Bölüm 25

98 11 2
                                    

***

Zaman  en iyi koruyucunuz olabilir..

Dikkat edin..

Tüm kötülükleri getirende o olabilir..

***

Daniel, Loneayı alarak en yakın , kayalıktan oluşan bir aralığa götürdü.

Bir süre yağan yağmuru izledikten sonra loneaya kaydı gözü. Titriyordu.

Daniel: iyimisin ? Ne oluyor?

Lonea zorla bilmiyorum diyebildi. Dişleri birbirine çarpıyordu..

Daniel bir çırpıda giderek birkaç dk içinde geri geldi. Kuru odun bulmuştu. Hızlı bir şekilde onları yakacak yer aradı. Özellikle tek bir noktada olacak bir ateş.. Köşedeki iki taş arasına koydu odun parçalarını. Loneaya o tarafa gelmesi gerektiğini söylüyordu bir yandan. Fakat ateşi yaktıktan sonra hala gelmediğinde kıza doğru döndü. Yüz rengi beyaza dönmüştü.. Gözleri kapalı..

Yanına giderek kucağına aldı onu. Ateşten daha rahat ısınabileceği düşündüğü köşeye yasladı. Üzerindekiler ıslanmıştı. En yakın dükkanlar ne kadar uzaklıkta diye düşündü? Ya bıraktığı zaman başkası gelirse?. Onu korumalıydı.. Üzerindeki montu çıkarttı. Neden onu koruması gerektiğini hissediyordu..? Kıza doğru baktı. Ardından kazağını da çıkarttı ve loneanın üzerine örttü. Biraz kaslı olmasının faydasını görüyordu. Çünkü loneayı tam sarmıştı. Ardından montu da üzerine örttü. Daha ne yapabilirdi.....

Yağmurun dinlemesini bekliyordu. Ve de kendine gelmesini.

------------- loneanın uyurken gördükleri....

Bir anlığına kapının önünde zombiler ile yüz yüzelerdi.. bir an zombinin önünde ve sonra zombinin kalbi elindeyken duruşu ve sonra yere düşüşü... Silah sesi yankılanmıştı kulaklarında.. Hayır dedi içinden.. göğsüne doğru bakmasına gerek yoktu çünkü kalbine isabet etmişti. Yere yığılırken tüm bedeninin kesildiğini hissetti. Daha önce böyle bir acı yaşamamıştı. Daniel onu yüz üstü çevirdi... Sanki loganın sesini duymuştu o sıralar.. O andan sonra gökyüzüne bakıyordu.. Her şey bir anlığına sönüyor gibiydi.. Sonrası.. Tek başına bir ormanın olduğu noktadaydı. Karanlıktı yalnızdı.. soğuk hissediyordu.. Sadece soğuk.. etrafına bakındı kaçıyordu.. Birisi onu takip ediyordu..

Bir el boğazını sararak durduğu yerden yukarı kaldırdı onu .. Lonea çırpınıyordu.. bırak beni zar zor diyebildi.. bırak...

O an bir suliyet gördü.. burun burunaydılar.. boğazını iyice sıkmaya başladı.. Gözlerini acıyla kapattı. Boğazını kırıyordu.. çat.. çat...

Lonea bir anda fırladı yattığı yerden ... çığlık atmıştı.. Daniel de dinlendiği yerden doğrulup ona doğru baktı.

Daniel: noluyor?

Lonea algısını toplamaya çalıştı.. çatırdayan seslerin aslında yanı başındaki ateşten geldiğini anladı. Kafasını öne doğru eğdi derin nefes aldı.

Lonea: sadece bir rüya..

Lonea danielin yüzüne bakmak için kafasını kaldırdığında vücuduna gitti gözü.. kazağı neredeydi..?

Üzerine gitti gözleri bu kadar çok mu üşümüştü? Bir şey hissetmiyordu.. Tekrar gözleri Daniele gitti. Ateşe odun atmakla meşkuldü.. Gerçekten vücuduna iyi bakmıştı. Hava kararmış olmalıydı çünkü tüm yeri bu ateş aydınlatıyor gibiydi.. Vücudunda renk tonları dans ediyordu.. Dikkatini bazı yaralar çekti.. Bir vampirin vücudunda bir yara nasıl iz bırakırdı?

Gambadis ÇemberiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin