33.Bölüm: "Karanlık Geçmişin Parçaları"

33 3 1
                                    

Herkese merhabalar. Bu bölümü olabildiğince detaylı şekilde yazacağım. Çünkü diğer bölümde bayağı bir olay yaşadık. Her şey üst üste geldi. Ada'nın hamile olması, Alper'in katil olması, Altay'ın Ada'nın abisi olması... Nefes nefese okuduğumuz bir bölüm oldu. Bakalım bizi bu bölümde neler bekliyor?

Bu arada şaka maka biz biz Hedef'i bitiriyoruz. Son 7 bölümden sonra Ada ve Emir'e veda ediyoruz. Aman tanrım.

33.Bölüm: "Karanlık geçmişin kaybolmuş parçaları"

"Sen ben ve ailemiz."

❤️

1 hafta sonra

İnsan sevdiği herkesi bir anda kaybedince kendini korkunç bir kabusun içinde hisseder. Sanki tüm bunlar geçekten yaşanmamış gibi gerçeklikten kaçar. Çünkü beyni bu gerçeği kabuk edecek gücü yoktur. Ve sadece kaçmak ister. Ama bilmez ki gerçeklik de onun peşini asla bırakmaz.

Mayıs ayının ılık bir gecesiydi. Bahçede, çiçeklerin kokusu ve hafif bir rüzgarın hışırtısı arasında, oturmuş sessizce düşüncelerime dalmıştım. Gökyüzü, yıldızlarla dolu ve ay, bahçeyi gümüş bir ışıkla aydınlatıyordu. Çimenlerin üzerinde parlayan çiy damlaları, sanki küçük mücevherler gibi parlarken, uzaktan cır cır böceklerinin huzuru verici sesleri kulaklarıma doluyordu. Üzerimde beyaz omzu düşük bir bluz, beyaz bol paça kumaş pantolon, ve spor ayakkabılarımla bahçede oturuyordum.

Uzaklara dalıp gitmiştim. Bu zamana kadar ne kadar çok yol gitmişim meğerse. Ne kadar çok savaşmışım, ne kadar çok şey kaybetmişim... Sadece bu yedi sekiz ayda başıma gelmeyen kalmamıştı. Her defa güçsüz diyordum kendime. Ama ne kadar güçlü olduğumu şimdi anlıyorum. Bu yol beni çok yaraladı, ama her şeye rağmen dimdik ayağa kalkarak yeniden başladım. Bunun için kendime teşekkür ediyordum. Ruhumu, kalbimi yaraladılar, paramparça edib kenara fırlattılar. Bazen ruhsuz bazen kalpsiz devam ettim. Ama vazgeçmedim...

Elim karnıma gitti. Bu kez onun için savaşacaktım. Daha güzel bir hayat yaşasın diye savaşacağım. Ama önce tüm gerçekleri ortaya çıkarmam gerekiyordu. Hala eksik bir şeyler vardı. Zaten her şey de böyle başlamıştı. Gerçeklerin peşinden giderek.

Gerçek ailem kim? Tüm bunlar neden oldu? Alper neden böyle bir şey yaptı? Neden bana oyun oynanıldı? Hepsini tek tek öğreneceğim. Ve ilk babam denen o adamdan başlayacaktım. Bakalım sır perdesinin arkasından neler çıkacak? Ama bu kez her şey farklı olacaktı. Duygularımı bir kenara bırakarak hareket edecektim. Artık üzülmek yoktu, oturup ağlamak yoktu. Sadece öğrenip her şeyi her kese ıspatlayacaktım.

"Sevgili karım ne yapıyor?" Yanağıma kondurduğu öpücükle irkilerek gerçek dünyaya geri dönmüştüm. "Geldin mi?"
Emir tam karşımdaki koltuğa geçerek sırtını yasladı. Oldukça yorgun görünüyordu. "Evet, çok yorgunum." Elleriyle alnına hafifçe masaj uygularken gözlerini kapattı. "Bir dava aldım. Oldukça karışık. Müvekkilim de aptalın teki."

Acaba ilk kez benim davamı aldığında ne düşünmüştü? Gözlerimi kısarak omzuma atmış olduğum battaniyeni daha çok kendime sardım. "Benim davamı aldığında da böyle mi düşündün?" dedim imayla.

Aniden durup gözlerini açtı. "Şaka mı yapıyorsun? Hayır tabii ki de."

"Hmm" dedim mırıldanarak. "Peki, benim hakkımda ne düşündün?" Dudağının iki tarafı kıvrılarak gözleriyle arsızca beni süzdü. "Çok şey. Söylenmeyecek kadar çok fazla şey."

Ne düşündüğünü tahmin etmek zor değildi. Hele ki o bakıştan sonra.

"Emir," dedim gözlerimi açarak. "İlk günden öyle düşünemezsin değil mi?" Ayağımla ayağına tekme atarak "sapık mısın sen?" diye çemkirerek gözlerine baktım. O ise eğlenerek keyifle beni izliyordu. "Ne?! Düşünemez miyim?"

HedefHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin