"Sevdalılar dan biri ölürse destan olur, yaşarsa yalan olur.."
🦂
Oy;80
Yorum;30
____
*Yazar anlatımıylaHer derdin dermanı yoktu,her yara bazen kabuk tutmazdı. Onların yarası büyüktü kapanır mıydı orasını zaman gösterecekti. Konakta doğunun dört bir yanından gelen ağaları, hanım ağaları vardı. Hepsi geçmiş olsuna gelmişti. İclal ise kızı için burdaydı. Kanayan yarası belki dikiş tutmazdı ama o kendi yarasına değil kızının yarasına derman olmaya çalışıyordu. Onun bir babası yoktu öleli çok olmuştu, kızına bu duyguyu yaşatmak istemiyordu.
Gözleri bir an içerde oturan ağalara ilişti,ona bakıyorlardı. Neden? O ne yapmıştı ki? Burdaki insanlara hiç bir zaman anlam veremiyordu. Derin bir nefes alıp mutfağa ilerledi Helin'in yanına." Selam." Diyerek içeri girdi bir sandalye çekip oturdu."aleykümselam hoşgeldin yenge." Diyen Helini bile umursamadı.
Onun yengesi değildi artık,bu konakta bir yabancıdan farkı yoktu. Bir zaman Aram Zemheroğlu'nun biricik karısı olan İclal Zemheroğlu ne ara babasının nefret ettiği kızı İclal Derman olmuştu?
Bilmiyordu.
"Neden yaptı? Ha neden inanmadı bana Helin?"
Sorduğu soruyu anlamamıştı Helin, öylece baktı. O bilmiyordu ama karşısındaki kadının içinde bir fırtına kopuyordu."Bazen." Diyerek konuşmaya başladı Helin." Bazen insanlar affedilmesi imkansız şeyler yaparlar. Ben seni anlayamam, hiç kimse hiçbir şeyi yaşamadan anlamaz. Ama sen güçlü bir kadınsın ve ben her daim arkandayım yenge,seni yıkmalarına izin verme."
O güçlü falan değildi, korkuyordu sevdiği insanları kaybetmekten. Sevdiğini kaybeden biriydi diğerini de kaybetmek istemiyordu.
"Gittiğin gün, abim inanmadı gittiğine tam üç yıl her gün seni bekledi."
Neden üç yıl? Gideli beş yıl olmuştu, sevgisi o kadar mıydı?
"Ama sonra bir şey oldu o her gece karısı gelir diye bekleyen adam bir anda herşeyi unutu." Dedi Helin anlamamış tı oda. Merak etsede hiç sormamıştı."içerdekiler gitti galiba." Dedi İclal kimseden ses gelmiyordu onun da gitme zamanı gelmişti.
Yavaşça ayaklanıp üstünü düzelti ardından heline döndü."gitmem lazım artık." Dedi Helin ise başını olumlu anlamda sağlamakla yetindi. Gitme kal dese kalmazdı biliyordu. Kızını bıraktığı gibi bulmayı ümit ediyordu ama ne yazık ki o uyumuştu ve uykusu derin olurdu, babası gibi."Leya." Diye mırıldandı ama ses yoktu.
Hemen arkasından bir ses daha geldi." Uyandırma kızım uyusun yorgun olmalı." Diyordu Rojin Xanım." Bu akşam burda kal." Diyordu kalmayacağını bile bile. "yapamam kusura bakmayın." Diyerek cevapladı. Şunu anlıyordu onları ne kadar görürse canı o kadar yanıyordu.
"Leyayı uzun zamandır görmüyoruz hem biraz burda kalsa." Haklıydı aslında uzun zaman olmuştu mecbur burda olmayı kabul etti." Peki ama erken uyanırsa giderim." Dediğinde güldü ardından başını olumlu anlamda saladı Rojin Xanım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mardin Gelini (Tamamlandı)
Cerita Pendek"kitaptaki yazım hataları düzenlenecektir." ! Kitap bana aittir.! İ𝑐𝑙𝑎𝑙&𝐴𝑟𝑎𝑚 𝑍𝑒𝑚ℎ𝑒𝑟𝑜ğ𝑙𝑢 🥀28.08.2023🥀 Kuma yoktur.. Tesadüf denilen şeye hayatım boyunca inanmamıştım,ama galiba artık inanıyordum. Bazen insanın bazı şeyleri zorlaması...