Derin Chenkow
Hamileliğimin 8. ayındaydım he şey benim için çok zorlaşmıştı. Karnım normalde olması gerekenin iki katı büyüklüğündeki. Hareketlerim kısıtlanmıştı. Doktor Charles muayenelerime girmiyordu. Onun yerine Doktor Lisa muayne ediyordu. Doğrusu öyle daha rahattım. Neredeyse 9 aylık olmuşlardı. İki gündür annem ve abim buradaydı. Polina ve annesi Irina hanımda dün gelmişlerdi. Herkes gerçekten çok heyecanlıydı. Bebeklerin doğmasını en az benim kadar heyecanla bekliyorlardı.
Gerçekten yemek yerken bile çok zorlanıyordum. Yara izim ağrıyordu hemde çok. Normal doğum istiyordum. Neyseki fazla kilo almamış ve fazla ödem yapmamıştım. Ama göbeğim kocamandı.Şimdi hep birlikte bebek odasını dizip yerleştiriyorduk. Abim ağır işleri yapıyor hizmetçilerin getirdiği yeni aldığım yıkanmış kurulanmış bebek elbiselerini katlıyordu. Bense Polina ile doğum çantamı hazırlıyordum. Az kalmıştı günler sayıyordum. Üçünün yatağınıda yan yana koydurmuştu Irina hanım. Her şey yolundaydı. Her şey çok güzeldi. Bugün öyle mutluydum ki. Ama bebeklerim tam aksi çok hareketli değildiler. Biraz ateşim yükselmişti sanırım oda hazırlarken fazla hareket etmiştim.
Abime bebekler için aldığım elektronik anne kucağı beşikleride odanın bir köşesine kurduktan sonra Polina tozlarını aldı. Her şeyi son günlerimde yapmak beni mutlu ediyordu. Elim göbeğimde biraz canım yanıyordu. Saat 11.32'ydi. acıkmıştım. Göbeğimi okşadım. Bebeklerim çok az hareket ediyorlardı. 10 mayıs'tı. Doğum yakındı. Ama bugün neredeyse hiç hareket etmemişlerdi. Bir anda kasıklarımda bir sıcaklık ve acı hissettim. Yere su dökülmüştü sanki. Benim suyum gelmişti.
Olduğum yere de kala kaldım...."Anneeee!!!"dedim korkuyla. Abim baka kalmıştı. Annem hızla bana geldi İrina hanımda geldi hemen.
"Ambulans!!! Demir Ambulans." Çok korkuyordum. Bebeklerim geliyordu. Annem beni sakinleştirmek isterken Abim beni kucağına aldı. Büyük bir panik ve gerginlik hakimdi üzerimde. Sancısı girmişti kasıklarıma. Doğum yapacaktım. Doğuruyordum. Ben çok korkuyordum. Elim karnımda. Terliyor ve korkuyordum. Abim beni nasıl evden çıkardı ve araca bindirdi bilmiyordum. Tek bildiğim Polina'nın arka koltukta elinde çantayla olduğu ve korkuyla bakan mavi gözleri. Sancı giderek şiddetini arttırıyordu.
Abim beni araca nasıl koydu ve Hastaneye geldim oralar kayıptı bende.
Hastane görevlileri beni sedyeye aldı ve direk beni doğumhaneye aldılar. Çok korkuyordum. Çok yalnız hissediyordum. Polina belirdi üzerinde hastane önlüğüyle. Elinde fotoğraf makinası ile.
Bebeğim geliyordu. Doktor Lisa girmişti doğumuma.Ikınıyordum. Benden bunu istiyordu ama çok güçsüz düşmüştüm. Daha ilk bebeğim doğmamıştı bile. Suyu gelmişti tek istediğim bir an önce doğum yapmakıt. Bu sancılar beni daha da güçsüzleştiriyodu.
Dakikalarca ıkındıktan sonra yorgun düşmüştüm. Ama pes edemezdim bebeğim geliyordu. Tüm o yorgunluğumla son bir kez daha güçlü bir şekilde ıkındım."Kafası çıktı."dedi doktor Lisa. Kan ter içinde gülümsedim. Ama canım çok yanıyordu ve bunu iki kez daha yapacaktım.
"Son bir kez daha güçlü bir şekilde ıkınmanı istiyorum."dedi. Derin derin nefes alıyordum. Kendimi hazır hissettiğimde bir kez daha çok güçlü bir şekilde acıyla ıkındım. Böyle bir acı yoktu. Ama bebeğim için. Gözlerimden yaşlar aktı."Geldi"dedi doktor. Haberi aldığımda rahatlamıştım ve ilk ağlama sesleri. O an ne yaşıyordum bilmiyorum ama bebeğimin çığlıkları doğumhaneyi dolduruyordu öyle güçlü ağlıyordu ki. Sesi. Yardımcı hemşire onu bana getirmişti. Üzeri kanlı sarı saçlı küçük bir erkek bebek. göğsüme bıraktı bebeğimi. unutmayacaktım bu anı. Sıska küçük bir bebek.
"Oğlum."dedim heyecanla. Sesim öyle güçsüz çıkmıştıki. Ona dokundum. Ağlıyordu. Bir kaç saniye sonra bebeğim ağlamayı kesti. Ve göğsümde sessizce gözlerini açtı. Masmavi gözleri. Tıpkı Nikolai'n gözlerine sahipti. O anda tekrar sancılarım şiddetini arttırdı. Bebeğimi sarıp öptüm kokusunu duydum. Ama kardeşleri aceleyle geliyorlardı.. Polina fotoğrafımızı çekmişti. Ağlıyordum. Bu güzel anın asla unutamayacaktım ben. Nikolai'da bebeğimizi görmesini isterdim. Öyle çok isterdim ki şu an burada olmasını. Canım bebeğim o da benim gibi yorgundu. Gözleri kapanıp açılıyordu hemşire bebeğimi alıp yanda duran küveze koydu.
Kasılmalarım tekrar şiddetini arttırmıştı. İkinciside yoldaydı.
Doktor Lisa gergin bir şekilde konuştu.
"Evet Derin bebeğimizin kafası göründü şimdi senden güçlü bir şekilde ıkınmanı isteyeceğim"dedi. Canım acıyordu. Derin derin soludum. Ve kendimde güç bulduğumda ıkındım. Başının çıktığını hissettim.
"Çok güzel başı geldi.şimdi bir kez daha güçlü bir şekilde ıkınmalısın Derin"dedi. Çok acılıydı. Çığlık atmak istemiyordum. Derin derin tekrar soludum ve güçlü hissettiğim bir anda ıkındım. İçimden çıktığını hissettim. Bebeğim bir kaç saniye sonra ağlamaya başladı. Güçlü bir sesi vardı. Gülümsedim.
Bebeğimi getirdi hemşire. Oğlum bir erkek bebek daha. Benim oğlum. Göğsümün üzerine bıraktı. Çok küçüktü. Ağlaması bittiğinde gözlerini hafif araladı. Masmavi gözleri vardı. Nikolai'n gözleri. Sanırım onun gözleri kadar güzeldi. Yorgun ve küçücük bir suratı vardı. Benim minik aşkım. Öyle güzeldi ki. Nerden geliyordu bu sevgi ve koruma iç güdüsü bilmiyorum. Onu da öptüm. Hemşire bebeğimi benden aldı. Kasılmalarım devam ediyor canım hala yanıyordu. Kızımın da geldiğini hissettim.
"Derin hanım şimdi tekrar güçlü bir şekilde ıkınmanızı isteyeceğim."dedi tekrar. Ellerimle sedyenin kollarını tuttum çok yorgundum. Tekrar bir doğum daha yapmak için çok yorgundum.
Tekrar kendimde güç bulduğum anda ıkındım. İçimden çıktığını hissettim. Tekrar kaslarım artmıştı. Canım acıyordu. Öyle yorgundumki. Az sonra kızımın ağlama sesi içeriyi doldurdu. Bebeğimi getirdiler. Ve kucağıma koydular. Saçları siyah küçücük minik burunlu ağlayan bir bebek. Öyle güzeldi ki. Benim minik prensesim. Elimi beline koydum. Onu tutmak için. Yüzüne dokundum. O kadar küçüktü ki benim güzel kızım. Onu başından öptüm. Çok güzeldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAFYA:RUS
Lãng mạnzengin bir ailenin kızı ve bir Rus mafyasının oğlunun evliliği. aşk , +18 , romantizim vs işte.