🎶 The Shock Band - Belle
Gözlerimin içine hayranlıkla bakan Jêhat'ın kımıldanan dudakları kelimeleri unutmuş gibi tekrar kapandı.
Ciğerlerine derin bir soluğu çekerek kirpiklerine kadar titreyen gözlerini kapattı. Kapanan göz kapaklarından süzülen bir damla gözyaşıyla ona doğru bir adım attım. Gözlerini içine çektiği nefesi pervasızca dışarı vererek gözlerini açtı. İçindeki her ne ise ona teslim olmuştu.
Sağ eli yukarı kalkarken sanki bir tabloya bakar gibi yüzümü izleyerek fısıldadı.
"O kadar güzelsin ki...Biliyorum en büyük deliliğim senin güzelliğine olacak."
Yüzümü yakan tatlı bir utançla "Jêhat" diye fısıldadım.
Ona ulaşmam için elini uzatan adam, hayatımda görüp görebileceğim en güzel gülümsemesiyle başını ağır ağır saklayarak yeniden iç çekip nefes verdi.
"Saklarım Evînamin (Aşkım). Saçlarımda, tenimde, karanlığımda, deliliğimde. Ve en çokta tablolarımda saklarım her halini. Öyle saklarım ki, seni dünya üzerinde benden başka hiç kimse bulamaz."
Gözlerini kapatıp gördüğü manzaradan kaçamaz gibi hızlıca tekrar açtı.
"Gel bana benim güzel gelinim, seni her halinle sarmama izin ver."
Bütün bedenim sanki kırdığı zincileriyle düşecek gibi kendini bıraktığında Jêhat'a koştum. Benim güzel, çılgın, karşı konulamaz delimin kollarına.
Jêhat açtığı kollarıyla beni karşılayıp boynuna atıldığımda belime kollarını sıkıca sardı ve yüzünü uzun saçlarıma gömüp kokusunu bulmuş gibi derin bir nefesi içine çekti.
🎶🎶🎶🎶🎶
Dudakları kulağımın altında yine bilmediğim bir kelimeyi mırıldanmak için kımıldandı."Belle(Güzel)"
Başımı omzumdan kaldırıp gözlerinin içindeki o mucize parıltıya baktım. Zifiri karanlık gökyüzünde parlayan birer yıldızdı gözleri.
Bir kolu belimi sararken diğer eli elime uzanıp avuçları arasına aldı ve o boğuk sesi günah dolu bir şarkıyı mırıldanan dudaklarıyla yeniden bir dansta galaksinin altında kaybolduk.
"Quand elle danse et qu'elle met son corps à jour,
Tel un oiseau qui étend ses ailes pour s'envoler
Alors je sens l'enfer s'ouvrir sous mes pieds"(O dans edip vücudunu açığa çıkarırken, uçmak için kanatlarını açan bir kuş gibi,
Bense cehennemin açılıverdiğini hissediyorum ayaklarımın altında)Odanın ortasına geldiğimizde parlayan yıldızların altında aynadaki yansımamıza bakarak gülümsedi ve dudaklarını boynuma dokundurup mırıldandı.
"A quoi me sert encore de prier Notre-Dame?"
(Dua etmek artık ne işime yarar Notre Dame?)Belimdeki elini yavaşça yüzüme çıkarıp yanağımı okşayarak acının ve aşkın mayhoş tadıyla çaresizmiş gibi gözlerimin içine bakarak dudaklarını ıslattı ve yanağımdaki eli yavaşça kulağımın arkasına kaydı. Saçlarımın arasına kayan parmaklarıyla alnını alnıma yaslayıp yakıcı nefesiyle fısıldadı.
"Ô Lucifer !
Oh! Laisse-moi rien qu'une fois
Glisser mes doigts dans les cheveux d'Esmeralda"(Oh Şeytan!
Oh izin ver bana
Bir kerecik dolaştırayım parmaklarımı Esmeralda'nın saçlarında)Dudaklarından bir su gibi akan kelimeleri bilmesem de boğazımdan tüm bedenime yayılan bir zehir gibi yakarak sarıyordu. Gözlerini kapatıp dudaklarıma santimler kalan dudaklarıyla ruhumu ister nefes verdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deli Ağa'nın Gelini (Bxİ)
General FictionEşcinsel kurgu.. İnterseksüel birey içerir!!