Bölüm 22

228 26 7
                                    

Kim Jo Young elindeki raporu incelerken elindeki boğumlar beyazlaşmış titremeye başlamıştı. Neredeyse otuz yıl geçmişti o kabusun üstünden. Otuz yıldan sonra hayaletler karşısında otuyordu. Kızının yanında oturan adama baktığında kocasının gençliğindeki gibi görünen genç adama bir hayaletmiş gibi bakıyordu. Ya da onun bir hayalet olmasını arzu ediyordu.

Hayatının en büyük lekelerinden biri sonsuza kadar temizlendi diye düşünürken geçmişin o tozlu sayfalarından çıkıp tüm kirini pasını üzerine bulaştırıyordu. Üstelik onu geçmişten çıkarıp getiren kendi öz kızıydı. Kendi genlerini taşıyan düşmanı. Hayatında en nefret ettiği insanlardan birinin ismini diğerinin genlerini taşıyan o korkunç anıları asla ardında bırakmasına izin vermeyen prangası.

Yaşlı kadın kafasını kaldırıp kızına baktığında onu gülümserken bulmak iyice sinirlenmesine neden olmuştu. Masada inanılmaz bir uğultu vardı ve herkes önlerindeki raporun gerçek olup olmadığını tartışıyordu. Sera elini kaldırdığında masadaki herkes anında susunca Jo Young kendi emri ile hareket eden adamlarının çoktan taraf değiştirdiğini fark etmişti.

Sera'nın girişinden sonra huzursuzlaşan insanların önlerindeki dosyaları yuvarlayıp gözler önünden çekmelerini izlerken her biri Sera'nın ağzından çıkacak sözleri bekliyordu. Kızının yanında oturan adama gözleri ilişen kadın onun hararetle bir dosyayı incelediğini gördüğünde en başında yaptığı hatayı görüyordu. Bu çocuğun Sera'dan nefret ettiğini düşünürken neye dayandığını bulamıyordu bir türlü.

En zorlu rakibine,en büyük düşmanına belki de en büyük müttefiğini kendi elleri ile göndermişti. Kadın bunları düşünürken yerin ayakları altından çekildiğini hissetmiş ve karşısındakilere zayıflık göstermemek için sertçe ayağa kalkıp dişlerini sıkarak tek bir kelime etmeden salondan çıkmıştı. Sera kaşlarını kaldırıp masada öne doğru giderken "Sanırım annemin bazı sağlık sorunları olduğu için bu toplantıyı ertelemek zorundayız" demişti ve ellerini masanın üzerine koyarak dik bir şekilde oturmuştu.

Gözleri teker teker masada oturan yaşlı çakalların üzerinde dolaşırken tüm hayatı boyunca onların pisliklerini karıştırıp kendine yarar sağlayacak şeyleri topladığını anlatmak istiyordu bakışlarıyla. Bu sözsüz meydan okumadan sonra "Hepinizin benden kurtulmak istediğini çok iyi biliyorum. Benim yaptığım gibi her birinizde de benimle ilgili bir dosya olduğuna eminim ama hiçbirinizde yeterli bilgi olmadığının da farkındayım. Geçmişimde gerçekten de hepinizin ağzını sulandıracak şeyler var bugün bunlardan küçük bir parçasını sergiledim ama siz bunları ağzınıza almaya bile kalksanız sadece sizi değil sizden sonraki üç nesli de mahvedecek güce sahiptim şimdi ise sizin kanınızı taşıyan her bir neslin peşinden gidebilmeme yardım edecek biri var yanımda. Ben rahatsız olursam siz yok olursunuz beyler. Bundan sonra arkamdan planlar kurarken bunu aklınızdan çıkarmamanızı tavsiye ederim. Şimdi tüm yönetim kurulu üyelerimiz burada olduğuna göre Matthew Johnson'un Empire Holding başkan yardımcılığı pozisyonuna getirilmesi oylamasını başlatmak istiyorum" demişti.

Sandalyesinde geriye doğru yaslanırken Yoon Jae kıza bakıp gülmemek için kendini zor tutuyordu ama yüz kaslarına hakim olamıyordu. Sera'nın yırtıcılığını bilen Eun Hyuk bile kızın bu tavrına hayran kalırken Matthew nasıl bir dünyaya giriş yaptığını düşünüp duruyordu. Eun Seol sunucu platformuna çıkıp gündemi açtığında Sera ağabeyine dönüp göz kırparak onu rahatlatmaya çalışmıştı ama her şeye rağmen bunun burada bitmediğini biliyordu.

Bu durum borsa hisselerinde düşüşe neden olacağı gibi büyük bir krizin tetikçisiydi. Bu yüzden ne kadar tehdit ederse etsin buna karşı çıkacak kişilerin olduğunu bilmek ve ne kendine ne annesine bağlı olmayan bağımsız bir grubun varlığı ayrıca onların düşüncelerini bilememek bu toplantının kesin sonucu hakkında stres olmasına neden oluyordu.

Gölgedeki BenlikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin