On Dokuz

2.1K 240 45
                                    


🎶🎶🎶🎶

Banyodan utançtan yüzüm kıpkırmızı heyecandan tir tir titreyen bacaklarımla çıktım. Kapıyı kapatırken Jêhat'ın konağı dolduran kahkahalarını arkamda duyabiliyordum.

Resmen omzunda duşa kabinin içine girmiştim ve açtığı suyla tüm kıyafetlerim sırılsıklam olmuştu. Bununla da kalmamış omzundan indirdiğinde bedeniyle duvar arasına sıkıştırarak kendini bedenime bastırıp "Eğer kaçmaya çalışırsan sikimi kaldırına kadar saatlerce çıkarmam banyodan ve biliyorsun uzun sürüyor" diye de tehdit etmişti.

Şokla yüzüne baktığımda da fıskiyeyi yüzüme tutup susturmuş, kızmama bile izin vermemişti. En sonunda pes edip gözlerimi kapatıp ıslanan yüzümle "Tamam tamam, çek şunu" diyerek mecburen üzerimdekileri çıkarıp birlikte duş almıştık.

Islık çala çala belime kadar inen saçlarımı bol köpükle yıkayıp yaramaz bir çocuk gibi suyu yüzüme tuta tuta yıkamıştı. İlk kez karşılaştığım Jêhat o kadar duru ve muazzam bir güzellikteydi ki, yaşam enerjisi bütün banyoyu gökkuşağı renklerine boyuyordu.

Üstümde havluyla merdivenlere yöneldiğimde belime sarılarak odasına yönlendiren Jêhat'la surat asarak odasına girdim. Jêhat diğer kolunu da belime sarıp çırılçıplak ve ıslak bedeniyle beni kucağına alıp odasının içinde ıslık çala çala yürüyerek yatağa oturttu. Islıkları bildiğim bir melodiye dönerken elini sallayarak neşeli sesiyle söylemeye başladı.

"Derdemin ji derde te zаfe (derdim, derdinden fazla)
Kulаmin ji kulа te zаfe (yaram, yarandan fazla)
Rêyаmin ji rêyа te zаfe (yolum, yolundan fazla)
Kece cimа tu medekiriye (kız neden suratın asık?)"

Omuz silktiğimde elimi tutup yataktan kaldırdı ve kolunu belime sarıp dans ederek odanın ortasına kadar geldi. Elimi omzuna koyup yarı sitem ya neşeyle bakarken bildiğim o şarkıyı söylemeye devam etti.

"Xezаle le delаle (ceylanım güzelim)
Zаni reyа me pir dure
(biliyorsun yolumuz çok uzak)
Hevаle le delаle (arkadaşım, güzelim)
Kаni ser reyа me tune
(yolumuzun üstünde çeşme yok)"

Ben de neşeyle gülerek elini elimin arasına alıp havaya kaldırdım ve kendi etrafımda döndüm. Jêhat gülücükler saçarak beni kendine çekip alnımdan öptü.

"Ölünür aşk, yoluna."

"Yaşanır aşk, yoluna."

Jêhat bu kez de ıslak saçlarımdan öptüğünde gülümseyerek elleri arasından uzaklaşıp ayaklarımla ritim tutarak omuzlarımı oynattım. Elleriyle ritim tutarak benim gibi bir ileri bir geri adımlar atan Jêhat hayran bakışlarla hareketlerimi izliyordu. Geri geri adımlar atarak söylediği şarkıyı devam ettirdim.

"Sebrаmin ji sebrа te zаfe (sabrım, sabrından fazla)
Kаremin ji kаre te zаfe (işim, işinden fazla)
Esqаmin ji esqа ji zаfe (aşkım, aşkından fazla)
Kece cimа tu medekiriye(kız neden suratın asık?)"

Ellerimi uzattığımda ellerimi sıkıca tutup kendine çeken Jêhat sarıldı ve küçük adımlarla dans ederken birlikte söylediğimiz şarkımız tüm konakta yankılanıyordu.

"Xezаle le delаle (ceylanım güzelim)
Zаni reyа me pir dure
(biliyorsun yolumuz çok uzak)
Hevаle le delаle (arkadaşım, güzelim)
Kаni ser reyа me tune
(yolumuzun üstünde çeşme yok)"

Kahkahalarla birbirimizin gözlerinin içene bakarken Jêhat belimden sıkıca sarılıp havaya kaldırarak kendi etrafında döndürdü, "Zehrin tatlıymış" diye bağırıyordu.

Jêhat'ın kucağında dönerken uçuşan ıslak saçlarımla ellerimi havaya kaldırıp "O zaman birlikte zehirlenelim" diye bağırdım.

Ellerimi Jêhat'ın omuzlarına koyduğumda beni yere indirerek sıkıca sarıldı. "Beraber tatlı zehrinle ölsekte mi?"

Deli Ağa'nın Gelini (Bxİ) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin