Mahalleye düşen Kızıl şeytan.!

86 11 43
                                    

İnce topuklarının çıkardığı ses , kimsenin olmadığı boş sokakta yankı yapıyordu. Bu mahalleye gelmeyeli nerede ise bir asır olmuştu. Zamanında yaşanan o mevzular , mahalleden ve ailesinden uzaklaşmasına sebep oldu. Ama artık eski masum saf ve herkese inanan o küçük kız çocuğu değildi. Kendi ayakları üzerinde durabilen , istediğini istediği anda elde edebilen güçlü kadın dı.

Şimdi ise intikamı için geri döndü.

Önünde durduğu kapıyı çalmadan önce, başını hafif çevirip karşı eve baktı. Bıraktığı gibi duruyordu. Mutlu ve huzurlu. Ama bu huzur onun gelmesi ile son bulacaktı. Kimse Alev Demiral'ı bin parçaya bölüp , huzurla yaşayacağına inanmamalı. Bu zamana kadar sessiz kalmasının asıl nedeni , uzun zamandır hazırladığı intikam planı idi.

Önüne dönüp , kapının zilini çaldı. Saat akşam yedi civarı idi ve mahalleli her zaman ki gibi erkenden evlerine çekilmişti. Bu yüzden Alevi gören olmadı.

İkinci çalışın hemen ardından kapı açıldı. Genç kız karşısında gördüğü kadınla küçük çaplı bir şok yaşadı. Hemen ardından kollarını halasının boynuna sardı. İstanbul da , halası ile yaşamıştı bir yıl boyunca. Halası ile geçirdiği zaman , hayatının en eğlenceli zamanı olmuştu. Halasını çok severdi Hilal. Abisinin aksine.!

"Kim geldi la.?"

Merih sonuna kadar açılan kapının ardında gördüğü kişi ile , elinde ki dolu çay bardağını düşürdü.

"Hasiktir.! Kızıl şeytan.!"

İşte şimdi belanın büyüğü gelmişti. Mahalle artık asla eskisi gibi olamazdı.

::::::;:

Gün ekibi....

Songül: Kız... Fatma. Alev gelmiş diyorlar. Doğru mu.?

Sevgi: Ay cidden mi.? Kız benim niye haberim yok.?

Fatma: Benim bile haberim yoktu bacım. Alev'i bilmiyor musunuz.? Çat kapı gelir.

Nedred: 15 yıl sonra ne diye gelmiş kız.? Gelmezdi o.

Fatma: Ah bir bilsem bacım. Niye geldi.

Songül: Bir bakıyoruz , Ömer de çat kapı gelmiş. Ay ben şok.!

Sevgi: Ömer Almanya da Songül. Ne işi olsun burada.

Türkan: Ne işi olacak..! Alev'in geldiğini duysun koşa koşa gelir. Hemde hiç utanmadan.

Fatma: Aaa bacım. O mevzu kapandı.

Sevgi: Aşk olsun Türkan. Sanki ben bıraktım Alev'i ortada. Bana neden sitem ediyorsun.?

Naime: Kız onu bunu bırakında , söyle bakalım Türkan Hanım. Senin oğlan , Sevgi'nin oğlundan neden dayak yedi.?

Türkan: Sevgi'nin küçük oğlan ile , Filiz'in oğlana sormak lazım.!

Filiz: Türkan abla. Benim oğlan ne yapmış.? Sanki oğlunu Kerem dövdü.

Sevgi: Kız bu bize niye sardı gene.? Genç bunlar , kavga da ederler. Sonra da barışırlar.

Nedred: Oğlunun dayak yemesini hazmedemedi. Ondan tüm bunlar.

Yaban Mersini Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin