Adımı ya da kim olduğumu bildiğimden emin değilim. Geçmişimden hatırladığım tek şey mavi koca parlak ışıklardı. Ben uzaylılar tarafından yetiştirildim. Annem diye nitelendirdiğim uzaylı'nın ismi Urina. Aslında kendimi biraz tanıyorum. Hafızamın sadece kaçırıldığım kısımın öncesi silindi. Üzerimde yapılan deneyleri, başıma gelenleri,buraya nasıl ve nereden bırakıldığım , annemi Urina'yı yeterince iyi hatırlıyorum. Tek bilmediğim buraya , dünya'ya niçin geri gönderildiğim... Annem beni bırakırken "üzgünüm " demişti. Ben bir kobaydım. Aslında oradan kurtulduğuma seviniyordum. onlardan gerçekten nefret ediyordum. Ve bu nefretim daha da artmıştı. Beni elimden hiçbir şey gelmeyeceğini bildikleri halde çöp gibi atıvermişlerdi. Etrafım yeşil renkli , kahverengi kocaman sapları olan şeylerle kaplıydı. Korkunç değillerdi. Tanıdık geliyorlardı aslında. Ama isimlerini çıkaramıyordum. Sonra saçlarımı savuran bir esinti oldu. O zaman yeşil parçalar birbirine değerken güçlü hışırtılar çıkarttı. Irkildim. Nefesimi içime çektim. O ıgrenc uzay oksijeni gibi değildi kokusu. Kahverengi , pütürlü zemin nemliydi. Tekrar etrafı yoklamak için kokladım. Daha yeni yağmur yağmıştı. Yere çömeldim. Zemini elledim. Çakıllıydı. Küçük küçük taneler akıp yere düşüyordu avucumdan. Toprak ! Bunun adı topraktı. Toprak ! Diye seslice kendime yinelettíriyordum. Etraf gittikçe kararıyordu. Akşam. Akşam oluyordu. Tekrar avcumu toprakla doldurdum. Bu sırada gözümün önünde kısa bir resim geçti. Bu bir anıydı. Eski bir görüntü. Elinde küçük bir kürek olan kız çocuğu yere oturmuş , topragı eşeliyordu. Kelime haznem okadar azdı ki. Doğru kelimeleri bulamıyorum. Ama sanırım o cocuk benim. Eskiden nasıl bir çocuk olduğumu gördüm... Bu gerçekten kalbimin ilk kez sevgiyle dolmasını sağladı. Bunu hafızama kazıdım. Bir sey daha unutmak ıstemıyordum. Ayaga kalktım. Yuzumde mutlu bır ıfade vardı.kuşların sesini duydum. Kuşların kanat çırpışları , kaç km mesafeden uçtuklarını , aralarında ne kadar mesafe bıraktıklarını , bunun yararlarını anında kestirebiliyordum. Bunu doğal buluyordum. Ama gereksiz olduklarını dusunmeden bır an bıle gecırmıyordum. Bunları beynime sanki aşılamışlardı. Aşılamak , fidanlar , ağaçlar... Bu koca şeyler ağaç , yeşil parçacıklar yapraklarıydı. şuan içerisinde bulunduğum atmosfer katmanı olan troposfer'e , insan yaşamı için gerekli Oksijeni sağlamak yükümlü. Tekrar soludum. Bunun adı ise hava , havanın içinde bulunan oksijen bitki fotosentezi ve su buharı ile oluşmuş oysa uzay da bulunan katmanda daha çok azot barından bir hava hakim.
Cok susamıştım. Bunu oksijeni ayırt etmiş ve subuharının tadını aldığım için hissetmıstım. Su bulmalıydım. Toprak ıslaktı daha yeni yağmur yagmıs olmasına ragmen etrafta hıc su bırıkıntısı yoktu. Tabı ya etraf topraktı. Bu yuzden su kaynagı bulabılmek ıcın yurumem gerektı. Yurumek .. Bu kelıme aklıma bır anda gelmıstı. Sanırım dunya herkesin insan gibi düşünmesini sağlıyor. Yavaş yavaş ayaklarımı kıpırdatmaya başladım. Sanırım adımlarımın gıderek hızlanması gerekıyordu. 5 adım , 15 adım , 35 adım... Rüzgar yüzüme çarpıyor ve saçlarımı , kıyafetlerimi ucusturuyordu. Genzime hava doluyordu. Ardından akcıgerlerım , daha sonra ise kanıma karıştığını hissediyordum. Büyük kalp şeklinde yaprakları olan bir ağacı daha geçtikten sonra karşımda topraktan değilde farklı yapılı patika benzeri bir yol çıkmıştı. 2 yana da baktım. Hıc bir hareketlilik yoktu. Karşı tarafa geçtim. Ben karşıya geçtiğim an da arkamdan hızla bır cısım gectı. Arkamı dondum. Dort tane daıre uzerınde buyuk ıhtımal motor gucu ıle ılerleyebılen bır tasıttı. Arkasından cıkardı gazın kokusunu alabılıyordum. Cok fazla karbon vardı. Motorunun çok güçlü olduğu belliydi. Bunu yoldan fırlayan çakıllardan anlamak mumkundu. Hızı belkı 90 belkı de 85 dı. Yoluma devam etmek ıcın yonumu ormana cevırdım. Daha gelışmış bir insan olacak kadar bilgim yoktu. Uzaylılar oldukça ileri bilgiye sahipti ama benim gibi kobayların beynini temizledıkten sonra sadece işimize yaracaklarını düşündükleri kadarını koyarlardı. Benim ise onların düşunduklerınden daha fazlasına ıhtıyacım. Lanet olası koca kafalılar... Belki benim ne dusundugumu bıle bılıyor belkıde benım burada fare gıbı nasıl yasamımı devam ettırecegımı gormek ıstıyorlar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Başka Gezegenden
Paranormal16 yılınızı uzayda geçirdikten sonra kendinizi bir anda dünyada hiç bir şey bilmeden bulsanız ne yapardınız ? Başınıza neler gelirdi... Ya da kimlerle tanışırdınız. İ 97 adlı kobay kendini b...