-43-

63 12 1
                                    

Merhabalar umarım bekletmemişimdir :) bölümün sonunda oy ve yorumlarınızı bekliyorum! İyi okumalaar! ^^

(Finale son on iki bölüüm)
--

"Çık artık Sanem!"

"Geliyorum!" Üzerimdeki elbisenin fermuarını ıkış ıkış bir şekilde çekmeye çalıştım. Elbise gelmiyordu.

"Hayır!" Çığlık atarak yerimde zıplamaya ve fermuarı daha kuvvetli çekmeye başladım.

"Ne oldu? Giriyorum bak odaya!"dediğini duydum ablamın.

"Gelme!"dedim. Kendi kendime moral vermeye başladım. "Tamam,şimdi sakin ol. Terleme. Sakın! Makyajın akar ya da saçın bozulur! Ooff bu korse de çok sıktı!"

Gökten zembille gelen olağanüstü bir güçle fermuarı çektim ve elbiseyi sonunda giyebildim. Derin bir nefes alırken ablam pat diye odama girdi.

"Ah be Sanem! Madem giyinmişsin daha niye oyalanıyorsun? Giy şuradan ayakkabılarını çıkıyoruz hadi! Rüzgar da gelir şimdi."derken gardırobumu açıp üst raflardan yeni aldığım ayakkabı kutumu çıkartıp içindeki pudra rengi platform topuklu ayakkabılarımı önüme koymuştu.

"Yeni giydim. Fermuar kapanmadı. Abla parfümümü getirir misin? Ceydasu sırtımı fermuara sıkıştırdım galiba. Bir düzeltsene!"derken yerimde acıyla kıvranmaya başlamıştım.

"Geldim!"Topuklu ayakkabılarıyla ne kadar hızlı gelinebiliyorsa o kadar hızlı geldi ve tam sırtımı kurtardı dediğim esnada derin bir nefes aldım. Ve o an olan oldu. Elbisemin fermuarı yere fırladı. İçimden gözyaşı dolu kara bulutlar geçerken burnumun direği sızladı.

"Hayır ya!"Yere çöktüm.

"Ben özür dilerim. Kopacağını bilseydim sırtını fermuara sıkışık bir şekilde bırakırdım."dedi Ceydasu suçlanırcasına.

"Önemli değil senin suçun yok."Derken onca saatlik çabam boşa gittiği için ağlamaya başlamıştım.

"Salak kız ağlama! Makyajın akacak o kadar saat makyaj yaptım ben sana!"diyen ablamın sesini duydum. Turkuaz elbisemi gözyaşlarım ıslatırken korseden rahatsız olmaya başladım.

"Böyle olmaması gerekiyordu!"dedim yanaklarımı silerken.

"Kedine bir beden küçük elbise alırsan öyle olur."dedi ablam.

"Sadece Small beden giyip zayıf hissetmek istemiştim. Elbise kabinde çok güzel olmuştu ama." Ve ben o anları hatırladım. Kabinde elbiseye girme uğraşlarımı...

' Herkes kendine elbise bulabilmişken ben hala zevkime ve bedenime uygun bir elbise bulamamıştım.

"Bir başka mağazaya daha bakamaz mıyız?"dedim ablama yalvarır bakışlarımı gönderirken.

"İki alış veriş merkezi gezdik ve sen hala elbise beğenemedin. Kusura bakma ama diktirecek vaktimiz de yok. Buradan beğendin beğendin,beğenemedin evdeki elbiselerden giymek zorundasın."dedi ablam. Yüzüm düşerken sıkıntıyla bir kez daha mağazada gözümü gezdirdim. Sonunda gözüme mükemmel bir elbise çarpınca içimden gelen mutluluktan ağlama isteğini bastırdım.

"Sen muhteşemsin!"dedim elbiseye büyük bir hevesle koşarken. Elbise turkuaz,straplezdi ve göğüs kısmından başlayıp karnının sonuna kadar muhteşem taşlarla süslüydü. Elbiseyi askısından tutup üzerime doğru tuttuğumda elbisenin dizimin üç parmak üzerinde bittiğini gördüm. Ablam ve kızlar bıkkınlıkla yanıma gelmişlerdi.

"Bunu alacağım."dedim.

"Sonunda."dedi ablam. "Çabuk dene de alalım hadi."

"Nasıl yardımcı olabilirim?"diye sonunda yanımıza gelebilen mağaza görevlisi gençten kadına döndüm.

Yaş 16 OluncaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin