Multimedya'da sevdiğim bir şarkı :-) :-)
Nefes'in ağzından-
4 gün...
Dolunay sol bacağının sakat olduğunu anladıktan hemen sonra onun odasından koşarak çıkmış kendi odama gelmiş ve tam 4 gün boyunca dışarıya çıkmamıştım.
Yemek yiyemiyor , yiyince de geri çıkarıyordum.
Sürekli düşünüyordum.
Biz nasıl bu hale geldik?
Ne ara böyle hale geldik?
Neden Dolunay?
Neden ben değil?
Neden o sabah benim yanıma geldi?
Neden? Neden? Neden?Ayağa kalktım ve pencereye yürüdüm. Bugün biraz daha iyiyidim.Hava yağmurluydu.
Camı açıp elimi dışarıya uzattım ve elimin bir süre ıslanmasını izledim.Ve kapı açılır.
Herzamanki gibi..
"Ne yapıyorsun sen Nefes?" Diyen Pars kolumu sertçe camdan çekti camı kapattı ve omuzlarımdan tutup beni sarstı.
"Kendine gel artık.Kaç gündür kendinde değilsin Nefes? Yeter lan yeterr !!!" Onu umursamak istemiyordum.Ve aynende öyle yaptım.
Bana bağırmasını umursamayarak omzumu silkeleyip saçımı kaşıyarak banyoya doğru ilerledim.Ve ardımda şaşkın bir orangutan bıraktığıma eminim.Hi hi hi.
Kapıyı açtım ve içeriye girdim.Kapıyı aralık bıraktım.
Musluğu açıp yüzümü yıkadım ve saçlarımı da ıslattım.
Kafamı kaldırıp aynaya baktığımda omzunu kapının pervazına yaslamış beni izleyen bir orangutan ile karşılaşmayı bekliyordum tabiki.Yüzümü ona döndüm ve ellerimi musluğun mermerine koydum.
Kafamı sallayıp
"Benimle ugraşmasan diyorum." Dedim bıkkınca.Ve böylece uyuyan devi uyandırdım.
Bana doğru sinirle geldi ve
"Seninle uğraşmıyım demek hah? Bana bak kızım sen bir iki laf attım diye kendini bir bok sananlardansın belli ama sakın öyle sanma."
Konuşmak için ağzımı açtığımda elini kaldırarak susturdu ve konuşmaya devam etti.
"Sen benim hiçbirşeyim değilsin.Evet ama benim hiçbirşeyim olman Dolunay'ın herşeyi olmaman anlamına gelmiyor.Ve Dolunay sakat kaldı diye ona tavır yapamazsın.Ben.Buna.Asla.İzin.Vermem. Normalde olsa umrumda olmazdın fakat yat kalk dua et Dolunay var onun hatrı bende çok var bu yüzden seninle ilgilenmek zorundayım..."
Ve sakin bir şekilde yanıma geldi ve ellerini saçıma koyarak
"Şuraya bak 4 gündür yıkanmamışsın bile.Şimdi sana 5 dakika veriyorum.Yıkanman ve yanıma gelmen için eğer soyunup duşa girmessen-"
Sırıtarak devam etti.
"Ben gelip seni soyup ardından yıkamasını bilirim."
Dedi ve ısrar edercesine gözlerimin içine baktı.
Duşa baktım ve onaylar şekilde kafamı salladım.
Ben çıkmasını beklerken o suratıma bakıyordu.
"İyi çıkabilirsin hadi"
Dedim ve kapıyı işaret ettim.
1 dakika 17 saniye sonra kapıyı çekip çıktı ve odadan da çıktığını anladığımda soyundum ve duşun kapısını açtım.
Imm! Burda en sevdiğim duş jelleri ve şampuanlar vardı. Şampuanı elime döküp saçlarıma sürdüm.
Sonra duşu alarak ıslatıp köpürttüm.3 kere şampuanladıktan sonra köpürmüştü ancak.
Çikolatalalı duş jelini de vücuduma sürdükten sonra durulandım ve banyodan çıktım.Eee ben yine o eskileri mi giyecektim?
Banyodan dışarı çıktığımda yatağın üstünde tişört pantolon ve iç çamaşırlarımın olduğunu gördüm.
Beni düşünmeyen Pars...
Hemen üzerime geçirdim. Ve Dolunay'ın odasına gittim.
Yanında kimse yoktu.Uyuyordu.Yanına gidip oturdum.Elimi saçlarına uzattım ve kapı açıldı.Hemşire yemek getirmişti.
Tepsiyi küçük sehpaya koydu ve
"Uyanınca yedirirsiniz değil mi?" dedi büyük bir sevecenlikle. İşte asıl hemşireler böyle olmalıydı bence.
"Evet yediririm." Dedim bende gülümseyerek. Kapıyı çekip çıktı.
Bende Dolunay'ı kaldırmaya çalıştım.
"Dolunay kalkar mısın? "
Dürtüklediğim halde uyannmıyordu. O an aklıma gelen şeytan fikirle kulağına yaklaştım ve bağırarak
"Aşkım,canım,bitanem kalkar mısın artık.." dediğimde zıplayarak kalkmıştı.
Ne olduğunu ilk anlamasada tepsiyi gösterince anladı ve
"Nefes ödümü mü koparmak amacın? " dedi ve oturur pozisyona geldi. Bende tepsiyi elime aldım.
Mercimek çorbası,tavuklu nohutlu pilav ve cacık vardı.
"Ooo yaşadın bak ne güzel yemekler var burda aç bakalım ağzını"dedim ve kaşığı çorbaya daldırıp ağzına götürdüm.
Gülümseyerek ağzını açtığında hemen içirdim.
"Güzel miymiş? " diye sorduğumda
"Sen niye tadına bakmıyorsun?" Demişti.
"Canım istemiyor benim sen ye ben doyarım." Diyip ağzına ekmeği ve çorbayı tıktığımda eliyle elimi tutup
"Tamam bu kadarı kâfi doydum.Şimdi seninle birşey konuşmamız lazım. "
Ne kadar çabuk doymuştu.
Bunu tabiki sesli dile getirmedim çünkü 2. bir Pars vakası yaşamak istemiyordum.Ee nasıl olsa kardeşlerdi.
"Ne oldu Dolunay, ne hakkında konuşucaz?"
Şüpheyle sormuştum. Çünkü ne hakkında konuşacağımızı az çok tahmin edebiliyordum.
"Dün babam ile konuştuk, ve beni yurt dışında ameliyat ettireceğini söyledi..."
Nasıl yani Dolunay artık sakat olmayacak mıydı?
"Eee sen ne diyorsun babanın bu fikrine?" Diye sordum.Cevabını tabikide biliyordum.Gidecekti.Sorması benim vereceğim tepkiyi görmek içindi.
Kurtulacaktı işte bana niye soruyordu ki?
Kafasını yere eğdi ve çekinerek kalbimi yerle bir edecek şu kelimeleri söyledi.
"Aslında babama ben söyledim, yani beni böyle bu halimle sevmeyeceğini, benden kaçacağını bildiğim için..."
Ondan neden kaçacağımı sanıyordu ki?Ahh tabi ilk sakat kaldığını öğrenince odadan kaçarak çıktığım için...
Salak Nefes...
"Alakası bile yok Dolunay.Ben senden eğer kaçacak olsaydım; sen yoğun bakımdayken çoktan kaçmıştım.Ayrıca gerçekten kaçacağımı düşünüyorsan yada düşündüysen zaten sana olan sevgime inanmıyorsun demektir, ve buda ayrılma sebebi..."
Dedim büyük bir kırgınlıkla.
Kalbimi kırmıştı.Yerle bir etmişti.
Bir süre gözlerimin içine baktı ve ardından bu sefer kalbimin yıkılmasına yol açacak şu sözleri söyledi.
"Ben de seni sevmiyordum zaten.Şimdi çıkabilirsin." Bu nedemekti şimdi ya?
Bu kadar basitmiydi aramızdaki şey her neyse?
Hırsla son kez onun yüzüne bakıp ardından kapıyı çarparak dışarı çıktım.
Odama koşturarak gittim ve girince yatağıma yatıp ağlamaya başladım...
¤¤¤
Size bir kaç sorum olacak.
Dolunay'ın bu ani tepkisine ne diyorsunuz?Dolunay bildiğiniz gibi yurt dışına ameliyat olmaya gidecek.Buna ne diyorsunuz?
Sorularımı cevaplarsanız sevinirim:-)
Ve son olarak Vote ve Yorumlarınızı bekliyorum :)
Öptüm :* :* :*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uyumsuzlar (Düzenleniyor)
Romance"Sen seni kıskanacak,fakat cıfkını çıkarmayacak birini istiyorsun.Çok sevmek ama çok sıkılmamak,çok seven fakat sıkmayan birini istiyorsun.Aranıza birinin girmesini istiyorsun fakat onu ezip 'o benim erkeğim..' demek istiyorsun..Çok değişik bir kızs...