tiptoe. // tomlinson

y e t m i ş s e k i z.

O ellerini yüzümden çekip uzaklaşırken göz yaşlarımı sildim.

"Tamam.. Sorun değil." derken kendime gelmeye çalışıyordum.

"Hayır. Bu bir sorun. Çok büyük bir sorun. Senin ağlaman. Ama Louis Tomlinson'ın olduğu yerde soruna yer yoktur."

Hararetli şekilde konuşurken ben de aptal aptal ona bakıyordum. Çünkü deli gibi davranıyordu.

Ayağa kalktı ve kravatını sıkarak "Ben tüm dünyadaki en harika insan olsam da bu akşam kendimi senin kölen ilan ediyorum Liana! Şu andan itibaren sen ne istersen onu yapacağım."

Bunu duymak bende şok etkisi yaratırken "Ne-Nasıl yani?" dedim. Kendime engel olamadan sırıtıyordum.

"Dene hadi! Benden bişey yapmamı iste."

"Ihm.. Bunun sonunda bir şey olmayacak değil mi?" dedim tedirginlikle.

"Hayır!! Asla. Bu gece hatta sabaha kadar senin emrin altındayım. Ve sonrasında hiçbir şeyden sorumlu olmayacaksın." kendinden emin konuşuyordu.

"Yaaniii.. Sanaa.. Twerk yap desem.."

"Yaparım tabii!"

"O halde yap!"

"Ne? Twerk mi?"

"Evet! Twerk!"

Suratı biraz öncekinin aksine düşmüştü. Ne yapacağını düşünüyor gibiydi. Sonra arkasını bana dönerek eğildi ve elleriyle diz kapaklarını kavradı. Poposunu sallamaya başladı. Ve ben kahkahalara boğuldum. Tomlinson'ı böyle göreceğim aklımın ucundan bile geçmezdi. Hemde takım elbiseyle.

"Harika! Miley senin yanında halt etmiş!!" derken kahkahalarım artıyordu.

Dönüp bana şöyle bir baktı.

"Durma! Devam!" deyince önüne döndü ama içinden küfrettiğine emindim.

Yine de böyle bir şansım varken iyi değerlendirecektim. Ve bu gece sanırım uzun olacaktı!

. . .

merhabamerhaba!! öncelikle artık sık bölüm yayınlayamadığım için sorry ama zamanımın çoğu Hazzaction'da geçiyor..
Ve bu arada siz harika okuyucularımdan bölüm için yorum istiyorum .x