Güzel okurlarım benim.Burada bu saatte,Can Yarımımıza final yapmış bulunmaktayım.Biraz hüzünlü,biraz mutlu,biraz sabırsız hissediyorum kendimi.Tibet ve İzel'in hayatlarını kah gülerek kah ağlayarak döktüm kelimelere.Bu kelimelerle birlikte sizlerin yüreğine dokunabildiğim cümleler oluşturmak istedim.Geçmişte dönüp okuduğumda benimde yüreğimde biraz kıpırtı oluşturmasını istediğim cümleler.Kısacası İzel'i ve Tibet'i özleyeceğim.Onları çok sevdim.Sizi de çok seviyorum.Sağlıcakla kalın.Okuyun!Okuyunca iyileşeceğiz buna tüm yüreğimle inanıyorum.Ne buluyorsanız,şiir,roman,gazete,dergi.. elinize ne geçiyorsa okuyun! Gözlerinizden öptüm!
İZEL DİZDAROĞLU
Aynadaki yansımama bakarken,gözlerimin de saç buklelerim arasındaki damla şekilli pırlantalar kadar parladığına şahit oldum.Bakışlarım dalgalar halinde omuzlarıma düşen saçlarımdan usulca üzerime oturup,göğüslerimi saran beyaz elbiseye kaydı.Elbisenin kayık yakasındaki hafif parıltılar göz kamaştırırken,kocaman olmuş karnımın dikkatleri üzerine çeken varlığını birazcıkta olsa ört pas etmeme yardımcı oluyordu.Bakışlarım karnıma konduğunda içimi katıksız bir huzur kapladı,elim kendiliğinden neredeyse 8. ayına girecek olan oğluma kaydı.Yüzümde oluşan gülümseme farkında olmasam da sevgi dolu ve parıl parıldı..
Gözlerimi,elbisemin sardığı karnımdan çekerek,dizlerimin biraz altında biten etek uçlarına çevirdim.Pileli olması sayesinde karnımda hissedebileceğim gerginliğe engel oluyor olmasına o an bir şükür çektim.
Bugün benim düğünüm vardı.Bakışlarım yüzüme yükseldiğinde,sırıtmaya başladım.Hamilelikten kaynaklı olan şişkinliklerim rahatsız hissetmeme sebep olsa da gerçekten güzel görünüyordum.
Oğlumuz gelmeden önce Tibet,arkadaş ve aile arasında hem evliliğimiz için hemde oğlumuz için küçük bir kutlamanın hepimize iyi geleceğini düşünmüş ve bu fikri bana sunduğunda çok sevinmiştim.
Kapı tıklandığında,bakışlarımı aynanın üzerinden,kapıya çevirdim.Elleri arkasında bana doğru yanaşmakta olan Tibet ''Her şey hazır küçük. Azralar da geldi.'' derken bakışlarıyla önce yüzümü ardından gelinliği andıran beyaz,kısa elbisemi adeta gözleriyle yalayıp,yutmuş ve küçük bir duraksama yaşamıştı.
Onun hayranlıkla ve gururla bakan gözlerini anımsadığımda sırıtmadan edemedim.
-''Beğendin mi?''
-''Beğendim..'' diyen kömür bakışlı adam usulca yanıma yanaşıp,bana sokuldu ve o her zaman beni güvenle sarmalayan okyanus kokusuyla çevremi sardı.Ellerinden bir tanesi karnıma doğru uzandığında ''Çok güzelsiniz.'' diye fısıldamıştı..
Onlara baktığımda her zaman bir ürkeklik yaşadığım derin kuyuları andıran gözlerin nasıl oluyor da bu kadar duygu yüklü bakabildiği konusunda hala kendimi ikna edemiyordum.İnanması hayli güç ama bir o kadarda güzeldi.
Burnunu saçlarıma yaslayıp derince bir soluk çektiğini hissettiğimde bir elimi,Tibet'in karnımın üzerini okşayan sıcacık elinin üzerine koydum.
Daha doğmadan oğluna bu kadar sevgi gösteren bir adam,bebek kokusunu aldığında ne hale dönecekti her defasında daha fazla merak ediyordum.
Aras, bana yardımcı olmuştu.
Babasının geçmişte yaşadığı tüm o kötü hatıralarının,korkularının izlerini birer birer silebilmemiz için daha doğmadan annesiyle el ele vermişti.
Tibet, başlarda oğluna alışmakta,onu kabullenmekte zorluk çekmiş olsa da artık bütünüyle kendini değiştirdiğini biliyordum.Oğlunu korumak için,ona iyi bir yaşam sunabilmek için her şeyini feda edeceğini biliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CAN YARIM
Teen FictionEllerimle çenesini usulca avuçladım güzel yüzlü adamın.Anlatacağı şeylerden öylesine çok ürküyordu ki benim de ona sırtımı döneceğimi sanıyordu ama görmediği şey bana ne yaşatırsa yaşatsın onu ardımda bırakamadığımdı.Aksine onun yüzünden kendimi bil...