Hedef

23.Bölüm: "Yeni Hayatımız"

23.Bölüm: "Yeni Hayatımız"

"Bazı gerçekler hayallerden daha güzeldir."

Bölüm müziği "Mustafa Ceceli - Sevgilim"

Huzurlu bir uykunun ardından sabah olmuş, güneş tam tepede parlıyordu. Huzurlu olmamın nedeni ise sevdiğim adamın kollarında olmamdı.

Gözlerimi açtığımda iki çift siyah göz bana bakıyordu. O gözlerde sevgini, hayranlığı aşkı görüyordum. "Günaydın sevgilim," dedi sessizce. "Günaydın, sen beni mi izliyorsun?"

"Güzelliğin karşısında gözlerimi ayıramadım." Güldüğümde dudağıma küçük bir buse kondurdu. "İyi uyuya bildin mi?"

"Evet, çok güzel uyudum. Çünkü yanımda beni huzurlu eden birisi vardı."  Aşk dolu gözlerle gözlerime baktı. "Gözlerin hep böyle baksan ben aşkından bayılacağım."

Güldüğünde doğrulup sırtımı yatağa yasladım. Üzerimde saten, siyah askılı gecelik vardı. Geceden kalma...

"Ağrın falan var mı?" Sırtını yatağa yaslayıp bana döndü. "Biraz var, ama iyiyim merak etme," dedim gülümseyerek.

Dün gece ikimizin de Milad gecesiydi. Hayatımızı sıfırlayıp birbirimize karışmış ve hayatımıza yeniden başlamıştık. Artık yeni hayata birlikte adım atıyorduk.

"Şimdi ne yapıyoruz biliyor musun? Sen çok güzel giyiniyorsun, süsleniyorsun," duraksadı. Yüzüme düşen saç telimi arkaya atarak "gerçi gerek yok da neyse... Sonra seni çok güzel bir yere götürüyorum. Tamam mı?"

"Nereye gidiyoruz?" dedim meraklı gözlerle gözlerine bakarken. "Sürpriz" dedi kaşlarını havaya kaldırarak. "Dün geceki gibi bir sürpriz mi?" dedim imayla.

"Sen şu yaramaza bak." Parmaklarıyla beni gıdıklayarak üzerime çıktı.
"Doymadın mı?" Yaramaz çocuklar gibi gülerken aniden dudaklarıma yapıştı. "Tamam, tekrar yapalım o zaman."

***

Emir banyoda duş alırken ben hazırlanıyordum. Ondan önce davranmış çoktan duş almıştım. Benden beyaz elbise giyinmemi istemişti nedense. İki ay önce aldığım beyaz bir mini elbisem vardı. Onu giyinmeye karar vermiştim. Saçlarımı kurutup şekillendirdikten sonra Emir belinde havluyla banyodan çıkıyordu.

Beni gördüğü anda ağzı şaşkınlıkla açıldı. "Ada hanım, güzel olun dedik de bu kadar fazla güzel olun demedik."

Parfümü sıkıp yanına gittim. "Ben her zaman güzelim Emir bey." Cilve yaparak vücudumu vücuduna yasladım. Ona cilve yapmak hoşuma gidiyordu.

Gözleriyle vücudumu süzerek "Allah Allah. Fazla yaklaşarak beni delirtme," dediğinde gözlerim kocaman açıldı. "Tamam. Ne yaparsan yap." Ondan uzaklaşıp kapıya doğru ilerledim.

"Ben aşağı iniyorum, sen de hazırlan gel."

***

Arabayla ormanlık bir alana gelmiştik. Ormanın içi kuşların melodileriyle çevrilmişti. Yemyeşil ağaçlar, gölün yüzüne yansıyan güneş ışınları ve hafif bir esinti. Göl kenarında ahşap bir platform kurulmuştu. Bu platform beyaz güller ve çiçeklerle süslenmişti. Şaşkınlıkla gözlerimi açıp bu güzel manzarada ne yapacağımızı düşünürken aniden araba durdu. Bakışlarım Emir'e kaydı.

"Emir, biz burada ne yapacağız?" Aşk dolu gözlerle gözlerimin içine doğru baktı. "Hadi in." Tahmin etmek zor değildi aslında ama mantıklı da değildi.

Arabadan indiğimizde platforma doğru ilerlemeye başladık. Ortalıkta hiç kimse yoktu.

Aniden Emir silahını çıkarıp bana uzattı.