K-9

83 11 0
                                    


       Gözlerimi araladım, her yer karanlıktı.  Başımdaki ağrı git gide artıyordu sanki. Ayağa kalktım, hiçbir şey göremiyordum ve korkuyordum. Buradan hemen çıkmam lazımdı. Burası neresi, etrafında ne var bilmediğim için küçük ve yavaş adımlarla, ellerim önümde ilerlemeye çalıştım. Sonunda kapının kolunu buldum ama kapı kilitliydi.
+"Kimse yok mu? Hey! Burada kaldım kimse yok mu?"
Off kimse yok. Saat kaç oldu acaba? Babamlar da merak etmişlerdir. Olduğum yerde yere çöktüm, sırtımı kapıya yasladım. Ellerimi yere koydum. Bir şey deydi elime. Çantam! En azından bunu bırakmışlar. Çok teşekkür ederim ya (!).

         Karanlıkta içini de göremiyorum, el yordamıyla telefonumu buldum. Şükürler olsun. Okuldan çıkış saatinden 3 saat geçmiş olduğunu gördüm. Babama  arkadaşlarımla olduğumu belirten bir mesaj yazdım . Şimdi bunu babama söylersem okula gelir zaten sinirli, olay büyür  ama şarjım da bitmek üzere. Baran! Bütün bunlar onun yüzünden gelmişti başıma ve bir şey olursa onu aramamı istemişti.Hemen onun numarasını bulup aradım.
-"Evet?"
+"Baran ben okulda kilitli kald..."
Çok güzel ya şarjım bitti.Ne yapacağım şimdi ben? Dediklerimi anlamıştır umarım. Dizlerimi kendime çektim, ellerimi bacaklarıma doladım, başımı kapıya yasladım.

      Annem  gittikten bir yada iki hafta sonraydı. Ayşe teyzem evde yoktu. Babam o sıralar zaten eve uğramıyordu bile. Ablam beni bir şey göstereceğini söylemişti, çocukluk aklı işte  hemen peşine takılmıştım. Beni bodrum kata kilitlemişti. Orada ne kadar kaldığımı bile bilmiyorum. Nasıl çıktığımı, kimin çıkarttığını, ne zaman çıktığımı... Hiç biri yok aklımda. Annemden sonra zaten çok konuşmuyordum bu olayla hiç konuşmadım.

     Ben gene geçmişe takılıp kalmışken beni bu düşüncelerimden kapının sesi ayırdı. Birden içeri giren ışıkla gözlerimi kapattım.
-"Tamam. Tamam geçti Asya buradayım yanındayım." Ne zaman ağlamaya başlamıştım bilmiyorum ama Baran'ın bana sarılmasıyla sessizce ağlamam hıçkırıklara döndü.

           Baran beni kucağına aldı ve okuldan çıkarttı. Okulun önünde duran siyah arabanın ön koltuğuna oturttu, kendisi de sürücü koltuğuna geçti. O bir şeyler söylüyordu ama sanki hiçbirini duymuyordum. Baran bir yerde durdu, geldiğinde elinde su olduğunu gördüm. Kapağını açıp bana uzattı,  su beni birazda olsa kendime getirmişti. Tekrar arabayı çalıştırdı. Sonunda durduğunda  geldiğimiz yere baktım. Burası Baranların cafesiydi. Cafeye girdik, fazla kişi yoktu. Baran önce kasadaki çocuğa bir şeyler söyledi ardından merdivenlere açılan kapıya döndü. Ben onun arkasından giderken  kasadaki çocuk cafeyi boşaltmaları gerektiğini ve bu gün erken kapattıklarını söyledi müşterilere.

     Aşağı indiğimizde kendimi hemen üçlü koltuğa attım ayakta durmaya halim yoktu.
-"Daha iyi misin?"
+"Evet teşekkür ederim."
-"Babanı merak etme benimle olduğunu biliyor geç olmadan da seni evine bırakırım. Dinlen bende bir şeyler hazırlayayım. " Olumlu anlamda başımı salladım. Aradan on dk geçmeden Baran elinde bir tepsiyle geri geldi. Bir şeyler atıştırdıktan sonra verdiği ağrı kesici ilacı içtim.

     Tepsiyi kenara bırakıp önümdeki sehpayı aldı. Yanıma oturdu.
-"Tuğçe? Bunu o yaptı dimi?"
+"Evet."
-"Bunu ona..." Sözünü kestim.
+"Hayır bunu ona ödetmeyeceksin."
-"Asya onu tanımıyorsun, neler yapabileceğini ne kadar ileri gidebileceğini bilmiyorsun." En fazla ne yapabilir ki?
+"Baran o kız seni seviyor." Alaycı bir şekilde güldü.
-"Beni seviyor mu? O kız beni takıntı haline getirmiş Asya. Beni sevmiyor, benimle birlikte olmak istiyor." Söyledikleri beni şaşırtmadı. Kızlar da bu tarz bir şeylerden bahsetmişlerdi.

        Baran ayağa kalktı. Sinirli görünüyordu ve açıkçası bu beni biraz korkutmuştu. Bir süre odada dönüp durdu.
-" Bu sadece başlangıç ve başka şeyler de yapar, onu tanıyorum.  Asya bu yüzden okulda benden uzak durmanı söyledim. Sadece yanımda oturduğun için başına bu geldi neler olabileceğini sen düşün. Şimdi anladın mı beni. Sadece Tuğçe'de değil."
+"Baran anlamıyorum, söylediklerine anlam veremiyorum. Sürekli bir tehlike halinden bahsediyorsun. Bu gün ben sana yakın değildim hatta yanıma oturan sendin. Şimdi sanki  suçlu olan benmişim gibi davranıyorsun." Bende sinirlenmiştim.
-"Asya şu an sana anlatamayacağım şeyler var. Fazla kurcalama!"
+" Merak etme Baran bundan sonra seninle muhattap bile olmam!"

       Çantamı aldım tam çıkıyordum ki Baran beni kolumdan tuttu.
+"Bırak!"
-"Seni eve ben bırakacağım."
+"İstemiyorum!"
-"Bana emanetsin."
+"Düne kadar sen yoktun!"
-"Dünden itibaren ben varım. Şimdi seni eve ben bırakıyorum."
+"Hayır!" Benim öfkeden kudurmuş halime rağmen onun sakin ve rahat tavırları beni daha da deliye döndürdü. Arkamı döndüm, merdivenleri ikişerli çıktım, arkama bile bakmıyordum. Cafeden çıktığım an temiz havayı içime çektim, bu biraz olsun iyi hissettirmişti.

       En fazla beş on adım atmıştım ki bir anda ayaklarım yerden kesildi.
-"Sen ne kadar inatçısın ya."
+"Kendine bak!" Artık ona karşı gelecek gücüm de kalmamıştı. Arabayla beni eve bıraktı. Tek kelime etmeden indim arabadan. Kapının önüne geldiğimde çantamdan anahtarları aradım ama bulamadım. Dönüp arkama bakmaktan kendimi alıkoyamadım. Arabasına yaşanmış pis pis sırıtıyordu. Gereksiz ne olacak! Sinirle ayağımı yere vurdum. Bir yandan hızla kapıya vuruyor bir yandan da zile basıyordum.
-"Geldim geldim!" Ayşe Teyzem açtı sonunda kapıyı.

       Eve girer girmez hemen odama çıktım. Telefonumu şarja taktım. Üzerimi değiştirdim, biraz Casper' la  oynadım. O bütün sinirimi almıştı sanki. Onu yerine bıraktım, bende yattım. Koridordan babamın ayak seslerini duyar duymaz gözlerimi kapattım. Odamın kapısı çaldı ve babam içeri girdi.
-"Asya ?" Hiç sesimi çıkartmadım. Birde ona laf anlatacak halim yoktu. Babam üstümü örtüp yanaklarımdan öptü ve yavaş adımlarla odamdan çıktı.

    
       Ne hayallerle başladığım okulumda ilk günüm bu kadar berbat geçmek zorunda mıydı? Bu günden sonra bu okuldan da ümidim kalmadı.  Zaten ne yolunda gitti ki bundan medet ummuştum. Baran olayı da ayrı bir dert. Dengesiz şey!  Arkadaş edinme  kararı aldığım güne lanet okuyarak gözlerimi kapattım. Tam uyuyacağım sırada telefonumdan mesaj sesi geldi. Neyse sabah bakarım artık diye geçirdim içimden ve uykuya daldım.


KARAMSARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin