DELİKANLI KIZLAR

4

Kedi Buse

Bahçe kapısının önünde durmuş etrafa bakıyorduk. Bugün bu okulda 2. Günümüzdü.

-Bakalım bugün neler olacak.

Selinin sesiyle onu onayladım. Bugün neler olucak bende merak ediyorum. Açık bir şekilde tehdit edildik resmen.

-İlla birşey olucak diye bi kural yok.

İpeğin konuşmasına da Aslı onay verdi. Hep beraber okula girdiğimiz de bir kız koşarak yanımıza geldi. Kaşlarım çatık kızı inceledim. İri kahverengi gözleri ve gözleriyle aynı renk saçları vardı. Miyop bi tipti.

-Şey meraba ben Burcu. Ben şey diyecektim...

-Ne diyecektin?

Aslıya sırıttım. Hem çok kaba hemde sabırsız bir yapısı vardı. Kız Aslıya bakıp bir iki adım geriledi.

-Okulun bi sayfası var. Okulda olan şeyler orada paylaşılır. Dün kantinde olan olaylar da orada paylaşılmış.

-Sayfanın adı ne?

-Bilinmeyenler sayfası.

Kıza elimle gitmesi için hareket yaptım. Ekranda gördüğüm resme kaşlarımı çattım. Dünki çocuklarla karşı karşıyaydık ve onlarında dahil hepimizin kaşları çatık, birbirlerini öldürmek isteyen 2 düşman gibi bakıyorduk. Açıklamayı okuduğum da ise anlam veremedim. 'İlk Karşılaşma'

-Bi sayfamız eksikti oda oldu yani.

Selin sıkıntıyla nefesini üfledi.

-Neyse geç kalmayalım hadi.

Hep beraber okula girdiğimiz de bütün gözler bize dönmüştü. Ben ve Selin sırıtırken İpek umursamazca önüne bakıyor, Aslı ise yanakları kızarmış kimseyle göz teması kurmadan yürümenin derdindeydi. Kıkırdadım.

-kızardın.

Sessiz bi küfür edip hızla sınıfa girdi. Gülerek bizde peşinden gidip yerlerimize oturduk. Dersin İngilizce olduğunu öğrenen Selinin hunharca bağırmaya başladıgında bizde kahkahalarla gülüyorduk. Selin ingilizce dersinden nefret ederdi. Aslı gülerek onu susturmaya çalışsada o susmayı kesmeyip küfürlere geçmişti.

Hoca geldiğinde hepimiz ayağa kalktık. Hocanın 'oturun' komutuyla yerlerimize geçtik. Hoca daha nefes almadan derse geçtiğinde Selin sinirle inledi. Sırıttım. Dersin sonlarına doğru hoca bi kaç öğrenciyi sözlü yaptı. Listede parmağını gezdirmeye başladığında heycanlandım.

-Selin Irmak.

Selin küfür edip ayağa kalktığında İpek gülmemek için eliyle ağzını kapattı. Aslı ise sırıtıyordu

-Hocam siz sormadan ben söyleyeyim. İngilizceyle ilgili hiçbir kelime, cümle bilmiyorum. En iyisi siz bana sıfır verin.

Sınıfla beraber bizde güldük. Hoca kaşları çatık Seline baktı. Zil çaldığın da Selin koşar adım sınıftan çıktı. Bizde kahkaha atıp peşinden gideceğimiz sırada yine dün ki çocuklarla karşılaştık. Şunların adını öğrenmek lazım artık.

-Selam kızlar.

Aslı cevap vermeyip gideceği sırada önde ki çocuğun kolunu tutmasıyla durmak zorunda kaldı. Ki Aslı ona dokunulmasından nefret ederdi.

-İğrenç ellerini üzerimden çek!

Çocuk sırıtıp ellerini cebine koydu.

-Nasılsınız baya...

Cümlesini bitiremedi çünkü Selinin çığlık sesiyle susmak zorunda kalmıştı. Bakışlarım Selini bulduğunda 5 kızla birden kavga  ettiğini görünce gözlerim irice açıldı. Aslı  benden önce davranıp koşmaya başladığında bizde peşinden koştuk. Kızlardan birini kendime çevirip yumruk attım. Kız yere düştüğünde uzun tırnaklarımı yanağından göğsüne kadar çizdim. Ben Kedi Buseydim, lakabımın hakkını verirdim. Selin ise bi kıza nefes almadan yumruk atıyordu. İpeğin kızın saçını tutup kafasını duvara vurduğunu gördüm. Aslı ise iki kızın kafasını birbirine tokuştururken gördüğümde güldüm. Ne anormal insanlardık biz. Belimden çekilmemle arkamda ki kişiye gelişi güzel tekme savurdum.

-Yeter artık!

Arkamdaki kişiye tekrar tekme atmaya hazırlanıyordum ama gelen sesle ayağım havada asılı kaldı. Arkamdaki kişi beni bıraktığında sinirle arkamı döndüm. Dün ki çocuklardan biriydi ve az önce bağıranda Aslının kolunu tutan çocuktu.

-Size kavga etmeyeceksiniz demistim!

-Bizde senin kurallarına uymayacağımızı söylemiştik!

Aslının bağırmasıyla cocuk kaşları çatık Aslıya doğru yürüdü

-Dediklerimi yapmak zorundasınız..

Çocuğun tıslarcasına konuşmasıyla Aslı alayla sırıttı

-Yoksa?

-Olacaklardan ben sorumlu değilim.

-Elinden geleni ardına koyma, Batucuk.

'cuk' kelimesini gülerek ve alayla söylemişti. Çocuk sinirle Aslıya bir adım daha attığında benim cesur arkadaşımda ona bir adım attı.

-Sonu kötü olur ama.

Çocuğun alaylı cümlesiyle Aslıda dudaklarını araladı

-Sana demiştim, hafife alma, hafife alırız diye.

Aslının son sözleri bunlar olmuştu. Şuanda 2 düşmandık ve birbirimize savaş açmıştık. Kalbim hızlı hızlı atarken gelen sesle yüzümü buruşturdum.