ağzının payını verecekken önümüzde duran arabaya kaydı gözüm.

Arabanın içinden Arslan tüm ihtişamıyla inip yanıma geldi, hemen kollarımı boynuna dolayıp, "Hoşgeldin sevgilim." dedim. Bu yaptığıma en az benim kadar onunda şaşırdığını kasılan bedeninde anlamıştım.

Ondan ayrıldım, Berk elini uzatıp, "Merhaba ben Berk. Duru'nun arkadaşıyım." dedi. Arslan elini belime atıp, "Arslan Kıraç, Duru'nun eşiyim." dedi. Nee eşiyim mi dedi?

NEFES (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin