-27-

100 12 1
                                    

Selam olsun size! Umarım bölümü beğenirsiniz. Oy ve yorumlarınızı bekliyorum!

(Multimedia Sanem ve Ceydasu.)

--

Sanem'in ağzından:

Hızla odadan çıktım ve kapıyı kapattım. Koridordaki Rüzgar dahil olmak üzere pek çok kişi bana garipçe bakarken onları umursamadan tuvalete doğru gitmeye başladım. Aras ve Rüzgar'ın yan yana oturduğu ve konuştukları gözümden kaçmamıştı.

Kızlar tuvaletinin kapısını hızla çarparak açtım. İçeri girdikten sonra aynı şekilde kapattım. Musluğu açıp suyu hızlıca yüzüme çarptığımda hastaneye geldikten sonra bir arada sürdüğüm rimelimi tamamen unutmuştum. Aynadaki görüntüme baktığımda yüzümün yarısının simsiyah olduğunu görmüştüm. Gözlerimin etrafı daha da simsiyahtı.

"Sanem orada mısın?"diyen kapının dışarıdan tıklatılma sesini duyunca suyu kapattım.

"Niye burada olayım ki?"diye mantıksız bir cevap verdiğimde herkesin delireceğimi düşüneceğini sanıp kaygılanmaya başladım.

"İçeri giriyorum."

"Giremezsin,Rüzgar. Burası kızlar tuvaleti."

"Niye? Erkekleri içeri almayan görünmez bir kalkan falan mı var?"

"Hayır. Beni panda gibi gözleri siyahlaşmış bir şekilde görmeni istemiyorum." Ve kapı açıldı,Rüzgar görünmez kalkanı aşarak içeri girdi.

"Artık kızlar tuvaletine girdiğine göre kız oldun."derken suyu yeniden açtım.

"O gözlerin hali ne öyle? Rimeli fırçayla sürmek yerine gözlerini rimele daldırmış gibisin."dediğinde bozuk moralim daha da bozuldu. Sinirimi atmak istercesine ellerimi sabunlayıp ardından siyah lekeli yüzümü yıkamaya başladım. Parmaklarımı yüzüme bastırırken kollarımdan tutup çektiğini hissettim.

"Gözünü oymayı mı düşünüyorsun? O kadar sert bastırma!"

"Sana ne."dedim sinir katsayım artarken. Bugün ne oluyordu bana?

"Ne demek sana ne? Kendine gel yoksa getirtmesini bilirim ne diye deli gibi bağırıyordun odada?"

"Hesap mı vereceğim sana! Hem sen bilirsin,bir güldüm diye deliymişim gibi bakıp duran sendin."diye bağırdım. Bugün gerçekten iyi değildim.

"Bence sende başka bir şey var,bu konuşmada patlamayı düşünüyorsun."dedi ve şüpheli bakışları üzerimde dolanmaya başladı.

"Ne olabilir ki? Zaten ben kendim düşünmem,Çınar'la konuşma demeseydin mesela ben onu akıl edemeyecektim. Ya da bir başkası... Mesela ablam. Bir güldüm diye geldi tokat attı,sonra daha... Şu anda aklıma gelmiyor ama bıktım. Ben düşünemiyor muyum? Bir gün toplayacağım bavulumu-"

"Yeter."dedi kollarını bağlamış bir biçimde. Gözlerim yeniden dolarken yüzümde kalan rimelleri hızlıca suyla temizledim ve peçete makinesinden iki-üç tane peçete aldım. Ellerimi ve yüzümü kurulayıp edeceği lafları düşünmemeye başladım.

"Gitmekten bir daha sakın bahsetme."

"Doğru. Burada kalmak benim açımdan daha iyi."dedim. Onlar bana istediğini yapsın,ben burada kalayım.

"Zaten herkes beni istediği gibi yönlendirmeyi çok seviyor."

"Konuyu saptırma."deyince yine sustum. Zaten hep susardım,onlar konuşurdu.

"Benimle kavga et diye gelmedim."deyince 'Harbiden mi?' Diye dalga geçesim geldi ama o isteğimi bastırdım. Ortam uygun değildi.

"Ne istiyorsun o zaman?"

Yaş 16 OluncaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin