Kapı kapalı olsaydı kırılması oldukça zor olurdu ama bereket versin ki şans onlardan yanaydı. Yhor kapının yuvarlak kolunu yavaşça çevirdi. Kapı günışığının tacizi içerisinde olan bir odaya açıldı. İçeride dört adam bir masanın etrafında oturmuş ve kumar oynamakla meşguldüler.
Adamlar habersiz bir şekilde zarları masaya atarken mağaranın içerisine odadan taşan günışığı doldu.
Ve adamlardan biri bu durumu fark ederek kılıcına davrandı.
"Orakçı aşkına, buraya nasıl girdiniz siz?" diye sordu.
Adamlar soruyu soran adamın baktığı tarafa bakınca içeriye girmekte olan kalabalık bir grup gördüler. Hepsi aynı anda ayaklanarak sandalyeleri arkaya yuvarladılar. Masa istemeden de olsa yana devrildi. Kılıçlar çekildi.
"Gördüğün gibi arkamızdaki kapıdan içeriye girdik seni, çokbilmiş!" dedi Finley.
Yhor sırıtarak:
"Bunları ben hallederim!" dedi. "Siz karışmayın!"
Brandon gürültülü bir şekilde:
"Hayatta olmaz!" dedi.
Daniel öfkeden kudurmuş bir vaziyetteyken konuştu.
"Ben o kadar yolu senin gösteri yapmanı izlemek için gelmedim!"
Yhor'un yüzündeki sırıtış yok oldu:
"Yapmayın çocuklar! Bırakın ben halledeyim!"
Finley sesi yalvarır gibi çıkan Yhor'un omzuna sol elini koydu.
"Saçmalama John! Bırak biz halledelim!"
Üniformaları simsiyah olan kraliyet askerlerinden biri:
"Buraya izinsiz girmenin cezası ölümdür!" dedi.
Jonathan'ın öfkesi bedeninden dışarı taştı. Kendini sözlere çevirerek dört kraliyet askerinin kulağına cehennemden çıkmış bir şekilde ulaştı.
"Ölüm! Evet, ama sadece sizin için!" dedi. Ve hızlı bir şekilde davranarak birini saf dışı bıraktı. Kılıcını adamın karnına saplayarak, kılıcın adamın sırtından çıkmasına şahit oldu.
Yhor keyifli bir şekilde:
"Orakçı aşkına, bu çocuğu nasıl eğittiniz siz? Tam bir psikopat olmuş!" diyerek sırıttı. Daha sonra da keyifli bir şekilde: "Neyse ben de arkamdaki kapıdan kimsenin girmemesi sağlamak için bu adamlardan nöbeti devralıyorum! Sahne sizindir beyler!" dedi. Bunu söyledi söylemesine ama içi içini yedi. Elinde kılıç tutan adam olmak istedi. Bu isteği çabucak geçti. Bu isteği geçerken kalan üç adamdan birini daha Jonathan AXTON indirdi.
Finley geri kalan iki adamdan önde olanın hamlesini savuşturarak adamın elindeki kılıcın düşmesini sağladı. Kılıcı yere düşerken Brandon keskin kılıcını adamın göğsüne dayayarak:
"Sakın yanlış bir hareket yapayım deme!" dedi.
Adam ellerini iki yan açarak teslim oldu.
Kalan son adam Daniel'in kılıç darbesiyle bağırsaklarını yere dökülürken gördü. Yüzü koyun yere düşerek acıyla kıvrandı. Jonathan seri bir şekilde davranarak kılıcını adamın sırtına sapladı. Kılıcın keskin ucu adamın kalbini buldu. Bu darbe adamın nefes alış verişinin son bulmasına neden oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KILIÇ MEZARLIĞI
HorrorKılıç Tutan El'in korkunç öyküsünü öğrenmek ister misin? Evet mi? Öyleyse içeri gir! Sakın kapıyı kapatmayı unutma! Çünkü bu yüzyıla yaratık yağsın istemeyiz! KILIÇ MEZARLIĞI Serisi: 1. Kitap - Kuzgun'un Kanatları Altında 2. Kitap - Zaman Tapınağı'...