Sabah gozlerimi yüzüme vuran güneş isinlariyla actim. Yan tarafıma baktigimda Mert Hakan'in olmadigini gordum.
Yerimde dogrularak etrafa baktım. Sonra gozum saate kaydı. Daha yeni 10 olmustu saat.
Yerimden kalkarak odadan ciktim. Mert Hakanin sesini duydum salonda. Oraya yaklasirken konusmasiyla adimlarim yavasladi.
"Annecim bende seni çok özledim. Bir daha ki doğum gunumu beraber kutlarız üzülme bu kadar... Anne lütfen.. Elis mi?"
Tam iceri girecegim sirada Adımı duymamla durdum. Yaptığım şey yanlisti evet ama adımı duyunca dinleme gereksinimi duymustum.
"Oda seninle tanışmak istiyor Annecim neden istemesin? Düşünme lütfen öyle."
Dediği şeyle heyecanlanmistim. Annesi benle tanışmak istiyordu.
"Tamam canımin içi tamam. Sezon bitsin getirecegim gelinini yanina."
Gözlerim fal taşı gibi acilmisti. Gelin mi? Yanina getirmek mi? Konusmanin sonuna gelirken bende içeri girdim. Bakislari bana donerken gulumsedi.
Tekli koltukta oturuyordu. Yanina giderek biraz kaymasını sagladim. Kalan ufak boşluğa oturdum. Vucudumun yarısı onun ustundeydi fakat bu ikimiz içinde bir sorun teskil etmiyordu.
Ufak öpücüğü ile gulumsedim. Kafami boynuna gomup sarıldım.
"Günaydın güzelim bebegim, nasılsın?"
Sorusuyla guldum.
'Günaydın aşkım ve çok iyiyim.'
Ona sorma gereği duymadım çünkü yüzündeki gulumsemesinden iyi olduğunu anliyordum.
'Kimle konuşuyordun?'
"Annemle, doğum günümde yanımda olamadigi icin uzgundu."
Sonlara doğru onunda sesi üzüntülü gelmisti.
'E kalk gidelim o zaman'
Dediğim şeyle kaşlarini catarak suratima bakti. Onun bu sapsal haline gulup yanagini optum.
"Cidden gidelim mi?"
Cocuksu bir hevesle dedigi şeyle tekrar guldum. Kafami salladim.
'Mutlu olacaksan gidelim.'
Dediğim şeyle beni kendisine çekip yüzümün her yerine öpücük bırakmaya basladi. Yaptığı hareketle guldum.
Beni kucagina alarak odasına doğru gitmeye basladik. Çalışma masasindaki sandalyeye beni oturtup dolabinin önüne gitti.
Beraber kıyafetlerini seçtik. Zaten 3-4 gün kalma kararı almistik. O yuzden abartmayada gerek yoktu.
Altındaki sortu çıkartıp bir esortman giydi. Üstüne ise düz beyaz t-shirt giydi. O bunları yaparken bende onu izliyordum. Biraz sapık gibi hissetmistim ama manitami dikizleyemeyecksem kimi dikizleyecektim ki??
Sonrasinda yatağı topladi. Ben hala aynı yerimde oturuyordum. Yerdeki elbisemi alıp katladi. Bu aklıma dün gecenin gelmesini saglamisti, Yuzumde bir gülümseme olumusti.
"Senin evine gidelim."
Hevesli sesiyle tekrar guldum. Ayağa kalkarak ayna karsisina gectim. Üstümü suzdugumde bana baya bol gelen bir esortman ve saçma bir şekilde tam olmus bir t-shirt vardi.
Mert Arkamdan kollarini belime doladı. Bu hareketiyle kafamı çevirip küçük bir öpücük kondurdum.
Esyalarimi alıp ciktik.
"Acaba biz evleri mi birleştirsek?"
Dediği şeyle bakislarim Ona dondu.
'Niye?'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Odnoliub- Mert Hakan Yandaş
Fanfic-TAMAMLANDI- Rusça bir kelime olan "Odnoliub". Hayatı boyunca tek bir kişiyi sevmiş olan, aşkı bir kere tatmış, kalbini sevdiğine açmış olan kişiye denir. Fan kurgusudur. Yazılan hersey hayal ürünüdür. 14.07.24.♡