Telefonumu bir kenara atıp yüksek bel pantolonumu ve üzerine bordo renk kazağımı giyip saçlarımı yukardan bağladım ve soğuğa karşı el kremimi sürdüm
Aynadaki görüntüme bakıp merdivenlerden aşağı indim son basamağı atlamak üzereyken ayağım takıldı ve sırt üstü yere yuvarlandım
"Ah bu kadar sakar olamam" sızlanarak yerden kalktım ve üzerimi düzeltip polarim ile çizmelerimi giydim
Telefonumu cebime atıp evden çıktım yavaş yavaş kar yağıyordu ama hava fazla soğuktu
Kara bata çıka yürürken telefonum çaldı
"Ne var..pardon efendim"
"Nerdesin Sasha?"
"Geliyorum"
"Arabada değil misin? Caddenin sesleri geliyor"
"Hemen bir yere uğramam gerekiyor merak etme geç kalmam" telefonu kapatıp karşı komşunun zilini çaldım
Biraz sonra kapı açıldı
"Oh merhaba Sasha gelsene"
"Saolun bayan Desty bir şey söylemek için geldim"
"Tabi dinliyorum"
"Geçen gün köpeğim Booby'i dışarı çıkarmıştım ve sanırım bahçenize girip bir kaç çiçeğinizi ezmiş..bunda dolayı çok özür dilerim söz veriyorum bu olay bir daha tekrarlanmayacak"
"Ah bunu düşünüp buraya gelmen bile bana en büyük iyilik tatlım"
"Anlayışınız için teşekkürler"
"Ne demek"
"Iyi gunler"
"Sanada tatlım" hızla evimin önüne gelip garajdaki arabama bindim ve alışveriş merkezine doğru sürmeye başladım hızlı gidemiyordum çünkü yerler oldukça kaygandı.
Ve..tekrar telefonumun melodisi kulaklarımda yankılandı. Kulaklığımı takıp telefonu açtım
"Efendim Em?"
"Biraz hızlı süremez misin?"
"Geliyorum dedim ya Emily..kaza yapmamı mı istiyorsun? "
"Hayır arkadaşımızın partisinde giyeceğim elbiseyi en yakın arkadaşım ile seçmek istiyorum"
"Tamam..geldim girişte buluşalım"
"Bekliyorum" kapalı otoparka girip arabayı boş bir yere park ettim ve arabayı kitleyip girişe doğru ilerledim Emily ise orda durmuş telefonu ile oynuyordu. Gözlerimi devirip yanına gittim ve elimi önünde salladım
"Hey ben geldim"
"Ah görmemişim hadi gidelim..yeni açılmış bir mağaza var biraz göz gezdirdim ve şimdiden birkaç tane harika elbise buldum"
"Umarım bende bulabilirim"
"Istesen bulursun"
"O da ne demek?"
"Çok seçicisin kabul et"
"Seçici değilim sadece bir eksiklik olmasını istemiyorum ve zor seçiyorum"
"Yani seçicisin"
"Of Emily hadi gitmiyor muyuz?"
"Iyi ya" Emily'nin tarif ettiği mağazaya girdik yeni açıldığı için çok fazla kalabalıktı.
Insanları mecburen ittirip elbiselere bakmaya başladım. En önde duran bir elbise dikkatimi çektiğinde elime alıp baktım
"Sasha bir sey bulabildin mi?"
"Sanırım buldum ve denemeye gidiyorum"
"Ben daha bulamadım biraz daha bakacağım"
"Tamam" hızla kabinlerin olduğu yere doğru gidip en sondaki boş olan kabine girdim ve üzerimdekilerden hızla kurtulup elbiseyi üzerime geçirdim çok tatlı olmuştu. Yani en azından ben kendime yakıştırmıştım kabinden çıkıp önümdeki büyük aynaya baktım o sırada Emily elinde 2 elbise ile geldi
"Tanrım Sash harika görünüyorsun"
"Teşekkür ederim ben de beğendim"
"Ee al o zaman"
"Sen ne buldun? "
"Bu ikisini deneyeceğim"
"Bekliyorum" o da kabine girdiğinde saçlarımı yana topladım. Üzerimdeki siyah mini bir elbiseydi. Göbek deliğinin hemen üzerinde elmas şeklinde boşluklar vardı ve elbiseye farklı bir hava katıyordu. Sanırım bunu alacaktım
"Hey" Emily kabinden çıktığında onu süzdüm onun elbisesi de mini gri bir elbiseydi ve Emily'e çok yakışmıştı.
"Nasıl? "
"Harika ötesi"
"Benim de hoşuma gitti neyse öbürünü de deneyeceğim"
"Tamam" bende kabine girip elbiseyi çıkardım ve kendi kıyafetlerimi giyip kabinden çıktım. Bu sefer Emily'nin üstünde toz pembe renkte uzun bir elbise vardı
"Imm sanırım öbürü daha iyiydi"
"Bencede öyle"
"Tamam ilk denediğimi alıyorum"
"Ben kasadayım"
"Peki" kasaya gidip sıraya girdim ve uzun bir kuyruktan sıranın bana gelmesini bekledim
Alışveriş tamamen bittiğinde üst kata çıkıp Starbuck'a girip birer kahve aldık ve masalardan birine oturduk
"Fazla yoruldum"
"Bende..ayakkabıcıda ki Sophia'yı gördün mü? "
"Ah evet"
"Tanrım çok değişmiş"
"Aynen öyle"
"Parti yarın saat kaçtaydı?"
"Akşam 9 da başlıyor"
"Tamam o zaman orda görüşürüz"
"Tamam" masadan kalkıp Emily'e sarıldım ve alışveriş merkezinden çıkıp otoparka doğru ilerledim. Arabamı gözüme uzaktan kestirdiğimde sarışın birinin arabama dayanmış ve başı önde durduğunu fark ettim. Yavaş adımlarla yanına gittim. Çocuk oldukça dalgın görünüyordu elimi gözünün önünde salladım
"Merhaba? " başını kaldırıp bana baktığında bal rengindeki gözleri ile karşılaştım. O ise kekelemeye başladı
"Ah Üzgünüm"
"Önemli değil" gülümsedi ve arabama yaslanmayı bırakıp geri çekildi. Bende arabaya bindim ve çocuğun gülümsemesine karşılık verip tebessüm ettim.
Ah hadi ama benimkilerden daha güzel olan gözleri vardı!
Evin önüne geldiğimizde arabayi garaja koyup eve girdim ve montumu kenara atıp çizmelerimi çıkarıp yerine pandiflerimi giydim ve koltuğa oturdum. Birden üzerime köpeğim Booby atladığında onun başını sevdim ve bir kere öptüm
"Naber Booby?" Tam o sırada yeniden telefonum çaldı. Benden 2 yaş büyük olan Kız kardeşim Ashley arıyordu.
"Efendim Ash"
"Sash naber"
"Iyiyim sen?"
"Iyiyim"
"Noldu?"
"Bir şey olmadı canım sıkıldı ve seni aradım"
"Peki"
"Ah sen daha sıkıcısın"
"Ee Toby nasıl? "
"Iyi birlikte bir ev tutmaya karar verdik"
"Tanrım bu harika"
"Öyle..umarım sende benim gibi olursun diyeceğim ama daha çıktığın bile yok"
"Ashley beni bu konuda sıkma"
"Sıkmıyorum ama üniversite bitmek üzere ve artık birilerini bul"
"Sana göre olan kişi birden karşısına çıkmıyor"
"Benim çıktı? "
"Sen istisnasın"
"Ee partiye kim ile gideceksin davet eden oldu mu?"
"Beni o kadar ezik mi sanıyorsun? Okulun yarısı parti için kavalyem olmayı teklif etti ama hiçbirini kabul etmedim"
"Neden?"
"Çünkü hiçbiri bana göre değil"
"Bu partiye sadece okuldakiler mi geliyor?"
"Hayır sadece birazı okuldan"
"Tamam o zaman Diğer gelenlerden belki beğendiğin olur"
"Of ne çenen var Ashley ya. Sen neden bana birini bulmaya çalışıyorsun"
"Ben senin-"
"Yapma?! Annem bile benimle bu konu hakında inatlaşmaya giremiyor sen de yapma"
"Aynı genleri taşıyoruz kardeşim sen inatçıysan ben senden 2 kat inatçıyım"
"Istedigin kadar inatçı olabilirsin. Kimse benim hayatıma karışamaz"
"Ben senin ablanım"
"2 yaş büyüksün?"
"Ah Sasha"
"Kapatmam gerek Ash öptüm bay" hızla telefonu kapatıp bir yere fırlattım ve saçlarımı yukardan bağlayıp gözlerimi kapattım
