Lütfen okuyun!
Merhaba arkadaşlar.Bölümlerin arasına üç veya dört gün koyma kararı aldım.Vote ve yorumlardaki azlık inanın üzülmeme sebep oluyor.
Okunma sayısıyla vote ve yorum sayısı arasındaki fark yazma şevkimi de kırıyor.Benim amacım hikayenin popülaritesini arttırmak değil.Vote ya da yorum sizin varlığınızın oralarda bir yerlerde olduğunu,yazdıklarımın hoşunuza gittiğini anlamamı sağlıyor.Demem o ki özellikle düşüncelerinizi benimle paylaşmanız bölümlerin daha hızlı gelmesini ve sürükleyici olmasını sağlayacaktır.Bunu kendi iyiliğim içinde istiyorum sizden.Bölümlerin arası ne kadar uzarsa yazmakta da o kadar zorluk çekiyorum.
Hikayeyi yazmaya devam etmek için buna ihtiyacım olmasa inanın böyle bir duyuru yapma gereğinde bulunmazdım.Beni dikkate alacağınızı biliyor,sizleri kocaman öpüyorum.
Keyifli okumalar!
İZEL TEKİN
Araba durakladığında hala ne demek istediğini anlamaya çalıyor,beynimde yankılanıp duran kelimeleri tarayıp tarayıp duruyordum.
'Bu gece aranızdaki farkları göreceğim.Seni onunla karıştırmamı istemiyorsan bana ondan daha iyi olduğunu göster.'
Kapım açıldığında bakışlarım öfkeden kaskatı olmuş yüzüne ve arabadan çıkmamı haykıran bakışlarına kaydı..
-''İn.''
Sesindeki sertlik,titrememe sebep olurken,doğruldum ve arabadan çıkmaya çalıştım.
Ayağım karayla buluştuğunda gözümün önünde iki adet Tibet vardı.Ona tutunmaya çalışarak,elimi kaldırdım fakat büyük bir boşlukla karşılaştım.
-''Şu haline bak.Ne sikime içtin bu kadar?''
Öfkeli sesi kaşlarımı çatmama sebep olurken,elleriyle omuzlarımı kavramış ve ayakta durabilmeme yardımcı olmuştu.
-''Sanane istediğimi,istediğim kadar içerim.'' diye tısladım.
Omuzlarımdan kollarıma doğru yol alan elleri sıkılaştı.Sıktığı kolumu ondan kurtarmaya çalışarak çektim.
-''Rahat dur.''
İkazı durmamı sağlayamamışken,arabadan indiğimden beri ilk kez kafamı kaldırıp etrafa bakmıştım.Gördüğüm iki katlı harika,beyaz müstakil evle dilim tutulmuştu.
-''Burası neresi?''
Bağırışım gecenin karanlığında yayılırken,ilerlemeyi bırakmıştım.''Nereye getirdin beni?''
Bıkkın bir nefes verdi.
-''Evime.''
-''S-Sen beni o yuvarlak götlülerinle mi karıştırdın?Ben bu eve asla girmem.Senin gibi bir canavarın yanında kalacağıma ölürüm lan.''
Israr etmeden kolumu bırakıp ilerlemeye başladığında,şaşkınlıkla donakalmıştım.Bu kadar çabuk pes etmesini asla beklememiştim.
-''Ne halin varsa gör.Niyetimde seni düzmek vardı ama bunun benim için eziyet olacağını düşündüm.Şimdi siktir olup gidebilirsin.''
Evine doğru ilerleyip,ardına bile bakmayarak söylediği bu cümleler gururumu,onurumu paramparça etmişti.Şu an bulunduğum yere oturup,ağlamak istiyordum.Yada iyi bir ihtimalle onun kafasını dağıtıp,derin bir uykuya gömülmek..İki seçeneğide eleyerek,diklendim ve avazım çıktığı kadar bağırdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CAN YARIM
Teen FictionEllerimle çenesini usulca avuçladım güzel yüzlü adamın.Anlatacağı şeylerden öylesine çok ürküyordu ki benim de ona sırtımı döneceğimi sanıyordu ama görmediği şey bana ne yaşatırsa yaşatsın onu ardımda bırakamadığımdı.Aksine onun yüzünden kendimi bil...