CAN YARIM

BÖLÜM 5

İZEL TEKİN

Üzerime dün Gizem ile birlikte gidip,verilen alışveriş kartlarıyla aldığımız elbisemi giydim ve son kez aynanın karşısında nasıl durduğuna baktım.Aynaya yansıyan görüntü fena sayılmazdı ama ben kendimi hiçte rahat hissedemiyordum..Islık sesi kulaklarımı dolduruken ''Hepsi senin mi be yavrum?'' sözleride o seslere eşlik ediyordu.Gizem ağzı kulaklarında kapının önünden beni süzüyordu.

Bugün her zaman olduğundan daha özenli görünmeye dikkat ediyordum çünkü Elif'in söylediklerine göre Cuma günleri her iki kardeş şirketin ortak toplantıları oluyordu ve bu toplantılar bizim şirkette gerçekleşiyordu.Bu yüzden kendimi bugün için daha hazır hissetmek istiyordum.

-''Keşke yardımcı sekreterler de gelseydi..Bende gelirdim.''

Gizem'in yüzündeki hüzün,içimden keşke kelimesinin geçmesine sebep olmuştu.

-''Ben göremeyeceğim ama bizim yakışıklı patronu sen muhakkak görürsün benim yerimede bak olur mu ?''

Kaşlarımı çatarak ''Gizem!!'' diye bağırdım..

Kahkahası kulaklarımı çınlatırken,''Şaka yaptım ya.Hemen moda girme.'' diye söylenmişti..

-''Tamam hadi çıktım ben.Sende gecikme.'' derken kabanımı giyiniyordum.Normalde benim işe başlayış saatim daha geçti fakat bugün toplantı olduğu için herkes 8'de şirkette olmak durumundaydı.

Gizem'in yanağına sulu bir öpcük bırakıp,kapıdan çıkacakken omuzlarımı çekiştirdi ve elinde gizlediği dudak parlatıcısını,dudaklarıma sürttü.

-''İstemiyorum.''

-''Sus her tarafına bulaşacak bak.''

Ben söylenmeye başlayamadan o işini bitirip,galip bir gülümseme kondurmuştu yüzüne..Ardından yanaklarımı sıkıp,öptü ve kapıyı suratıma kapattı.

Yüzümdeki şaşkın gülümsemeyle derin bir soluk alıp,bıraktım ve merdivenlere yöneldim.

Şirkete varıp,masama oturduğumda Elif çoktan gelmişti..

-''Günaydın..'' diyip gülümsedim.

-''Günaydın canım.''

Telaşlı görünüyordu.Elindeki dosyalarla yanıma gelip,''Şimdilik bunlarla başlayabilirsin.Bizde yukarıya çıkacağız birazdan.''

-''Tamamdır.'' diyerek dosyaları masamın üzerinde üst üste koydum ve kabanımı çıkartıp,işe koyuldum.

Aradan on dakika geçmişti ki elindeki evraklarla Kağan bey odasından çıktı..O esnada Elif ayaklanıp,eteğine ve ceketine eliyle çeki düzen verdikten sonra sekreter dosyasını ve bir kaç dosyayı kolunun altına sıkıştırdı.

İkisi harika bir çift oluyordu.Bir gün Elif kadar başarılı ve güçlü durabilmeyi ümit ederken Kağan bey'in bana doğru gülümsediğini farkettim.

Yerimde iyice doğrulup gülümsedim ve ''Başarılar.'' diye fısıldadım.

-''Sanada kolay gelsin.''

İkisi asansöre doğru ilerlerken,derin bir iç çekip tekrar önümdeki dosyalara odaklandım..

Beş altı dosyayı halledip,Elif'in masasına bıraktıktan sonra sıcak bir kahve içmenin bana iyi geleceğine karar vermiştim.Kafeteryanın numarasını çevirip,bir kahve söyledikten sonra masaların karşısında duran geniş pencerelere doğru yöneldim..Boynumu sağa sola çevirip biraz oynattıktan sonra kar tanelerinin süslediği beyazlar içindeki İstanbul'a baktım.Çok güzel görünüyor,içime huzur serpiştiriyordu..