SENİ KENDİME SAKLADIM 19.BÖLÜM"PATLAMA"

3.2K 236 31
                                    

Kocaman kocaman kalpleeerr! İyi günler! Bölümü 'dilaraakmak0'e ithaf ediyorum :)

Bir süre olduğum yerde kalakaldım.

"Ali?!" arkasından seslendiğimde , beni duymazdan gerelerek yürümeye devam etti. "Ali ! Bekle" dedim peşinden koşarak ona yetiştim.

"Git başımdan Selin" arkasından sessizce ilerledim. "Git dedim Selin" kolundan tuttum.

"Yanlış birşey söylediysem , özür dilerim" dedim hoş yanlış birşey söylediğimi de düşünmüyordum.

"Ben özür dilerim , tuhaf bir tepki verdim" başımı salladım. "Bu konu hakkında soru sormayacak mısın? Normalde ağzın durmaz?!" gülümser gibi oldu.

"Sen bana geveze demek ki istiyorsun?" sırıttı. "Sensin.! Hem çok haklısın benim şuan bi dünya sormam gerekirken sessizce yanında kalıyorum. Anlatmak istersen de başkasına anlat! Çünkü senin canını yakan birşeyse eğer ben duymak istemem" gözleri büyüdü.

"Değişik bir kızsın" dedi. "Benim canımı yakan birşey senin hoşuna gitmez mi? " başımı iki yana salladım. "Tuhaf , bundan zevk alacağını düşünmüştüm"

"Yanlış düşünüyorsun"

"Aleyna" kaşlarımı çattım. "Canımı yakan ve yakmaya devam eden şey o " yutkundum. Sevdiği kız? Sevdiği kız diye itiraf ettim.

"Ne yaptı?" dediğimde etrafa bakmaya başladı. Anlatmak istemediği her halinden belliydi. Arkadan kahkaha sesleri ve 'o' lamalar geliyordu. Aldırmadım.

"Anlatmak istemiyorum" zaten anlamıştım.

"Kafamda aşık bir Ali Mertoğlu hayal edemiyorum" diye itiraf ettim.

"Allah Allah " gülümsedi. "Ben aşık olamazmıyım?" omuz silktim.

"Aşık olamazmışın gibi geliyor" kafasını öne eğdi. "Ama olmaz denen herşey olur kafasındayım" güldüm. Ama onun kafası hala öne eğikti.

"Üzgünüm" kaşlarımı çattım. Kafasını kaldırıp , omuzlarımdan tutarak beni geri çevirdi. Projeksiyondan yansıyan büyük duvara baktım. Ali ve ben. Video. Etkileme oyunumuz. Herkes kahkaha atarak onu izliyordu. Arkamı dönerek Ali'ye döndüm.

"Mükemmel bir plan , aptal bir kız , dev bir platform" dedim kendi kendime. "Parti amacından bayağı sapmış! Madem daha fazla sapıtalacak , sapıtalım." insanların arasına doğru ilerledim.

"Selin..."

*Flashback*

....Boşver Selin. Kapıyı açıp içeri girdim. Ve tekrar kapıyı açıp dışarı çıktım. Onların kapısının yanına gelip kenardan dinlemeye başladım.

"Haluk sakin ol" bu Rana teyzeydi.

"Bu yaptığı çok fazlaydı! Çok! Ben onu cezalandırdıkça inadına yapıyor! On sekiz yıl katlandım. On sekiz yıl!" bir kütürtü geldi. Masa falan devrilmişti.

"Haluk! Ali duyacak sakin ol!" Haluk abi sesli bir kahkaha attı. "O senin oğlun Haluk! Katlanmak zorundasın!" dedi Rana teyze küçük harflerle konuşarak.

"O benim oğlum falan değil!" olduğum yerde kalakalırken bir an ne yapacağımı şaşırdım. Ali ? Haluk abinin oğlu değil miydi? "Bunu sende çok iyi biliyorsun! O Sevilay sürtüğünün oğlu!" bağırdı.

"Bağırma! Haluk sus! Sevilay'ın olduğu kadar senin de oğlun ! Onu bakmakla yükümlüsün!" tekrar bir kahkaha.

"Değilim! Ali benim öz oğlum değil ! Bir sürü DNA testi yapıldı. Genlerinin hiçbiri benimle uyuşmuyor! Sende oradaydın!"

"Biliyorum. Ama Ali bunu kaldıramaz Haluk!"

"Tek bir hata! Tek bir hatasını daha görürsem , kapının önüne koyarım ! " dedi. "Soyadımı alarak" diye ekledi. Konuşmanın bittiğini anladığımda hızlıca merdivenlere yöneldim. Yüzümün kireç gibi olduğuna emindim. Birkaç saniye bekleyerek salona indim....

*Flashback Son*

"Kapatın lan şunu!' diye bağırdı Ali peşimden gelirken. Herkes panikle hareket ederken , projeksiyon kapatıldı. Kolumdan tutarak kendine çevirdi.

"Özür dilerim! Sadece ufak bir şakaydı. " kolumu kurtarıp , vurmak için elimi kaldırdığımda durdum.

"Hani sana birşey demiştim ya şiddet çözüm değil , bazı sözler vardır öldürsen ağır gelir diye" dedim boğazımı temizlerken. "Tam da onu yapacağım şimdi" kolumu kurtardım.

"Ne?"

"Herkes beni dinlesin!" bağırdım. "Buraya bakın" herkes teker teker buraya bakıyordu. "Şovumuzu beğenenlere özel Ali Mertoğlu hakkında dev bir itiraf!" diye bağırdımda insanlar etrafımda daire oluşturmaya başladı.

"Selin neyden bahsediyorsun?" umursamadım. İnsanlar kendi aralarında konuşurken bir sandalyeye basarak masanın üzerine çıktım.

"İşte Ali Mertoğlu'nun aslında Mertoğlu olmadığının sırrı!" diye bağırdığımda herkes şok olmuş gibi yanındakini dürtükledi.

"Herkesin Mertoğlu diye bildiği Ali bir Mertoğlu değil ! Hiç olmadı zaten! Haluk Mertoğlu'nun öz oğlu değil!" bağırdığımda kolumdan tutarak aşağı çekildim.

"Ne diyorsun sen Selin?" diye bağırdı Ali. Herkes gibi o'da şaşkındı. İnsanlar dikkatli bir şekilde bizi izlerken , dedikodu yapmayı da ihmal etmiyordu.

"Duydun işte" dedim . "O 'ben Ali Mertoğlu'yum ' havan sönsün. Çünkü sen bir Mertoğlu değilsin!" ezikler gibi söylemiştim. "Rana teyzeyle biricik Haluk Mertoğlu konuşurken duydum. ! On sekiz yıl sana katlandığından yakınıyordu biricik babacığın!" aşağıladım. Ali şok geçiriyormuş gibi bana bakmaya devam etti . "Tek bir hatanda seni kapının önüne koyacağını söylüyordu." yutkundum. "Soyadını alarak" ona yaklaşıp kulağına eğildim.

"Sadece ufak bir şakaydı Ali." kahkaha attım . "Mükemmel bir plan , aptal bir çocuk , dev bir platform" dedim bağırarak. "Beğendin mi Ali?"

SENİ KENDİME SAKLADIM [AlSel]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin