Bölüm 27

9.1K 433 5
                                    


Merhabaa arkadaşlar :) Yeni bölümümüzle karşınızdayım.Sonraki bölüm için sizlere harika bir sürprizim var.Aslında sürpriz sayılmaz çünkü dayanamayıp bu açıklamada sizlere planımdan bahsedeceğim.Bu bölümü yazarken KALBİM SENİN adlı hikayemizdeki Eymen'i, Azrayı,Taner'i ve Melis'i çook özlediğimi farkettim. Umarım sizlerde onları benim kadar çok özlemişsinizdir.Eğer öyleyse sonraki bölümü benim gibi sabırsızlıkla bekleyeceksiniz çünküüüü sonraki bölümde bu harika dörtlü bizlerle olacak!! Atamanları Can Yarımda görmek için sabırsızlanıyorum.Bana dua edin!Desteklerinizin gölgesini benden hiç çekmeyin.Sizleri seviyorum ve keyifli okumalar diliyorum!



İZEL TEKİN DİZDAROĞLU

Titreyen ellerimle evin zilini çaldım ve sakinleşmek için derin bir soluk aldım.Aralanan kapının ardından Mert'in gülen gözleri serildi önüme..

Beni gördüğünde gülüşü usul usul dinmişti.''İyi misin İzel? Betin benzin atmış.''

-''İ-İyiyim.Sadece biraz hızlı çıktım.'' derken içeriye girip salona yöneldim.

-''Tibet nerede?''

Yeniden arkamı dönüp,sorusunu cevaplayacakken kapıda dikilen Tibet ile göz göze geldim.

-''Geldim.'' diyerek içeriye girdi ve Mert'e sarıldı.

-''Nerelerdesin be Tibet? Bir gün seni özleyeceğim aklıma gelmezdi.'' derken Mert boğukça gülüyor,Tibet'in omuzlarını sıkıyordu.

Tibet uçaktan inip hiç kimseyi görmeden direk mahkemeye bizim yanımıza gelmişti.Mert'ten ayrıldıktan sonra bana yandan bir bakış attı.

Bakışlarımı onlardan çekip içeriye geçerken,dizlerim tir tir titriyor,bedenimi taşımak için büyük güç sarf ediyordu.

-''İzel!!''

Gizem'in mutluluktan yaşlanmış gülen gözleri beni odağına almışken,arkadaşımın yanına iyice sokuldum ve ona sarıldım.Dayanağım o oldu.

-''İyi misin sen?'' derken sesi az önceki heyecanını yitirmiş,endişeyle dolmuştu.

Yüzümü saçlarına gömüp,'' İyiyim Gizem.S-Sadece çok mutluyum.'' derken sesim dalgalandı.

Gizem,beni kendinden uzaklaştırıp tam anlamıyla yüzümü incelemeye başladığında, ''İyi değilsin sen.Ne oldu?'' diye mırıldandı.

Tam o sırada Tibet ve Mert'te salona girdiler.Gizem'in bakışları Tibet'i bulduğunda sorusunun cevabını almıştı.

Mert ve Tibet'in bakışları ben ve Gizem arasında mekik dokuyorken,iyice diklendim ve ablasının ona aldığı oyuncak evinin içindeki Sena'ya doğru yürüdüm.

Bakışlarım evi kolaçan ederken,buraya ilk taşındığımızda ne kadar da perişan halde olduğumuzu hatırladım.O zamanlar ne oturacak koltuklarımız ne de onları alacak paramız vardı.Acı acı güldüm.Şirketlerde çalışmaya başladığımızda paralarımızı biriktirip,evin bütün ihtiyaçlarını karşılamıştık.Ben Tibet'in yanında yaşamaya başlamak zorunda kalsam bile kiranın yarısını ödemiş,evin eksiklerini Gizem'le birlikte gidermiştik.

Bu ev bizim ilk başarımızdı.Hayattaki ilk ayakta kalışımızın kanıtıydı.Bu ev bizim kitabımızdaki ilk sayfaydı.Bu ev bizdik.

Boğazıma saplanan yumruyu yutkunmaya çalışarak derin bir nefes aldım ve salonun köşesindeki koltuk takımına gözlerim takıldı.Evimizin ilk yeni eşyasını bize Tibet ve Mert almıştı.Eve ilk geldiklerinde onları sandalyeye oturtmak zorunda kaldığımı anımsadım.

CAN YARIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin