-19-

155 15 24
                                    

Merhaba! Ben geldim. Oy ve yorumlarınızı bekliyorum. Multimedia da Sanem ve Rüzgar var♡. İyi okumalar! O değil de aklınızdan ne geçiyorsa yazın yorum olarak. Sorun değil. Yorumunuz olsun yeter. (Nefes alsın yeter dkdmdm)

--

"Ne demek Gizem ölmüş?"dedim midemin bulandığını hissederken.

"Neden ölmüş?"dedi Arya.

"Kanserdi."dedi hepimize cevap vererek. O anda aslında Gizem'in kanser olduğunu hatırlamıştım. O anı duymuştum bu işin ta en başındayken."Bak,kanserim tedaviye tepki vermiyor. Ne kadar süre sonra bilmiyorum ama ben öleceğim. Altay ile evlendim. Düşünebiliyor musun? Durum çok ciddi daha fazla yapamam!" Onunla geçirdiğim muhtemelen son günlerimde duyduğum konuşmalar zihnime dolarken tüylerim diken diken oldu.

"İnanamıyorum."diye mırıldandığını duydum Ceydasu'nun.

"Her neyse."dedi ablam tekrar burnunu çekip. "Uçağa yetişmemiz lazım. Kendinize iyi bakın. Beni her şeyden haberdar edin."dedi. Odadan çıkınca peşinden gittim. Kendi odasına girmek üzereyken "Abla dur bir saniye!"diye seslendim. Arkasını dönünce kendimi onun yerine koyup ne kadar kötü hissedebileceğimi düşündüm ve son gücümle kollarımı boynuna sardım. Bir kaç saniye sonra papatya kokusunun yanı sıra kolları da bedenimi sarmıştı.

"Sana üzülme diyemem ama lütfen çok yıpratma kendini."dedim. O ise bir şey demedi. Bir ara ağzını açıp bir şeyler mırıldanır gibi oldu ama geri sustuğunu hissettim.

"Şimdi bir tek sen kaldın."diye fısıldadı. "Niye herkes gidiyor?"diye devam etti.

"Öyle deme."dedim kollarından ayrılırken. Ellerimi kollarından ellerine kaydırdım ve ellerini tuttum. "Ben varım ya işte."dedim omzumu silkip. Ardından gülümseyerek devam ettim. "Beni tanımadın mı hiç? Bendeki sevgi eğer karşımdaki kişi de beni severse dünyalara sığmaz. Hem bir kapı kapanır,ardından bin kapı açılır. Ayrıca tek ben yokum,Aras var,yine söylüyorum ben varım ve hiç olmadı kızlar da var."

"Sağ ol."dedi o da gülümseyip."Ama..."diye devam etti. "Bir boşluk oldu şimdi. Hiç tamamlanmayacak. Biz beraber büyüdük. Belki sen de düşünsen anlayabilirsin."dedi. Haklıydı. Öyle bir durum karşısında kimse beni teselli edemezdi. Sonuna kadar haklıydı.

"Sanem,şimdi yeri değil ama bir şeyi bilmen gerek."dedi.

"Simay! Haydi gitmemiz lazım!"diye kapının ardından bir ses duymamla dibimizdeki kapının açılması bir oldu.

"He tamam ben de mükemmel sesimi bağırarak yoracaktım az daha."dedi Aras.

"Kes."diye kısa bir cevap verdi ablam Aras'a. İlişkileri ♥ ben. Aras ise buna karşılık gözlerini devirmekle yetindi.

"O zaman."dedim. "Altay'a iyi dileklerimi ilet."diye devam ettim ablama dönerken.

"Sen Altay'ı nereden biliyorsun?"dedi Aras. "Mickey Mouse'daki 'Hey Bilgili'yim ben. Bilirim."dedim. Ablam biraz da olsa gülünce ellerimi hafifçe suratına yapıştırdım.

"Ne yapıyorsun bırak!"diye debelenmeye başladığında aylardır bıkmaksızın iddia ettiğim bebek olayını yeniden iddia ettim.

"Çok moralini bozma bebeğe zararlı." Tek hamlede ellerimden suratını kurtarıp muşmula gibi çirkinleştirdiği suratıyla bana baktı.

"Bakma öyle muşmula gibi oluyorsun. Hem bebeğe-"demeden kafama hafifçe vurdu.

"Bunun bir bedeli var Sanem,biliyorsun değil mi?"dedi ardından.

Yaş 16 OluncaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin