Bölüm 7

300 40 5
                                    

Bir hafta sonra

Yoon Jae ve Jae Hyun, kulüpte erken bir kahvaltı yaparken bir yandan hararetle bir şeyler konuşuyor bu sırada hayranlıkla onları izleyen kızların farkına bile varmıyorlardı. Yoon Jae meyve suyunu kafasını dikip arkasına yaslanarak kolunu sandalyesinin arkasına atarken Jae Hyun'a bakarak "Birazdan burada olur" dedi kafasını giriş kapısına çevirerek.

"Emin misin? Tüm hafta odasından çıkmadan çalıştı, sekreterlerinden öğrendim bugün geleceğini sanmıyorum"

"Derslerine iyi çalış Ahn Jae Hyun! İlk dersimiz neydi?"

"Shin Sera insanlardan çok hayvanlarla iyi anlaşır."

"Aynen öyle. Sera ölecek bile olsa iki haftada bir gelip üç saat at biner ve sonra da kimseyle konuşmadan iki fincan kahve ile bir dilim meyveli pasta yer gider. Sabah dokuzda gelip on birde gider böylece çok kalabalığa kalmaz"

Jae Hyun etrafa bakarken buranın kalabalık olduğunda nasıl olacağını merak ederken onun bu hareketini fark eden Yoon Jae "Tabi bugün istisna. Sen ve ben buraya geldiğimiz an kulübe üye olan herkese mesaj gitmiştir" diye açıklamada bulundu. Jae Hyun bunu anlayabilirdi. Oldukça zengin ve yakışıklı bir patron ve ünlü bir rock yıldızı birlikte kulübe geldiği anda büyük olay varmış gibi düşünülebilirdi. Jae Hyun kafasını kaldırıp da bir kızın yanlarına geldiğini görünce hızla Yoon Jae'ye dönmüştü ama genç adam kapıdan girmesini beklediği kızı kaçırmamak için gözünü girişten ayırmadığından onu fark edememiş ve Jae Hyun bir şey demeye fırsat bulamadan masalarının yanına bir sandalye çekilmişti.

"Oppa birini mi bekliyorsun?"

Yoon Jae dönüp de bakır rengine boyalı uzun saçlı kıza bakarak zarifçe gülümseyerek "Ah, Soon Ae fark etmedim kusura bakma nasılsın?" diye sordu.

"Hiç iyi değilim" diyen kızın dudaklarını büzmesi üzerine Yoon Jae bu sefer genişleyen bir gülümseme ile "Nedenmiş o güzellik?" diye sormuştu. Jae Hyun kızın bir yandan Yoon Jae'ye naz yapıp diğer yandan da kendini süzdüğünü fark etmiş ama bozuntuya vermeden ikilinin konuşmalarını dinliyor gibi yapmıştı. Aklı Sera'daydı bu yüzden de iki kişinin flörtleşmesini izleyecek halde değildi.

"Herkes senin Sera cadısı ile nişanlanacağını söylerken nasıl iyi olabilirim!"

Kızın kelimeleri ile kafasını kaldıran Jae Hyun o kadar çok kişiye Sera'yı savunmuştu ki artık refleks icabı "Sera cadı değil" diye itiraz eder etmez Yoon Jae kahkahayı patlatmıştı. Şaşıran kız bir Yoon Jae'ye bir Jae Hyun'a bakarken üçü de arkadan gelen kızı fark edememişti. 

"Kim Soon Ae ne zaman arkamdan dedikodu yapmaman gerektiğini öğreneceksin sen?"

Telaşla arkasını dönen kız Sera'yı karşısında görünce tüm güzelliğini ardında bırakıp bembeyaz bir ifade ile "Unni! Sen burada mıydın? Öyle demek istemedim ben sadece..." diye başlasa da Sera elini havaya kaldırınca talimli bir köpek gibi anında susmuştu. Gözleri yuvalarında fır fır dönen kız Sera'nın konuşmasını beklerken ona idam cezası vermekle beraat kararı almak arasında bekleyen bir yargıca bakan suçlu gibi bir ifade takınmıştı. 

"Ama bu sefer ki istihbaratın doğru. Öğrenmek istediğin buysa yakında nişan haberimizi duyuracağız"

Yoon Jae'nin itiraz etmesine fırsat bırakmayan Sera, kıza gitmesini işaret ettiğinde koşa koşa uzaklaşan kızın ardından bakakalan Jae Hyun savunduğu kızın bir cadıdan daha beter olduğunu istemese de kabul etmişti. Sera'nın "Siz beyler burada ne yapıyorsunuz?" diye sorması ile yardım istercesine Yoon Jae'ye dönen genç adam onun da asılan suratından pek yardımcı olamayacağını anlayarak tatlı bir şekilde "Kahvaltı" demişti. Sera gözlerini ikisi arasında çevirirken "Yoon Jae bu saatte kahvaltı yapıyor. Dünya tersine mi döndü?" diye mırıldanarak arkasına dönmüştü. Yoon Jae kızın gitmek üzere olduğunu fark edip trip atmaktan vazgeçerek kolunu kavradığında tuttuğu bileğin katılaştığını hissetmiş ama bırakmamıştı.

Gölgedeki BenlikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin