Kurtuluş

62 3 0
                                    

Efes'ten

Geçmiş tekrar mı ediyordu yoksa biz mi tekrar etmesini sağlıyorduk geçmişin bir ay koskoca bir ay olmuştu bu karanlık depoda kalalı ellerimdeki zincirleri çözmüşlerdi buz dolu bir varilin içine kafamı sokmuşlardı nefes alamıyordum zihnimdeki düşünceler susmuyordu soğuk su hiç iyi gelmemişti ama ayılmıştım yüzümdeki kanlar temizlenmişti

Saçlarımdan çektiler geriye doğru ciğerlerime aniden giren hava öksürmeme sebep oldu saç etlerim acıyordu ama heryerim acıyordu aslında neremin acıdığını bile anlayamıyordum ki bir süre önce tırnaklarımı çekmeye çalışmışlardı ama bu eylemleri sadece çalışmakla kaldı çekemediler ama o  acıyı verdiler o hissettim

Kafamın üstüne bir muşamba örtmüşlerdi öksürüklerim arasında zaten nefes almam zorken iyice zorlaşmıştı ölüyordum bir süre bekleyip çektiler kafamdan ardından buza soktular tekrar vücudum anlamlandıramadım tepkiler veriyordu titriyorum hemde hiç olmadığım kadar

Tekrar aynı şeyi yapıp kapattılar kafamı ağzımdan nefes alamıyordum muşamba ağzıma giriyordu burnum ise birkaç gün önce pert olmuştu içindeki kanlar engelliyordu nefes almamı

Anlımdan terler akıyordu sanırım yoksa su muydu bunlar emin değildim ama sıcaktı yanıyordum kafamı açıp suya soktuklarında nefes almaya vaktim bile olmamıştı çırpınmayı ise kesmiştim ne yaparlarsa eyvallahım vardı artık yeterki ona birley olmasın kafasındaydım

Bir video çekmişti Ufuk hatta birkaç video Murat'a yollayacağını söylemişti yollamış mıydı acaba Murat bu halimi izlemiş miydi

"Yapmayın nolur yapmayın!!" Yiğit'e başta verdiğim sözü tutmuştum ona birşey olmasına izin vermemiştim yani ben öyle düşünüyordum

"YALVARMA ŞU PİÇLERE!!!" diye bağırdım son gücümle "Efes" dediğini duydum ne haldeydim nasıl gözüküyordum yüzümde kan yoktu emindim ama yaralar nasıl duruyordu "İyiyim dayanırım bu zamana kadar dayandım şimdide daya-" Kafamın suya batırılması ile cümlem yarım kaldı

Bu sefer daha uzundu çırpınmadım ölmeyi bekledim beni bu kadar kolay öldürmeyeceklerini bildiğim halde ölmeyi bekledim

Kapının sertçe açıldığını duydum sesin buğunu olmasına rağmen kafamı anında kaldırdılar ayakta duracak gücüm yoktu tekrar zincirlediler gelen Ufuk'tu

Derin nefesler alıyordum aldığım nefeste öksürük olarak geri çıkıyordu "Şimdi Efescim sevgilin hakkında bildiklerini anlat" Murat'ı kastediyordu bir süredir Ufuk ne zaman gelse bana Murat'ı soruyordu "Bir bok bilmiyorum bilsemde sana söylemem zaten piç" Ufuk oflayarak karnıma bir yumruk attı

*Sen istedin Efes bazı şeyleri kendin yaptın"  Anlamıyorum ne diyordu neyi ben yaptım "Siktir git Ufuk" Kahkaha atarak odadan çıkmıştı bu siktiğimin yerinde ne bok dönüyordu

Adamların hepsi çıktı odadan ellerimi çözmüşlerdi sertçe düşmüştüm yere birkaç kemiğimin kırıldığına eminim "Yiğit" Diye seslendim ona canıma burdaki tek dayanağıma

Koşarak geldi yanıma kollarını boynuma dolayıp sarıldı konuşmuyordu benimle "Konuş artık benimle onlara yalvarmanı değil benimle konuşmanı istiyorum sen sustukça daha çok yanıyor canım" Yediğim yumruklardan ağzımın içinde yaralar oluşmuştu dişlerim ağzımı kesmişti (aşklarım Efes'in ağzından yazıyorum çünkü işkence gören o kafanıza takılmasın diye dedim)

"Efes dursunlar artık senin canın yandıkça benimde yanıyor biliyorsun kaç sene Efes sen benim çocukluğumsun kaçtığımda sığındığım limanımsın şimdi ise bana o limanın yıkılışını izletiyorlar ve buna vesile olan benim benim yüzümden oldu" Göz yaşları ıslatıyordu boynuma saçlarımdan akan su ile karışıyordu gözyaşları (Yiğit'i fazla mı pasif yaptım amk onu sorguluyorum ama o anki ruh hali fazla duygusal o yüzden off bilmiyorum amk siz yazın)

Asker YariHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin