Güçsüzlükle yoğurulmuş bir hayatı ...
Geri döndürmenin tek yolu..
Sabırla mücadeleye , en baştan başlamaktır.
*****
Ducia bir süre sakince nefes aldı.
Ducia : O kadını kurtarmalıyım. Bana şu ana kadar gerçekleri tek söyleyen o. Eğer onu teslim ederlerse, hiçbir kurtuluşumuz kalmaz.
Nasıl yapacağını düşünürken. Mahsenlerden birinde olabileceğini biliyordu. Gözlerinin önünde en alt kattaki mahsenleri canlandırmaya çalıştı. Kafasında tam bir gideceği güzergah planlarken.. Bunun için neymonun odasının önünden geçmesi gerektiğini anladı.
Ducia sessizce odasından çıkıp usulca ilerlemeye başladı. Neymonun odasının önünden geçtikten sonra aşağı kattan bir ses duymuştu. Hiddetli bir şekilde tartışıyordu birileri. Alt kata inmesi gerektiği için merdivenden usulca aşağı indi ve tam merdiven başında olduklarını düşündüğü noktadan dinlemeye başladı.
Neymon: yürü odamda konuşalım burada sesini yükseltme bana.
Kadın: bana ne yapacağımı söyleyemezsin. O çocukları zehirlemen artık yetti. İstifa ediyorum anladın mı?
Ducia kadının sesini tanımıştı. ...Bayan Warim
Neymon: lütfen odama gelir misin konuşalım.
Kadın istemeyerek de olsa ilerledi arkasından. Ducia da peşlerinden onları takip ediyordu.
Neymonun ducianın kendisinide ilk geldiğinde karşıladığı odaya girdiklerini anladı. Kafasını aşağıdaki merdivenlere çevirdi.. sonrada merakına yenik düştü. Ne kadar bilgi o kadar fazla çözüm üretmekti. Usulca etrafına bakarak kapının dibine gitti. Kapı o telaşlı konuşma durumundan olsa gerek hafifçe açıktı. Kapıyı hafifçe biraz daha açarak aradan onları izlemeye başladı.
Neymon: seninle iyi bir geçmişimiz var fakat bırakmanı istemiyorum. Ne ben nede üst kurul.
Kadın: artık bu işten sıkıldım neymon. Onların kötü tarafta olduğunu ve kimsenin iyiye gitmeyeceğini sende biliyorsun.
Neymon: onlara söz verdik. Onlar bizim ailemiz. Unutma bunu. Ölçüp tartmak bizim işimiz değil. Sen sokaklarda dolaşırken seni bulduk eğittik. Hainlik yapıyorsun.
Kadın: Bu saatten sonra kimse kararımı değiştiremez. Bunun sonu..
Sözünü tamamlayamamışken arkasında duran ve nereden geldiği belli olmayan adam, büyülü dillerde bir şey söylerken hançeri kadına saplamıştı. (odanın karanlık köşesinde beklemişti adam)
Neymon istifini bozmadan kadının önünde ve gözlerine bakıyordu.: üzgünüm Warim.. seni severdim. Fakat hainleri affetmem. Aferim Loraf.
Kadın karnını tuttu. Göz bebekleri genişlemişti.
Kadın: bunu elbet bir gün ödeyeceksin.. (sonra bulunduğu yere yığıldı.)
Neymon: Bunu git yak bir ateşte..
Loraf : efendim kadını ne yapacağız.? Mahsen de tuttuğunuz?
Başkan Neymon: onu da emetise gönderin. Sadece onu istiyor. Sağ salim. Daha fazla uyku ilacı verin. Büyüyle uykuda tutun. Uyanmasına izin vermeyin. Güçlü olabilir fakat bedeni hala insan. Uyku ilacına dayanamaz.
Ducia emetis ismini duyduğunda beyninde çanlar çalmaya başlamıştı. Lonea bir kez daha haklıydı. Etrafındaki belki de herkes karanlığa hizmet ediyordu... Yumruğunu sıktı ve kan damladı yerek. Onlar kadar güçlü değildi.. Neden değildi? Kendisini sürekli uyutmuşlardı.. Belki de içtiği yediği her şeyde onu frenlemek için yapmışlardı. Fakat artık ne olduğunun farkındaydı. Loneayı buradan bir an önce çıkarması gerekiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gambadis Çemberi
FantasyGeç kalınmış bir geçmiş... Terk edilmiş hayatlar.. Anlamanın tek bir yolu var.. Bilincinizi imkansıza açmak. Loneanın içinde bulunduğu dünyayı, anlamanız için karmaşıklığa kendinizi vermeniz gerekiyor. İnsani yönü için vaz geçtik...