K-10

81 9 0
                                    

Baran'ın Gözünden;

   Telefonumun sesiyle uyandım. Uyku sersemi telefonu açtığımda Asya'nın o telaş dolu sesiyle kendime geldim. Konuşmamız yarım kaldı, sanırım şarjı bitti ama onun demek istediğini anlamıştım. Evden nasıl çıktım okula nasıl geldim hatırlamıyorum bile ama bunu ona kimin yaptığı apaçık ortadaydı.

      Yolda Azra'yı aradım. Tuğçe'nin baş yalakası sürtük. Her şeyi beraber yaparlar bunu da kesin beraber yapmışlardır dedim ve nedense yanılmadım. Azra başta söylemek istemese de neler yapabileceğimi bildiği için Asya'yı okulun bodrumuna kilitlediklerini söyledi. Onların icabına sonra bakacaktım.

    Okula gittiğimde onu o halde görmeyi beklemiyordum. Gerçekten çok kötü durumdaydı, sanki boşluğa bakıyordu. Hemen okuldan çıkartıp cafeye götürdüm, burada biraz kafasını dinleyebilirdi. Babası karanlıktan çok korktuğunu söylemişti ama bu boyutta olduğu aklımın ucuna bile gelmemişti. Kızım Tuğçe bittin sen!

      O beni tanımıyordu ama ben onun her şeyini biliyorum. Onu terk eden annesini, gitmesinden Asya'yı sorumlu tutan ablasını, eski okulunda iki yıldır deli gibi sevdiği platoniği, buraya gelme nedenini, sucuktan nefret ettiğini, maviye bayıldığını... Beni tanımaması onun için daha iyi olur. Şimdiden başına ne geldi benim yüzümden. Onu burada benim koruyup kollamam lazım. Tuğçe'yi biraz olsun tanıyorsam bu sadece bir başlangıç çok daha kötülerini yapar, o kızda o kapasite var.

    Sadece Tuğçe olsa tamam ama etrafımda bana ve yakın olduğum kişilere zarar vermek isteyen insanlar resmen sıraya dizilmişken Asya'yı görmeleri hiç iyi olmaz. Onu korumak için hem çok yakın hemde çok uzak durmam gerekiyor ve benim bunu nasıl yapabileceğim hakkında en ufak bir fikrim bile yok.

     Tuğçe ona bunu yaptığı halde hala onun haklı olduğunu savunması beni çileden çıkartmıştı. Gerçekten çok saf bu kız. Birisi bana en büyük korkumu tekrar yaşatacak elimden kurtulamaz. Bu gidişle Tuğçe'de elimde kalacak zaten. Asya'dan uzak durmaya çalışıyorum fakat bu onu farklı yorumluyor. Kesin benim dengesiz olduğumu düşünüyor, ki öyle düşünüyorsa haksız da sayılmaz.

     Onu eve bırakmamam için benimle inatlaşmıştı. Beni tanıyan herkes benimle inatlaşmaması gerektiğini bilirdi çünkü bunun bedelini ödetirdim. Ama Asya farklıydı, o inatçı ve sinirli hali gözümün önüne geldikçe kahkaha atmama neden oluyordu. Off neler diyorum ben?

    Onu sağ salim evine bırakmıştım. Bende kendi evime geldim. Madem uzak duramıyordum o zaman ona yakın olmam daha iyiydi. Ona bir mesaj çektim. İçim rahat bir şekilde uykuya daldım.

Asya'nın gözünden;

     Sabah uyandığımda gerçekten kendimi çok iyi hissetmiyordum. Bütün gece kabus görmüş ağlayarak uyanmıştım. Ayşe teyzemi babama söylemesi için ikna etmem de çok zor olmuştu. Ona her şeyi anlatmak zorunda kalmıştım. Bütün gece başımda beklemişti, beni susturmaya çalışmamış aksine ağlayıp rahatlamamı söylemişti.

     Acaba okula gitmesem mi diye düşünmeden edemedim ama Tuğçe'nin amacı da oydu zaten, beni Baran'dan uzak tutmak. Belkide tek nedeni Baran değildir, beni de bu okulda istemiyordur. Olamaz mı? Ama benim Baran'la aramda bir şey yok, o kız ona resmen deli gibi aşıktı belkide saplantı. Baran'a olan duygularına hiç bir şey diyemem ama bu yaptığı biraz psikopatçaydı.

       Bende geçen seneye kadar bir çocuktan hoşlanıyordum gerçi çocuğun benden haberi bile yoktu, platonik takılıyordum ben daha çok. Benden iki sınıf büyüktü yani iki yaş vardı aramızda ama hiçbir zaman Tuğçe kadar kontrolümü kaybetmedim. Zaten şu an üniversitededir büyük ihtimalle.

KARAMSARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin