Önce sevdiğiniz terk eder sizi,ardından uykunuz.Sonra ne sevdiğiniz geri geIir ne de uykunuz...
Ne güzel demiş cemal süreya.
Uyumayı özledim, kafamı yastığa koyar koymaz uyumayı. Hiçbir şey düşünmemeyi özledim.
Ben tam olmayı özledim
Elimizde koca bir hiç'le yaşıyoruz artık.
Sonra ne oluyor biliyor musun? Çok özlüyorsun. Elin telefona gidiyor mesaj atmak için ama tekrar üzülmek istemiyorsun.
Bende buraya yazıyorum işte,içimde biriktirdiklerim,söylemek isteyipte söylemeyediklerimi yazıyorum buraya. Ne yazarsam yazayim anlatamıyorum seni,tarif edemiyorum özlemimi.
En güzel böyle anlatılır herhalde,sabah uykusu gibi,aynı böyle seviyorum seni.
"Unuttun mu" diye sorduğunuzda, "kimi" demek yerine" "unuttum" diyorsa, laftadır o sadece, seven insan unutmaz,alışır.
Belki sana anlatsam herşeyi hissedersin sende?
Anlayacağını bilsem ne çok şey anlatırdım sana.
Oysa bir bakışıyla ne çok şey anlatır insan; anlayabilene. Ne kadar sevdiğini, ne kadar özlediğini, ne kadar yorulduğunu.Keşke sende sevmemin ne demek olduğunu bilseydin. Özlesende geri gelmeyeceğinin,çaresizliğin,eksikliğin ne demek olduğunu bilseydin.
O zaman beni dinlemek yerine hissedersin.hiç sevmemiş. Ne yapabilirdim ki?